Bölüm 15

6.3K 284 21
                                    

Hayat garipti. Tam her şeyden vazgeçmişken yeniden hayata tutunmak garipti. Ben her şeyden vazgeçmiştim. Kendimden vazgeçmiştim.

'Lina' Meriç'in sesi ile kendime geldiğimde arabanın durduğunu anlamıştım. Meriç'e bir şey söylemeden kapımı açtığımda Meriç'in de kapısının açılma sesi gelmişti. Arabadan inip yanıma geldiğinde elini uzatmıştı. Elini tuttuğumda belimden tutup beni kendine çekti. Alnıma bir buse kondurdu.

'iyi misin güzelim' başımı sallayıp Meriç'i onayladığımda gülümsedi. Yanımıza gelen abimlerle birlikte gözlerim bütün yakışıklılığı ve tatlılığı ile Uras'a kaymıştı.

'bitanem bu ne yakışıklılık' Uras dişlerini gösterip kocaman gülümsedi. Abim yanımıza geldiğinde alnımdan öpüp Meriç'e döndü.

'Kapının orda magazinciler var. Büyük ihtimalle Lina'nın kim olduğu ile sorular sorulacak. Artık herkes doğruyu öğrenebilir' Meriç başını sallayıp bana baktığında gözlerimi kaçırdım. Bakışlarım Aden'le buluştuğunda yüzünde ki sıcak bir gülümseme ile bana baktı. Bende gülümsediğimde Meriç elimi bırakıp belimden tutmuştu. Boynuma bir öpücük kondurdu.

Ben öpücüğünün etkisinden çıkamazken yürümeye başlamıştı bile.

Karşımıza çıkan magazinciler ile flaşlar patlayıp sorular yönetildiğinde korumalar önümüze geçmişti.

'Meriç Bey yanınız da ki bayan sevgiliniz mi?'

' Miraç Bey bir kardeşiniz olduğu doğru mu?'

Sorular beynimde yankılanırken bu insanların ne ara bu kadar şey öğrendiği konusunda şaşırmıştım.

Abim ve Meriç durduğunda abim bana baktı. Diyecek bir sözüm yoktu çünkü bugünden sonra her şey ortaya çıkacaktı.

'Evet doğru.' Abim gülümseyip elini bana uzattığında elini tuttum.

'Kardeşim Lina Bolatlı.' hemen ardından bana yöneltilen mikrofonla geri adım attım.

'Lina Hanım bunca zamandır neredeydiniz?'

'Meriç Bey ile sevgili misiniz?'

Sorulan sorular karşısında ne diyeceğimi bilemesemde Belime dolanan kollarla rahatlamıştım. Meriç gülümseyip yanağıma bir öpücük kondurdu.

'nişanlımı rahat bırakın' ben hala olayın şokunu atlatamazken gelen sorular beynimi allak bullak etmişti. Bu olanlar şuan fazlaydı. Daha düne kadar kimsesiz biriyken şimdi bir abim ve kendini nişanlım olarak tanıtan bu adam.

Ayaklarım benden bağımsız Meriç'in gittiği yöne giderken Meriç'e baktım. Yakışıklıydı. Hem de fazlasıyla yakışıklıydı. Bu adam yıllarca beni sevmişti. Ben ise onun sevgisinden habersiz büyümüştüm.

'Hala' duyduğum sesle düşüncelerimden kurtulduğumda Uras'a baktım. Babasının kucağında bana seslenirken Meriç'in elini bırakıp abimden Uras'ı aldım. Yanaklarına bir öpücük kondurduğumda kucağımdan alınmıştı.

'meriç kaşları çatık bana bakarken

'benim kucağımda sev seveceksin. Elbisen yukarı çıkıp millete bacaklarını gösterme' kaşlarım hayretle yukarı kalkarken elbiseme baktım. Diz kapaklarımı geçen bir elbise en fazla ne kadar yukarı çıkabilir diye bir düşünce ile karşı karşıya kaldığımda düşüncemi yine Uras' ın sesi bölmüştü.

'Meriç amca halamı kıskandı' Uras kıkırdayıp abimin kucağına gittiğinde Meriç'de elini yine belime koymuştu.

'Meriç Allah aşkına diz kapaklarımın altında biten bir elbise ne kadar yukarı çıkabilir' Meriç kaşları yeniden çattığında

AŞK İZİ  Where stories live. Discover now