3. Av Sonrası Ziyaret

2.3K 160 101
                                    

1412 Senesi - Bahar Mevsimi

Oops! Ang larawang ito ay hindi sumusunod sa aming mga alituntunin sa nilalaman. Upang magpatuloy sa pag-publish, subukan itong alisin o mag-upload ng bago.

1412 Senesi - Bahar Mevsimi

ASPARGON HANLIĞI

Altınova Şehri - Hanedanlık Sarayı

Hanzade Korkut

Büyük salona girdiğimde hem gülüyordum hem de aklım allak bullaktı. Daha bu sabah korkunç bir düşten fırlamıştım. Az önce ise o gümüş kaplı aynadan bana bakan mavi gözlerin etkisine kapılmıştım. Ne konuştuk ne yaptık hayal meyal hatırlıyordum. Odama girdiğimde gördüğüm manzara düşümdekine öyle çok benziyordu ki istemsizce bir süre izleyip kalmıştım.

Uzun dalgalı kumral saçları, ipek saçlardan gelen nilüfer çiçeği kokusu beni ona doğru çekmişti. Sonra derin mavi gözlerini aynada görmüştüm. Tıpkı düşümde olduğu gibi gümüş kaplı ayna kırılmıştı ve yine tıpkı düşümdeki gibi o gözlere baktığımda anlık bir huzur hissetmiştim.

İlk defa böyle bir duyguya kapılmıştım. Aşk değildi. Farklı bir şeydi. Rüyamda gördüğüm belki de bambaşkaydı ama az önceki kadar gerçekti.

Hanım annemin yanına geçerken üzerimdeki bakışlarını hissettim. Düşüncelerimden uzaklaşarak ona gülümsedim.

"Limon esansı mı sürdün sen?"diye sordu üstümü koklayarak. Yüzümü yıkamıştım ama şerbetten tamamen arınamamıştım demek. Eğlenceden sonra hamamı hazırlatsam iyi olacaktı.

"Bir limon kokusu ben de alıyorum ama nereden geliyor bilemiyorum."diye yalan söyledim.

"İdil Hatun'a hazırladığın hediyeyi getirdin mi?" Sahi ben bunun için gitmiştim odama. Fakat işler karışınca aklımdan çıkmıştı.

"Ona bu gece odamda vermeyi düşünüyorum."dedim hızlıca.

"Madem böyle karar verdin neden odana gittin?" Hanım annem her zaman böyle sorgulayıcıydı.

"Çünkü hanım anneciğim,"diyerek ona doğru döndüm, "odama gittiğimde eksikleri olduğuna karar verdim. Bu gece üzerinde biraz daha çalışmak istiyorum." Sakince gülümsedim. O da aynı şekilde karşılık verdi. Hazırladığım bir küpe takımı vardı. Zümrüt ve yakutlardan oluşan sade ama şık bir parçaydı. İdil hatunun sevdiği renklerdi.

"Seni sorgulamaya çalışmıyorum hanzadem."dedi. "Bu sarayda öyle şeyler yaşadım ki her an tedirginlik içerisindeyim. Beni anlamaya çalış."

"Benden yana endişeleriniz olmasa böyle düşünmezdiniz sanırım."dedim küskünce.

"O nasıl söz? Olur mu öyle şey. Benim bütün evlatlarıma itimadım tam."

"Size güveniyorum hanım annem."dedi ve arkama yaslandım. Hanım annem bir süre bana baktı. Sonra eli omzuma yaklaştı ve bir şey aldı. Elinde bir tane nane yaprağı tutuyordu. Sorar bakışlarına bilmez gibi baktım. Uzatmadan yaprağı masanın kenarına bıraktı. Önüne döndü.

Aynadaki KanTahanan ng mga kuwento. Tumuklas ngayon