Bölüm 30

5K 196 33
                                    

Bazı şeyler vardı.  Tam vazgeçtiğin an yeniden büyük olaylar karşına geliyordu.  Kaçmak istesen bile seni dört duvarın içine hapsediyor ve kurtulmanı imkansız kılıyordu. Kaçmak istiyordun ama önünde bir sürü aşılamayacak engeller çıkıyordu. Kaçıp kurtulmak en büyük hayalin olurken yine bir hayalinin ellerinden kayıp gitmesine izin veriyordun. Tek kurtuluş yolu birinin gelip kapıları açmasıydı ama o biri gelmiyordu.  Seni ordan çıkartmıyordu.  Düşünceler etrafını sardığında,  beyninin içinde bir sürü ses susmak bilmiyordu.  Sen onların arasında günden güne ölürken bir yardım eli gelmiyordu. Olacaklardan korkuyordun. Güçsüzlüğün,  acizliğin en büyük düşmanın oluyordu. Elinden herşey alınırken diyecek bir söz bulamıyordun.  Ben kendi ölümü kendim yazmıştım.  Ruhumu bir beyaz sayfanın üzerine tükenmezi değdirdiğimde ölmüştüm.  O tükenmez her dediğinde cümleler oluşurken onun acısını kalbimde hissediyordum.  Bir iğne sürekli batırılıp çekiliyordu.  Canın yanıyordu ama yaşadıkların daha ağır geldiği için susuyordun.  Sonra....sadece tek bir göz yaşı kağıta düştüğü an bütün cümlelerini yok ediyordu.  Tükenmezin değdiği yeri dağıtıp geçiyordu.  Kalbine saplanan her iğne yarayı büyütüyor ve kalbini sonunda parçalara ayırıyordu. 

Pekii bir gün kalbinin parçalarını toplamak için biri çıkarmıydı karşına işte o bilinmezdi.  Ama benim karşıma biri çıkmıştı.  Kalbimin parçalarını toplamış. Göz yaşlarımdan ıslanan beyaz kağıdı önümden çekmiş ve yeni bir sayfa vermişti bana.  Beraber yazıcağımız yeni bir sayfa. 

'Güzelim'  odanın kapısı tıklatıldığında günlüğümü kapatıp kaldırdım.  Kapıyı açtığımda Meriç'e bakmadan kollarımı beline doladım ve kalbinin oraya bir öpücük kondurdum.

'Güzel seven adamım' dediğimde kolları belime dolanmış ve saçlarıma bir öpücük kondurmuştu.  

'Meleğim seninle bir şey konuşmam gerek' dediğinde başımı salladım.  Meriç elimden tutup odama girdiğinde yatağıma uzanıp benide yanına çekmişti. 

'İstemezsen yapmak zorunda değiliz.  Öncelikle bunu söylüycem' dediğinde başımı salladım. 

'Güzelim bizim yaşantımızı az çok bilsende yine de söylüyorum. Etrafımızda bir sürü düşmanımız var ve bunlar tarafından sürekli tehtid ediliyoruz.  Bazı canına susayan pezevenkler Kenan babanın ismi geçtiğinde bile susmaz oldu.  Yani tehlikedeyiz.  Bizde bu süre içibe Kenan babanın evinde kalmayı düşünüyoruz. Daha güvenli. Ve yalnız kalmıycaksınız.  Hem Miraç'larla falanda beraber olucaz' dediğinde başımu salladım. 

'Olur sevgilim' dediğimde kollarımı Meriç'e doladım ve sıkıca sarıldım.

'Ne' dediğinde gülümsedim.

'Olur dedim'  Meriç bana kaşlarını çatıp baksada

'Ondan sonra ne dedin güzelim' dediğinde gülümsedim. 

'Ne dedim' dediğimde

'Lina' sinirle tıslamıştı.  Onun bu haline gülümsedim ve yanaklarından öptüm. 

'Sevgilim' dedim dediğimde gülümsemiş ve ben altta o üstümdeydi.  Dudakları dudaklarımı bulurken öpüşüne karşılık verdim. Dudakları boynumu bulurken önce küçük küçük öpücükler bırakmaya başlamıştı.  Vücudum verilirken gözlerimi kapattım. Meriç bana her tanıştığında o görüntüler gözlerimin önüne geliyordu. 

'Meriç dur' dediğimde başını kaldırmış ve bana bakmıştı.

'Güzelim.  Senin istemediğin hiçbir şeyi yapmıycam. ' dediğimde başımı salladım.  Meriç tekrar boynuna öpücüklerinş kondururken ona güvendim ve kendimi biraz da olsa serbest bıraktım.  Meriç'in dudakları dudaklarımı bulurken yeniden öpüşüne karşılık verdim. 

AŞK İZİ  Where stories live. Discover now