Berdel-48

46.1K 2.3K 201
                                    

" Odaya git ve ben sana gel diyesiye kadar da çıkma! Aksi takdirde olacaklardan ben sorumlu değilim! " Sevim  kuşkulu bakışlarla ona bakarken tuttuğu koluyla merdivenlerden çıkardı sinirle ve odaya savurdu. Söylediklerini ikiletmezdi, uygulandı! Kapıyı üzerine kilitlerken silahını sıkıca kavradı. Merdivenlerden hızla inerken kimin geldiğini merak ediyordu.

Kapıya yaklaştığında aklında tek isim vardı. Mahsun'un onu kolay bulacağını sanmıyordu lakin yanılmıştı. Şimdi de Mahsun'un canını alacaktı. Silahın emniyetini açtığında kapıyı açtı ve yüzüne inen yumrukla ne olduğunu anlayamadı.

"Gerizekalı ağabey!

♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️♠️

Yiğit Ağa duyduğu bu haber üzerine yerinde birkaç kere sendeledi. Kardeşi Rojda'yı tamamen unutmuştu genç ağa. Karısının kanaması, ona ve bebeğine birşey olacak düşüncesi adamı bertaraf etmişti.

"Ne demek Rojda'yı kaçırmış lan ! " Aniden bağırdığında elini saçlarının arasına geçirmiş ve fiziksel acıyı hissetmek adına çekiyordu. Kendine lanet etti Yiğit Ağa!  Bacısı yanında yoktu ve o resmen Rojda'yı unutmuştu!

" İzlerini sürüyoruz ağabey. Sıraç ağabeyimi bulursak Rojda'yı daha kolay buluruz. "dediğinde arabasını Sıraç'ın bilinmeyen evine sürüyordu Mirzan.

" Sıraç'ın geçmişini s*keyim! O köpeği bulduğunda bana haber ver! Tüm adamları topla ve hatta ben ayrı adam da ayarlayacağım ! En fazla beş saat içinde Rojda bulunacak! "kardeşinin cevabını beklemeden telefonu kapattı Yiğit Ağa. Bugün hayat tarafından sınanıyordu.Bacısını bulmaya kendisi de gidecekti lakin karısını ve bebeğini bu halde de yalnız bırakamazdı...

Berika...

O kanama anında çektiği acı, kıvranışı ve çığlıkları aklından çıkmıyordu. O halde karısına yardım edememek adamı harap etmişti. Hafifçe gözleri dolduğunda anında sildi. Yiğit Ağa ağlamayacaktı! Karısının, bebeğinin ve bacısının ona ihtiyacı varken ağlamayacak, onları bu duruma getiren kişiyi ağlatacaktı!

Telefonun kilidini açıp adamını aradı hemen bu iş bugün bitecekti!

"Hemen güçlü ve güvenilir adamlar temin et bana ve bir saat içinde  hemen haber ver! "adamın ona cevap vermesine bile izin vermeden kapattı telefonunu. Başını duvara yasladığında gözlerini birkaç saniye kapattı. Karısının o hali gözlerinin önüne geldiğinde zorlukla yutkundu ve sessizce mırıldandı.

" Allah'ım sen onları benden ayırma. " Dayanamazdı Yiğit Ağa! Ne karısının yokluğuna ne de doğmamış bebeğinin yokluğuna! Harap olurdu, ölmekten beter olurdu genç ağa! Daha yeni karısını bulmuşken, ondan ayrılamazdı! Şayet onlara birşey olursa da bambaşka bir Yiğit görürdü Mardin! Hiç olmadığı kadar vicdansız ve acımasız! Rojda'nın gülümseyen yüzü kapladı gözlerini. Hala inanamıyordu! Bacısının yokluğunu hissedememekle kendisini suçlu buldu! Yokluğununu hissetse orada bulabilirdi! Ama aklına bile gelmemişti! Başını kaldırıp duvara sırtını dayadı ve odanın kapısına baktı. Doktorlar hala niye ona bir bilgi vermemişti! Burada duramazdı ve yaslandığın duvardan doğruldu. Kapıya ilerlediğinde Yade Keje'nin sesini duydu ve başını koridora çevirdi atik bir hareketle.

"Yiğit! "Koridorun başında telaşlı bir şekilde ona doğru gelen Yade'yi, babasını ve anasını   gördü. Onlara kim haber vermişti! Daha da çatılan kaşlarıyla onlara doğru döndü.

" Gelin-gelinim nasıl Yiğit! "Yade Keje telaşlı bir şekilde sordu. Haberi aldığından beri yerinde duramamış, oğlu ve geliniyle birlikte gelmişti! Yiğit'in saldırıya uğradığını öğrendiği an kalbi sıkışmıştı yaşlı kadının.Tekrar torun acısını kabullenemezdi. Bunlar oğlu ve gelini için de geçerliydi. Zelal Xanım haberi duyduğunda bir feryat koparmıştı! Ana yüreği tekrar dayanamazdı bu acıya! Hastaneye nasıl geldiğini bile bilmiyordu ki karşısında sapa sağlam duran oğlunu göresiye kadar!  Sıkıca sarıldı Yiğit'e anası. Hıçkırıkları azalırken öptü oğlunun yüzünü. Oğlu çok şükür iyiydi. Ya kızı, torunu ve gelini nasıldı!

BERDELWhere stories live. Discover now