Bölüm 49 - Kıskançlık Krizi

90.5K 3.3K 156
                                    

Ben geldim... Evleniyorum dermişim... Beni alan manyak bulunmadı da koşuşturmam bol. Kusura bakmayın normalde gecenin bir vakti bölüm yayınlamaya sizi alıştırmışken şimdi erken yayınlıyorum. Neyse fazla uzatmayım, hadi siz bölümü okuyum. Çok seviliyorsunuz...

                                               ------------------------------------------------

Ve insan eğer yüreğini birine emanet edebildiyse her günü yaşayacakları tek gün gibi yaşamalıydı. Çünkü hayat hiç umulmadığı kadar kısaydı.

Günün ışığı nisan yağmuru arasında kırılırken herkes kahvaltısını yapmıştı. Aren derin bir nefes alıp bakışlarını kaldırdığında kapıdaki yardımcıya ve onun ardındaki genç kadına bakakalmıştı.

'Aren bey, hanımefendi sizi soruyor.' herkesin gözleri ilk önce kadına daha sonra hızla Aren'e döndüğünde adam kaşlarını çatıp baktı bir kaç dakika.

'Beni mi soruyor?'

'Evet efendim, yoga öğretmeni'

'Manken gibi duruyor, emin miyiz yoga öğretmeni olduğuna?' Arya'nın gözlerini kısarak kadını süzüp aynı zamanda konuşması ile Aren meseleyi anlamıştı.

'Pardon, Pelin hanım değil mi?'

'Değil abi, Anastasia bu.' Arya tekrar konuştuğunda bakışları da Hera'ya dönmüştü ki kadının dikilen kadını süzmesi ile olayları tarttığını açık açık anlamıştı.

'Evet, siz de Aren bey olmalısınız. Sesinizin etkileyici olmasına şaşırmamalı.' kadının cümlesi ile ailedekilerin gözleri büyürken Hera sakince oturduğu koltukdan ayaklanarak Aren'in ardından ilerleyip elini tutmuştu. Boştaki elini ise samimiyetsiz bir gülüşle Pelin hanıma uzattı.

'Değil mi, eşimin sesi kadar kendi de etkileyicidir.' özellikle eşimin cümlesinin üzerine basmış hatta tepinmişti kelimenin üzerinde kadın. Üstelik bu kadının bakışlarından da pek haz etmemişti.

'Teşekkür ederim Pelin hanım. Neyse, buyurun isterseniz önce bir şeyler içip konuşalım'

'Aslında hemen derse başlamamız daha iyi olur Aren bey. Bu aralar progrmımız yoğun.'

'Görende USA başkanı zanneder.' Hera'nın kendi kendine tıslamasını duyan Aren gülmemek için kendini zor bela tuttuğunda kadına da bahçeyi işaret etmişti. Üçü birden ilerlerken Hera Arya'nın sesi ile arkasındaki kıza baktı.

'Yengesi baktın abime sünüyor bir ıslık çal ben buradan oraya uçarım.'

'Benden sana kalırsa uçarsın Aryacım.' kadının cevabı ile duyanlar kıkırdadığında bahçeye çıkarak yerdeki matlara oturmuşlardı anında. Adamın istediği bu olayın çabuk bitmesi iken Hera'nın tek dileği bu kadını sağlam bir şekilde yolcu etmekdi. Aksi takdirde hem katil olmuş, hem de unutamayacağı bir anıya hamile iken imza atmış olurdu. Kadının üzerindeki tşhirtü çıkarması ile Hera göz devirdiğinde Aren'e güvendiği için bu ayrıntıyı es geçerek bakmaya devam etti kadına. Bakalım ne zaman vadesi dolacaktı.

'Nereden başlayalım istersiniz?' kadının sorusu üzerine Hera tek kaşını kaldırıp iyice süzmüştü karşısındakini.

'Siz üzerinizi çıkardığınıza göre biliyorsunuzdur nereden başlamamız gerektiğini. Ama bana sorarsanız saç en iyisi.'

'Saç mı? Pardon anlamadım.'

'Sadece şaka.' Hera gözlerini kısıp yine o memnuniyetsiz gülüşünü gönderdiğinde bir an içine ilk başta tanıştığı Serra Rollas'ın kaçtığını bile düşünmüştü.

Kimse Sağ Çıkmaz (Tamamlandı) (Kısım 1 - Kısım 2)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin