II. KISIM / 4. Sınırları Aşmak

3.8K 306 17
                                    

Çocukluğu ve ilk gençlik yılları kopkoyu bir yoksullukla sokaklarda geçmişti Yasemin'in. Hayatı uçurumlardan uçurumlara sürüklenmiş, kader bir yandan en ağır darbeleri vurmuş, öte yandan da teselli ikramiyesi her halde, ona para kazanmanın, zenginleşmenin, sınıf atlamanın kapılarını ardına kadar açmıştı. Kendisini baştan yaratmış, her türlü açlığını da gidermişti, tek şey hariç: Aşk.

Her şekilde sınandığı yaşam yolunda güç belâ yakaladığı aşkı, çabuk kaybetmiş, ondan sonra da savrulup durmuştu ta ki Kahraman'la karşılaşana kadar. Aralarındaki ilişki fazla sürmese de, genç kadın hiç vazgeçmemiş, tekrar bir araya geleceklerine dair ümitlerini korumuştu.

Yazgı'nın ortaya çıkışı, Erdem'le tanışması, Levent'in hayatına giriş-çıkış şekilleri ve en nihayetinde hastanede geçirdiği şu son saatler, genç kadının Kahraman takıntısının altında yatanları çözümlemesine yaramıştı. Takılıp kalmış, saplantıya çevirmişti onunla ilgili her şeyi. Saçmalamış, hatta küçük düşmüş, yine de ısrarını sürdürmüştü. Çünkü başkası için değer taşımayı, bir şeyler ifade etmeyi özlemişti. Geleceğe güven ve umutla bakmaya, sırtını dayamaya, ellerini teslim etmeye hasret kalmıştı. Yoğun bakımda canıyla uğraşan kadınının ismiyle adamın gözlerinde beliren o aşkı kendisi için istemişti. Şu son haftalarda yaşadıklarıyla olgunlaşmış, karakterinde başka bir evreye geçmişti sanki. Bu itibarla artık anlıyordu ki, zorla aşk olmuyordu. Azıcık da utanıyordu yaptıklarından ve yaşadıklarından.

Böylesi düşüncelerine dalmış gitmişken: "Neden kabul etmedin hiç bir teklifimizi?" diye yükseldi sesi yataktaki adamın.

***

Levent Çağlar. Çağlar Medya Grubunun ikinci varisi. Daha önemlisi, Türkiye'nin popstar'ı. Kadınların, kızların gözdesi. Her şarkısı "bir numara", her hareketi "sürmanşet". Şu saatte dahi aşağıdaki acil çıkışında bekleyen hayran ve gazeteci ordusu odanın bulunduğu kattan seçilebiliyor. Kaç senedir peşinde genç kadının. Bu süreçte istisnasız tüm parçalarında vokal yapması için teklif getirdi menajerleri. Kabul etmedi. Sebebi...

"Neden?" diye yinelenen soruyla kehribar gözlerini penceredeki Marmaris'ten çekti ve yerleştiği koltuktan karşıya çevirdi Yasemin. Halen kızgındı. Ters bir şey söylememek için dudaklarını ısırdı.

Ama fazla dayanamadı. Sağ kolunu başının altına yerleştirmiş, söze dökmeden sormaya devam eden ısrarlı bakışların sahibine: "Fazla ünlüsün," diye karşılık verdi. 

"Fazla ünlüyüm," diye mırıldandı genç adam, fal taşı gibi açılan gözleriyle, duyduklarına inanamıyor gibiydi.

Sezen'den Tarkan'a kimlerle kimlerle şarkı söylemiş bu kadın, şu güne kadar onlarca kez kendisini reddetmişti, sırf fazla ünlü diye, öyle mi? Derin derin soludu, soğukkanlılığını yitirdiğini, öfkenin damarlarında kor gibi aktığını hissetti.

"Senelerdir peşindeyiz. Yapmadığımız teklif kalmadı. Açık çek verdik. Tenezzül edip görüşmedin bizimle. Ve cevabın bu mu yani? Çok ünlüyüm. Sen... sen... dalga mı geçiyorsun?!.. sen nasıl bir şeysin..." sustu, devamında daha iyi şeyler söylemeyecekti.

"Üzgünüm," dedi kadın, silktiği omuzlarıyla hiç de öyle görünmüyordu halbuki. 

Yaptığı tespitle iyice deliren adam: "Üzgünmüş..." diye tısladı. "Hem nasıl bir gizliliktir bu? Sana ulaşmak, Amerikan başkanına ulaşmaktan daha zor... Hayır, kimsin, nesin!"

"Herkes star ışıkları altında yaşamayı sevmez!" dedi genç kadın, sinirlenmeye başlamıştı. "İşin aslı şu ki; zengin, şımarık ve züppesin! Ve ben senin gibilerle çalışmayı sevmiyorum. Tamam mı!"

DERİN MAVİ AŞKOù les histoires vivent. Découvrez maintenant