Bölüm 54 / "Ayrılmak İstiyorum."

2.1K 120 85
                                    

Merhaba, ihtiyacım olan tek insan.

Sana iki keredir mektup gönderemiyorum. Birini yazdım ancak göndermeye fırsatım olmadı. Ondan sonraki mektubu da yazamadım. Bu nedenle bu mektubu yıl dönümünü beklemeden yazmaya karar verdim.

Abi. Bilmiyorum ne yazacağımı ama, özür dilerim. Bundan önce yazdığım mektubu sana ulaştıramayacak kadar sarsıldığım için özür dilerim. İlk mektubumda sana ihtiyacım olan tek insan olmadığını söylediğim için özür dilerim. Sana verdiğim sözleri tutamadığım için özür dilerim. Senin katilini sevecek kadar aşağılık olduğum için özür dilerim. Seni öldüren adam yüzünden intihar edecek kadar düştüğüm için özür dilerim.

Özür dilerim. Seni öldüren adama kıyamadığım için... Bundan önceki, sana ulaştıramadığım mektubumda o adamın, o zamanlar aşık olduğum adamın senin katilini bulacağını söylemiştim. Onu bulduğumda en ağır cezayı çekmesini sağlayacağımdan bahsetmiştim. Komik. Senin katilini arıyormuş gibi gösteren adamın, beni kandırdığını bilemezdim.

Ve en ağır cezayı çekmesini sağlayamıyorum sanırım. Bilmiyorum. Kalbimde hâlâ yer kaplıyormuş gibi hissediyorum. Aptalca biliyorum ama, hâlâ ona değer veriyormuşum gibi hissediyorum. Sanki yaptığım yanlışmış gibi eziliyor kalbim. Bu yüzden bekledim belki de onu şikayet etmek için. Ya da ona acıdığım için. Acıyorum ona. Her gün gözlerindeki parıltı biraz daha söndüğü için acıyorum, her gün biraz daha öldüğü için acıyorum.

Sevgili oldum Uygar ile. Yanlış yapmışım gibi hissediyorum. Onu seviyorum, onu çok seviyorum ama, onun beni sevdiği şekilde değil sanırım. Bunu o da hissediyor. O da biliyor. Bilmiyorum. Ne yapmam gerektiğini bilmiyorum. Nasıl davranmam, nasıl düşünmem gerektiğini bilmiyorum. Hiçbir şey bilmiyorum. Hiçbir şey düşünemiyorum. Yaşadığıma dair hiçbir şey hissedemiyorum.

Babam tedavi oldu. Artık gerçek bir baba gibi davranıyor. Bu zamanda, yanımızda olmanı çok isterdim, ama borçlu kaldım o adama. Ödeyemeyeceğim bir maddiatla, borçlu kaldım. Bilmiyorum. Bu yükün altından nasıl kalkabileceğimi bilmiyorum.

Of. Bu mektubumda güzel bir şeyler anlatacağımdan bahsetmiştim önceki mektubumda. Ama bu, ondan da kötü oldu. Ondan da umutsuz, ondan da mutsuz. Ve bir daha sana iyi bir mektup atabileceğimi sanmıyorum. Affet beni, her geçen gün biraz daha hissizleşiyorum. Her geçen gün biraz daha ölüyor bedenim. Her geçen gün, biraz daha kaybediyorum, zaten içimde kalmayan yaşama isteğini.

Her şeyi yoluna sokmaya çalışmayacağım. Hiçbir şey yapmayacağım. Hiçbir şey olması gerektiği gibi olmayacak. Tek hissettiğim bu. Ve ben, gün geçtikçe daha da mutsuz olacağım. Daha da yalnız... Daha da hissiz...

Seni seviyorum abi. Affetme beni. Özür dilediğim hiçbir konu için affetme beni. Sadece bil. Senin yerini hiçbir zaman silmeyeceğimi bil. Sana olan sevgimi hiçbir zaman yok etmeyeceğimi...

Seni çok seviyorum.

Nefes Kirman.
10 Nisan

× × ×

Papatyalarla bağlı cam şişenin içerisine kağıt parçasını sıkıştırarak bıraktım uçurumdan aşağıya. Arkamda Uygar, benim biraz da olsun iyi hissetmem için bekliyordu, saatlerdir. Ben uçurumun kenarında oturup denizi seyrederken o, yanıma gelerek beni rahatsız etmeden geriden beni izliyordu.

Derin bir nefes vererek kapattım gözlerimi. Uygar, sıkılmış olmalı ki yanıma oturduğunu hissettim. Bahar rüzgarı, uzayan saçlarımın arasından süzülürken hafif bir üşüme etkisi bırakıyordu bende.

KALPSİZWhere stories live. Discover now