Bölüm 42

3.6K 141 12
                                    

Miraç Bolatlı

Sabah Meriç'in kolları arasında gözlerimi açtığımda yüzü ile karşı karşıya gelmiştim. Gülümseyip dudaklarına öpücük kondurdum.

'Meriç'

'Biraz daha uyuyayım' dediğinde gülümsedim. Bu halleri o kadar tatlıydı ki. Bebek gibi sevesim geliyordu.

'Hayatım bugün bebeğimizi görmeye gitcez' ama dediğimde gözlerini açıp gülümsedi. Dudaklarıma bir öpücük kondurdu.

'Hala inanamıyorum hamile olduğuna' başımla onu onayladım. Gelen mide bulantısı ile kolları arasından çıkıp banyoya girdim. Aç olduğum için sadece öğütme vardı ama bu da boğazımı yakacak türdendi.

'Güzelim.' Meriç önüme düşen saçları toplayıp yanıma eğildim inde belime sarıldım.

'İyisin demi meleğim' dediğinde başımı salladım. Yardımı ile kalkıp ağzımı ve yüzümü yıkadım.

'Neden kustun' dediğinde gülümsedim ve elini tutup karnıma koydum.

'Annesine biraz zorluk çıkarıcak babası ama olsun' dediğimde güldü ve alnıma öpücük kondurdu.

'Kızım anneyi fazla yormak yok ama' karnıma bakarak konuşmasına gülsemde bir o kadarda şaşırmıştım aslında.

'Kız olucağını nerden biliyorsun belki erkek olucak' eğilip karnıma bi öpücük kondurdu.

'Hissettim diyelim güzelim'

'Yine de kızım diye sevme belki erkek olucak bebeğimiz. Bilmeden seslenme öyle hayatım' dediğimde güldü ve başını salladı.

Üzerimizi değiştirip aşağı indiğimde Devrim'i salonun bir kenarında sessizce otururken görmüştüm.

'Lina abla. Ben artık gitmek istiyorum'  Beni görür görmez yanıma gelip söylediği söz ile kaşlarımı çattım.

'Devrim anneni o adamın öldürdüğünü söylüyorsun. Gidecek bir yerin var mı?' dediğinde başını iki yana salladı.

'E o zaman minik nereye gideceksin' Meriç kaşlarını kaldırıp Devrim'i baktığında kolumla dürttüm.

'Bir süre daha bizimle dur Devrim. En azından kalıcak bir yer bulana kadar.' Devrim tekrar başını iki yana salladı.

'size yük olmak istemiyorum abla. Başımın çaresine bakarım ben.'

'Ay Devrim hamile hamile beni çok yordun. Daha bebeğimi görmeye gitcem ben. İçimi şişirdin valla. Bak Meriç abin sana wifen şifresini söylesin ben gelene kadar internetten takıl. Ondan sonra konuşalım' Meriç bana şaşkın bakışlar atarken Devrim başını sallamış ve telefonunu Meriç'e uzatmıştı.

Meriç  telefonda birkaç bir şey yapıp Devrim' e yeniden verdi.

'telefon numaramıda kaydettim lazım olur belki' dediğinde güldüm.

'çocuklar içeri geçin bilmeniz gereken gerçekler var'  Kenan Baba'nın sert sesiyle herkes şaşkınca ona baktı. Bilmemiz gereken daha fazla ne olabilirdi.

'Hadi güzelim' Meriç belimden tutup içeri yönelttiğinde boş bir yere oturduk.

'Emre' Kenan Babanın Emre'yi göstermesi ile kaşlarımı çattım. Emre ile ne gibi bir gerçek vardı ki.

'Emre, Miraç ve Lina' nın kardeşi' duyduğum şey ile kahkaha attım. Güzel şakaydı.

'Kenan baba abim benden başka kardeşinin olduğunu neden bilmiyor o zaman. Beni aradığı gibi Emre' yi de aramalıydı o zaman'

AŞK İZİ  Where stories live. Discover now