2.27. Bir Takım Kararlar

1.1K 85 247
                                    

1419 Senesi - Yaz Mevsimi

Ups! Tento obrázek porušuje naše pokyny k obsahu. Před publikováním ho, prosím, buď odstraň, nebo nahraď jiným.

1419 Senesi - Yaz Mevsimi

ASPARGON HANLIĞI

Altınova Şehri - Hanedanlık Sarayı

Korkut Han

Kurultay sonrası odamda oturuyordum. Elimde bugünün raporları, masamda vilayetlerden gelen raporlar vardı. Kuzey şehirleri Kisre ve Silistros bu sıralar yine hareket halindeydi. Yegor'un ölmesi, Melbros'un yönetici değişimi hiçbir işe yaramamıştı. İyi hoş ablam Tunay yaşasaydı sınır durgun olur muydu bundan emin olamıyordum. Kisre ve Silistros meselesinden iyice sıkılmıştım. Buraya kesin bir çözüm şarttı.

Kuzey batıdaki liman şehirlerimiz olan Ertunç, Bozok ve Taşlı'dan gelen raporları incelemeye başladım. Ertunç'a han babam zamanında büyük bir tersane yapılmaya başlamıştı. Ölümünden kısa bir süre önce inşaat bitmiş gemi üretimi için ilk adımlar atılmıştı. Kuzey batı denizindeki en kapsamlı tersane bizimdi. Simir Makos ve Arbatun bile tersaneye hayran kalmış bizden gemi siparişi vereceklerini yazmışlardı. Kraliçe Elçin, en küçük ablam, limanı bizzat görmek istediğini yazmıştı. Gemilere olan hayranlığı eskiden beri devam ediyordu. Onunla görüşebilmeyi isterdim. Aileden birilerini görmek güzel olurdu.

Kapım çalındı. Gel sesimle kapı ağası hanım annemin geldiğini söyledi. İçeri almasını söyledim. Hanım annem içeri girince beni başıyla selamladı. "Hoş geldin hanım annem. Buyur gel. Birlikte kahve içelim mi?"

"Olur."dedi ve masamın önündeki sandalyelerden birine oturdu. İki Ravesna kahvesi söyledim. Hanım annemin gözü masadaki evraklardaydı. "Her şey yolunda mı?"diye sorduğunda onun da benden eksiği olmadığını biliyordum. Yine de beni yoklamayı seviyordu.

"Aynı şeyler işte. Kisre ve Silistros hala durulmuyor. Bunun dışında Elçin Ertunç'taki tersaneyi ziyaret etmek istediğini söyledi. Önümüzdeki ay olabilir." Kaşları havalandı ablamın gelişini duyunca.

"Kraliçeliği taze sayılır. Başka ülkeye gitmek için erken değil mi?"

"Simir Makos hemen yanıbaşımızda. Hem kraliçeliğine rağmen sık sık Simir Makos kıyılarında teftişe çıkıyormuş. Halk için yeni bir şey bu."

"Oldum olası denizlere gemilere düşkündü kızım. Şimdi elinde koca bir donanma var. Onun için en iyi eğlence." Kahvelerimiz geldi. Hanım annem fincanını eline aldı. Önce uzun uzun kokladı kahveyi. Yüzüne huzurlu bir ifade yerleşir gibi oldu. Sonra küçük bir yudum aldı. "Geçen akşam Gümüş'ü kabul etmen doğru değildi."dedi tek seferde.

"Bize her an düşmanlık yapmaya hazır olan bir aileyi sürekli dışarıda tutmak onları başka şeylere teşvik etmez mi?"

"Etsin etmesin. Salamanların bu sarayda işi yok. Efe'yi önümüze attıkları gün o şanslarını sonsuza dek yitirdiler."dedi sertçe. Bir yudum daha içti kahvesinden. Ben önce fındıklı kurabiyemi yemeyi tercih etmiştim. "Her şeyden önce Gümüş'le ilgili önemli bir istihbarat aldım. Suna'yla gizli gizli vakıfta görüşüyorlarmış. Tesadüfi karşılaşmalar gibi görünüyor fakat görüşmeler uzun sürdüğüne göre farklı bir planları olmalı."

Aynadaki KanKde žijí příběhy. Začni objevovat