2.22. Bazı Yalanlar

1K 83 208
                                    

1416 Senesi - Güz Mevsimi

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

1416 Senesi - Güz Mevsimi

ASPARGON HANLIĞI

Altınova Şehri - Hanedanlık Sarayı

Hanzen Gökben

Ebe hekim günlük kontrollerimi yaparken gözlerim uzağa dalmıştı. Geçen yıl bu zamanlar sahip olduğum her şeyi kaybetmiş halde Aspargon'a doğru yola koyulmuştum. Ecrinok'a giderken planlarımın işleyip işlemeyeceğinden emin değildim. Düşündüğüm tek şey Suna ve Catherine'in son nefesini verdiğini görmekti. İntikam doluydum. Kalbimde kinden başka duyguya yer yoktu.

Şimdi ise içimde her hareketiyle katılaşan kalbimde çatlaklar açan ve sonsuz sevgisiyle beni iyileştiren evladımı heyecanla bekliyordum. Ebe hekim karnımın üzerinde gerçekleştirdiği her tetkikte güzel yorumlar yapıyor içimi rahatlatıyordu. Doğuma neredeyse bir ay kalmıştı. Kıştan önce doğar diyordu. Oldukça güçlü bir bebekmiş. Muayenesi bitince eline büyük bir altın bıraktım. "Gerek yok Hanzen Gökben. Benim işim bu."dedi bir kez daha.

"Olsun. İşini iyi yaptığın müddetçe hizmetinin devam etmesini istiyorum."dedim gülümseyerek. Odamdan çıktı. Ben de balkona ilerledim. Manzara güzeldi. Gün batımı net bir şekilde görülüyordu. Sakinlik ve yeşillik hoşuma gidiyordu. Özellikle geceleri yıldızlar çok güzel görünüyordu. Başımı sağa çevirdiğimde kutup yıldızı bana göz kırpıyordu.

Geçtiğimiz aylarda Korkut'la yaşadığımız mesafe düzelmiş gibiydi. Yoğun olduğunu söyleyip benden uzak durmayı seçmişti uzun bir süre. Fakat sonra tekrar bana zaman ayırmaya başlamıştı. Evladımızın doğumu yaklaşırken o da heyecanlıydı. İdil'in başına gelenlerden sonra bana iki kat koruma verilmişti. Kapımın önünde sürekli muhafızlar vardı. Ben nereye gidersem peşimden geliyorlardı. Ayrıca geceleri dışarı çıkmam yasaklanmıştı. Derslerime giderken bile eşlik ediyorlardı.

Bir de Müge Hanımın işkızları Birgül ve Nilüfer vardı. Her adımımdan Müge Hanımı haberdar ediyorlardı. Gizli yaptığım hiçbir şey yoktu. Bu yüzden istedikleri kadar yakından takip edebilirlerdi. Kendimi iyiye götürmek için uğraşıyordum genelde. Bunların Müge Hanımın kulağına gitmesi de işime gelirdi. Ecrinok'ta biraz yalpalamıştım fakat hatalarımı tekrar etmek gibi bir niyetim yoktu. Bana olamayacağımı söyledikleri her şeyi olacaktım. Bunun için çabalıyordum.

Diğer hatunların yersiz laflarına kulağımı tıkıyordum. Korsanın artığı, korsanın fahişesi diyorlardı arkamdan. İstediklerini desinlerdi. İllio ile yaşadıklarımdan pişman değildim. Hiçbir zaman da pişman olmayacaktım. Ellerine koz verirsem kullanırlardı. Duymazdan geliyordum ve onlar da uzatmıyordu.

Burada benimle yakından ilgilenen tek bir kişi vardı: Bilgiç Ağa. Ecrinok'tan beri Korkut'un harem ağasıydı. Burada da konumu değişmemişti. Diğer herkese göre bana daha yakın davranıyordu. İstediğim kitapların en kısa zamanda temin edilmesi için uğraşıyordu. Bir kişi bile olsa bana kötü davranmayan birini görmek güzeldi.

Aynadaki KanWhere stories live. Discover now