Adsız Bölüm 46

20.8K 521 19
                                    


Annemler memlekete, Volkanlar balayına çıktıktan sonra evlendiğimi anlamıştım aslında. Birbirimiz ile harika vakit geçirmiş ,evde özgürce hareket etmiştik.Sürekli minik sürprizler, gelen misafirlerimiz ile dolu dolu üç hafta geçirmiştik.İki hafta dan üç haftaya çıkan tatillerinden sonunda geliyorlardı.Bakalım bundan sonrası nasıl olacak?Sesli bir şekilde söylediğim söz ile çayını yudumlayan kocacığım bana baktı.

Sesli düşündüm biliyorum ama Elif, Saliha yarın hepsi dönüyor.Nasıl olacak, ne yapacağız diye geçirdim içimden. Özellikle Saliha bundan sonra eskisi gibi olmamız zor olacak.Çok fazla üstüne gittim, çok fazla bağardım ama haklıyım bence diyerek omuz silktim.Bu halime sesli bir kahkaha attı.

Kendi kendine mi soruyorsun? Yoksa benimle mi konuşuyorsun anlamadım. Ama cevap vereyim. Herşey eskisi gibi olacak. Saliha unutmuştur her şeyi. Senin bu konuları konuşmak istemediğini anlamıştır. Elif'e gelince.. Bunu abim ,sen ben konuşup çözmüştük. Elif'in yapısı bu onun söylediklerini takmayacaksın. Sonuçta oda seni tanıdıkça,senin onu takmadığını gördükçe düzelecek.Sen insanların kalbine işleyince dünyalarını değiştiriyorsun.Ben ve buna abim de katılıyor Elif'e de güzelliği sen öğreteceksin.Ona sevginin çıkarsız bir şey olduğunu sen öğretirsin.Bu gün ne yapmak istersin?

Bu söylediğine karşılık oturduğum yerden kalkıp,dizine oturdum ve dudağına bir öpücük kondurdum.Gözlerimi yere eğerek,evde vakit geçirsek olmaz mı? Kahkaha atarak beni gıdıklamaya başladı.Hemen gıdıklandığım için zor nefes alarak aşkm dur ne olur şimdi çatlıycam.Sesli kahkahalarım arasında zorlukla söylemiştim.Bıraktığında,nefes nefese kalmıştık.Gülmekten gözlerimden yaş akmıştı onları temizlerken yüzüme baktı.

Hep böyle gülmekten gelsin o yaşlar diyerek,yüzümdeki yaşları baş parmakları ile sildi.Biraz sonra masayı toplayıp, çardakta keyif yaparken ayaklarımı sehpaya uzatmış,yayılmış bir şekilde kahvemizi içiyorduk.Üstümdeki aşırı kısa şortum iyice yukarı çıkmış,sanki tek tişort ile oturuyor gibiydim.Bacaklarımı gözleri ile yedikten sonra oturduğu yerden kalkıp yanıma oturdu.Elimdeki bardağı aldı ve kendisi içirmeye başladı.Tabii bunu yaparken diğer eli ile bacaklarımı okşuyordu.

Kaç saattir oturduğum yerden bu bacaklara bakarak azdım.Bunu nasıl başarıyorsun Ufaklık.

Sen nasıl bir bakış ile içimi titretiyorsun peki.Bunu naz yaparak,yüzünü yüzüme yaklaştırarak söylemiştim.Bir anda dudaklarıma yapıştı.Kısa sürede karşılık verdim ve inliyerek kendimi geri çektim.

Hadi iç kahveni de içeri gidelim.Yoksa şurada üstüne atlayacağım.Zor duruyorum, az sonra şortum delinecek.

Bu söylediğine hem utanmış,hemde mutlu olmuştum.Kocamı baştan çıkarmıştım,içimden sevinç çığlıkları atarken yüzüm kıpkırmızı olmuştu.

Ay hayatım alemsin.Yine kıpkırmızı oldun.Hadi gel artık girelim içeri.Seni şöyle bir alayım ben.

Yaaa Ayhaaannn yapma böyle,beni kedi yavrusu gibi taşımaktan vazgeç.Ya bırak , bırak beni.Tıpkı kolunun altına aldığı kedi yavrusu gibi tek kolu ile belimden tutup,kolunun altına sıkıştırmıştı yine.Odaya gittiğimizde bıraktı.Bir çırpıda kendini de beni de soyarak üzerimdeki yerini aldı.Çığlıklarımız ve inleme seslerimiz tüm odayı hatta evi doldurmuştu.Artık yorgunluktan ve terden kıpırdayacak halimiz kalmadığında birbirimize sarıldık ve dinlendik.Duşa girip çıktıktan sonra üstüme kısa bir elbise geçirdim.Sonuçta bugün den sonra evde tek kalana kadar bir daha bu elbiseyi giyemiyecektim çünkü boyu aşırı kısa oturduğumda popo çizgisine kadar çıkıyordu.İçime südyen giymemiştim.Alt çamaşır olarak da özellikle tanga giyindim ki maksat onu cezbetmek olsun.Müzipçe gülüp odadan çıktım ve yiyecek bir şeyler hazırlamaya indim.Bir saat sonra kalktığında yarın ki yemekler,bugün yiyeceklerimiz hazırdı.Meyve yıkarken arkadan sarılması ile irkildim ve çığlık attım.

UFAKLIK(küçük gelin)**tamamlandı**Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin