Ne nereye gittiğini ne niçin gittiğini biliyorsun, her yere gir çık, her şeye cevap ver. Eğer bir ceset olsaydın seni bundan daha fazla öldüremeyecekler nasıl olsa.
Une Saison en enfer/A. RimbaudTanıdık bir yabancı gibi hissettiriyor gözlerin,
İrislerine çiçekler ektim gördüğün gece olmasın diye.
Huzmelerinden prangalar yaptım,
Geceye doğan güneşin.
Ve güneşi yutan gecenin ellerine diktim kendimi,
Kalbine karanlık olarak doğup,
Gölge olarak büyüyüp,
Işığı ikimize mezar yapayım diye.
Ama mezar taşlarına yazılmazmış adın,
Cehennem de sırtını dönmüş sana,
Bir avuç avuntu olan tenhalaşmış cennet de.
Sensizken ateşli urganlar sarkıyor cennetin duvarlarından,
Çünkü Lethe anıları unutturdu diye,
Adı unutulmazmış cennetin kapısında kalanın.༄
4 Yıl Önce/Aralık
Fırtınalı Bir GeceGenç adamın elleri dakikalardır titriyordu.
Hissetmek bir resim olsaydı, sayfaya düşen renkler kâğıdın üzerinde sürünerek birbirine karışır, iyiyle kötüyü, güzel ile çirkini, güçlü ile zayıfı, sevgi ile nefreti birbirine katar gibi bütün olur, sayfanın derinlerine sızar, onu eskitir ve yırtar, geride ancak renklerin ağırlığını taşıyamayan ıslak bir sayfa bırakırdı. Hislerin sahibinden başka kimse o resmi yorumlayamaz, yorumlayan da ancak buruşturarak çöpe atardı. Genç adamın hislerinin resmi, henüz sayfalara akmayı başaramamış bir yetimdi.
Hisleri, boş bir sayfanın mürekkebe duyduğu hasretin avuntusundaydı.
Hisleri, alazlanmış bir kâğıt parçası gibi avuçlarındaydı.
Ruhu ise, kavuştuğunumu yoksa kaybettiğinimi bilemediği hisleri karşısında delicesine küçük düşmüştü ve şimdi dünyanın en görkemli şeyini de yapsa kendini düştüğü yerden kaldıramaz, ruhuna indirdiği darbenin onda yarattığı sarsıntıyı geri alamazdı. Düşmüştü, düşürülmüştü. Bir daha ayağa kalkamamak üzere.
Her şeyin başlangıcı olan o anı düşündü. Sıfır noktasını.
Geri alabilir miydi?
Geri almak zorundaydı, yoksa ruhunu çürüten bu histen nasıl kurtulacaktı?
Zihninin en karanlık ve acımasız köşesi ahenkle fısıldadı; Kurtulamayacaksın.
YOU ARE READING
YILDIZLARIN ISTIRABI
General Fiction"Ah Lara," dedi ben konuşmazken. O konuştukça ismimi bir araya getiren her harf boğazıma dizilip nefesimi kesti. "Yıllarca seni görmek ama hiç yanına gelememek, seni o kabustan uyandıramamak ne kadar zordu tahmin bile edemezsin. Üstelik ben sadece...