32 ► Öpücük

7.7K 557 1.3K
                                    

Sirius, kolunu gevşetirken Goldie onun kollarının arasından çıktı.

"İyi halt ettin!" dedi parmağını tehditkar biçimde sallayarak.

"Ne? Ben kitapları severim." dedi Sirius kaşlarını çatarak.

"Muggle kitapları okuyacağız, farkındasın değil mi? Çıkar o rozeti. Müfettiş olarak seni kulüpten atıyorum." dedi Goldie sinirle. Neden Sirius her işine karışmak zorundaydı?

"Müfettiş mi?" dedi hiddetle Sirius. "Müfettişte ne?"

"Başkan yardımcısı gibi bir şey." dedi Goldie göz devirerek. Aslında müfettiş lafını sadece havalı olduğu için kullanıyorlardı.

"Hah! Seni başkan yardımcısı mı yaptı? Goldie sana inanamıyorum. O düşman saflarında."

"Fakat bizi şikayet etmedi değil mi? Ayrıca Charles en azından özür dilemesini bilen bir düşman." dedi yüzünü buruşturarak.

Sirius, dansla ilgili yarısının yalan olduğunu tahmin ettiği tonlarca laf etmişti. Ancak lütfedip bir özür bile etmemişti. Belki etse Goldie ona karşı yumuşayabilirdi.

Goldie o an fark ettiği şeyle sırıtmamak için kendini zor tuttu. Sirius sadece Charles'a gıcık olduğu için öyle davranmamıştı.

Sirius Goldie'yi kıskanmıştı.

Yüzüne sıcak bastı. Duruşunu düzeltti ve kaşlarını yumuşattı. Madem Sirius'un bir açığını bulmuştu, onu süründürmeliydi.

"Salağın teki o!" dedi Sirius Goldie'nin yüzünde ki yumuşamaya şaşkınlıkla bakakalırken.

"Eğer bu kadar çok gelmek istiyorsan, seni kulüpten atmayacağım." dedi alaycı bir gülüşle.

"Elbette kulüpten çıkmayacağım."

"İyi." dedi Goldie kollarını bağlayarak. "Ben gidiyorum."

"İyi." dedi Sirius onun gibi uyuz uyuz bakarak.

Goldie gayet hoşnutlukla Büyük Salon'a çıkan merdivenlere yöneldi.

*

"Pekala," dedi Sirius ellerini ısınmak için sürterken. "Şu meseleyi tekrar değerlendirelim."

Peter, birkaç gün önce giden Hogwarts treniyle kendi evine dönmüştü. Çapulcuların odası arık daha az kalabalıktı.

Sirius, pencere kenarında oturuyordu. James, kendi yatağına sığınmıştı ve Remus yerde oturmuş duvara yaslanıyordu.

"Bu günleri de mi görecektim?" dedi Remus elini hayal kırıklığıyla alnına yaslarken.

"Ben artık Goldie'nin bana baktığında yüzünü ekşitmesinden bıktım. Hemen burada çözüyoruz bu sorunu." dedi Sirius kızgınlıkla.

"Tamam Pati," dedi James yattığı yerden doğrularak. "aşık oldun. Anladık."

Sirius ona gözlerini kısarak süzdükten sonra Remus'a döndü.

"Aylak, lütfen şu zekanı konuştur."

"Tamam, tamam." dedi Remus gülerek. "Ben halledeceğim."

Konuştukları konu bu Noel'de Sirius'un Goldie'ye ne alacağıydı. Sirius artık pes etmek üzereydi nitekim Goldie ona karşı hala sertti.

Bir süre düşündü Remus. "Bir kitaba ne dersin?" dedi. En basit ihtimalden başlamalıydı.

"Bana sakın kitap deme." dedi Sirius dizlerini karnına doğru çekerken.

Golden Black ➳ the MaraudersWhere stories live. Discover now