2.39. İntikam Uğruna

818 61 133
                                    

1420 Senesi - Bahar Mevsimi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

1420 Senesi - Bahar Mevsimi

ASPARGON HANLIĞI

Altınova Şehri - Teoman Bey'in Konağı

Suna Hatun

Bahar ne güzel gelmişti Aspargon'a. Kışın sertliğinden sonra bu yumuşak havalar insanın içini şenlendiriyordu. Ağaçlarda açan renk renk çiçekler, yeşillenmeye başlayan dallar, göçmen kuşların anavatana dönüşü uğruna çıkardığı cıvıltılar... Uzun uzun çektim içime bahar havasını. Soğuk limon şerbetimi yudumladım. Kazandibi tatlısından bir kaşık aldım. Dudaklarım muhteşem bir gülüşle kıvrıldı. Her şey o kadar güzeldi ki.

Sessiz yardımcım Bilge saraydan bir mektup getirdi. Kağıdı açtım ve okudum. Bu seneki bahar kutlaması için Teoman'ın saraya çağırıldığı yazıyordu. Güldüm. Sanki Baş Danışmansız bir bahar kutlaması yapılabilirdi. İyi hoş, Büyük Hanım olmadan da yapılamazdı. Fakat şimdi yapılıyordu.

Korkut'un son hamleleri beni epey şaşırtmıştı. Gökben'in düşüşü sert olmuştu. Teoman, herkesin içinde doğruluk iksiriyle bir sorgu fikrimi Müge'ye açtığında bunu kabul edip etmeyeceğinden emin değildim. Malum, Korkut onun kıymetlisiydi. Onun izni olmadan bunu yapmak istemeyebilirdi. Fakat Gökben'den kurtulma isteğinin ağır basacağına güvenmiştim. Öyle de olmuştu. Her şeyi göze alarak bu sorguyu yapmıştı. Sonuç; Gökben zindanda, Müge sürgündeydi. İki durum da işime geliyordu.

Gökben'in cezası aylar sürmüştü. Akıbetinin ne olacağını merak ediyordum. Cezası idamken onu zindanda tutmasına şaşırmamıştım. Korkut'un Gökben'e olan tutkusu bambaşkaydı. Buna bizzat şahit olmuştum. Ona bu denli aşık olacağını ben bile beklemiyordum. Fakat onu bağışlamaya da yanaşmıyordu. İçinde bir şeylerin çok kırıldığını gösteriyordu bu.

Müge'yi sürgüne göndermek ise cesaret işiydi bana göre. Yaman bile buna cesaret edememişken Korkut'un yapması oldukça şaşırtıcıydı. İstediği olmayınca sarayda çevirmediği oyun kalmayan Müge'nin bu sessizliği endişe vericiydi. Hala Korkut'tan vazgeçmediği anlamına geliyordu. Halk Korkut'un hanlığından memnunken onu kolay kolay gözden çıkarmazdı zaten.

Yıllarını verip yetiştirdiği hatunun sarayı terk ettiğini öğrendiğinde ne yapmıştı acaba? İdil'in hanımlığa uygun olmadığını yıllardır söylüyordum. Kendi de çekilerek bunu kanıtlamıştı. Hanımlık korkaklara göre değildi. Mücadele etmeyi gerektirirdi. Gerektiğinde en karanlık oyunları oynayacak yürek olmalıydı kişide. İdil'de bunların hiçbiri yoktu.

Gökben bu işi yapabilir miydi? Pekala yapardı. O korsan uğruna neleri göze aldığını gördüğümde gözü karalığını daha iyi anlamıştım. Fakat beni karşısına alarak en büyük hatayı yapmıştı. Benim sayemde kendini yetiştirdiğini, saray oyunlarını öğrendiğini, belli bir çevreyi tanıma fırsatına eriştiğini unutmuştu. Geçmişini bilmeyenin geleceği olmazdı. En büyük saray oyununun başına örülmesine katkıda bulunduğum için pişman değildim. Kendi ördüğü ağların bozulmayacağını sanmıştı. Hayat ona en ağır derslerden birini vermişti.

Aynadaki KanWhere stories live. Discover now