2020 Watty Ödülleri Tarihi Kurgu Kazananı
Tarih #1 (19.09.2020)
Hiç kimse yaşattığını yaşamadan ölmezmiş. Geçmişin kanlı sayfaları bir bir önüne açılır, hayaletler hesap sorarmış. Öyle bir gün gelirmiş ki önce aynaya baktığında gördüğün gözler yaban...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
1419 Senesi - Güz Mevsimi
ASPARGON HANLIĞI
Altınova Şehri - Hanedanlık Sarayı
Hanzen Gökben
Aynanın karşısında oturuyor, kendime bakıyordum. Gözlerim gururlu, duruşum dikti. Kisre'den geldiğimden beri böyleydim. Kisre halkını hanlığa sadakatle bağlanmaya ikna etmek, onların içine işleyecek kelimeleri özenle seçmek, gözlerinde oluşan değişimi görmek kendimi güçlü hissetmemi sağlamıştı. Sadece güçlü değil, aynı zamanda etkili. Kubat Han'dan bu yana çözülemeyen Kisre sorununu tamamen çözmüştüm. Bir kez daha oradan isyan haberi gelmeyeceğine emindim.
Kan dökülmeyen zafer diye duyurmuştuk fakat bu doğru değildi. Görünürde hatası olanları zindana attırmıştık fakat bu işin bir de perde arkası vardı. Kisre'ye sızan Melbros casusları. Onların sonu zindan olmamıştı. Ulaş Bey'in yardımları büyüktü. Bu sarayda güvenebileceğim nadir kişilerden biriydi. Gözlerinden belli ediyordu oyunsuz biri olduğunu. Ne ise oydu. Keşke herkes onun gibi olabilseydi. Onun gibi birinin desteğinin benden yana olması güven veriyordu. Her ne kadar açıkça belli etmese de hissediyordum.
Kisre halkına hitap etmem kolay olmuştu. Çünkü orada iki sene geçirmiştim. Hayatımın en güzel günlerini orada yaşamıştım. Hayatımın dönüm noktası olan o yanlış kararı da orada almıştım. Oraya ayak basmamla İllio ile geçirdiğim yıllar gözümün önünden geçmişti. Her sokağını bildiğim o şehir kalbimi günlerce yakıp kavurmuştu. Neden bu yola girdiğimi tekrar hatırlamıştım. Oradaki evimin önüne geldiğim an en beteriydi. Gözlerimi kapattığımda içeride yemek hazırladığım, İllio'nun elinde balıklarla dönüşünü beklediğim, Ailios'un eteklerimi çekiştirdiği akşamlar tüm tazeliğiyle zihnimi ele geçirmiş, gözlerime yaşların hücum etmesine sebep olmuştu. Yine de güçlü kalmayı bilmiş, asıl amacıma odaklanabilmiştim. İlk işim Rhodia'yı ziyaret etmek olmuştu. Beni gördüğünde tanıyamamıştı. Onca yıl geçmişti üstünden. O zamanki halim sıradan bir taşra kızıydı. Şimdi ise, "Tam bir hanım olmuşsun!" Beni gördüğünde Rhodia'nın ilk cümlesiydi bu. Orada güvenebileceğim kişilere ihtiyacım vardı. Rhodia ve kocası Tosya'dan daha iyi kim olabilirdi?
Yavaş yavaş gerçekleştirmiştim planlarımı. İsyanlarda rolü olan rüşvetçi Aspargon asıllı valiyi görevinden almış yerine oranın sevilen sayılan beylerinden biri olan Tosya'nın vali olarak atanmasını sağlamıştım. Rhodia'yı ise yanıma almak istemiştim. Fakat tahmin ettiğim gibi evliliği hareme girmesine engel olmuştu. Bu pürüze de zamanla bir çözüm bulacaktım elbet. Yürüdüğüm yolda güvenebileceğim kişilere ihtiyacım vardı.
Eda saçlarımı yapmayı bitirdiğinde Gülsüm takılarımı getirdi. Lacivert kıyafetime uyan safir takım önümdeydi. Kolye, küpe ve taç. Bu akşam için Burçin'i davet etmiştim yemeğe. Eşi Tunç Bey'le birlikte gelecekti. Uzun zaman olmuştu onunla görüşmeyeli.
