KADİM CADI (Revize edilip düzenleniyor.)

KADİM CADI 3

Alışveriş aldığı tüm kıyafetleri ikinci sınıf dükkanlara satmaktan ibaret oldu. Yine de ödediğinin ancak yarısından daha azını kurtarabildi. Takılar ise tekrar işlemek için satılan alınan ham malzeme olduğu için dört kat daha az getiri getirdi.
Toplamda iki yüz yirmi beş lir elde etti. Elinde harçlıklarından kalan acınası onbeş lir'i de ekleyince iki yüz kırk lir vardı.
Para kesesini çalışma ihtimaline karşılık kıyafetinin içine sakladı.
Sonuçta bir asil olsa da herhangi koruma  atanmamıştı. Eğer akademiye girebilirse ancak o zaman babası diğer gayri meşru çocuklarına verdiği gibi bir şövalye verecekti. Lisa düşes Eboniy sayesinde gücünü kanıtlamadan şövalye edinmişti. Luce ise annesinin yardımı ile kendisini korumak için bir şövalye adayı satın almıştı.
En sefil olan Bretia burada da göze çarpıyordu.
Eilese Yale ile şehrin merkezinden ziyade dar sokaklara yöneldi.
"En küçük leydi alışveriş için madam Sisi'nin yerine gitmiyor musunuz?"
Eilese'in eskiden donuk görünen gözleri mücevher gibi parladı. Yale sırtından ürperti hissettiğinde en genç leydi yerine vahşi bir hayvanla karşılaşmış gibi hissetti.
Sorusu küçümseme dolu ifade ile yanıtladı.
" Konuşma takip et"
Yale En genç leydi Bretia'nın keskinliğini ilk defa yaşamıştı. Tanıdığı uyumlu nazik ve utangaç kız çocuğunun bir maske olup olmadığından şüphe etti. Gerçekten en genç leydi bu kadar derinlerde saklanmış olabilir mi? Diğer kardeşleri arasında ezik tavırları yüzünden asil kanı en az aldığı söylenirdi o halde şimdi ki görkemli tavrını nasıl açıklamalı?
Eilese Yale ile daha fazla ilgilenmedi. Şehir dört bölüme bölünmüştü. En içte bulunan alan zengin soyluların ve kraliyet askerlerinin sürekli gezdiği refahı bol olan yerdi. Bir çözelti bulmak imkansız.
Daha geniş olan dış çember halk tabakasının tüccarların gezindiği yer bulmak imkansız değil ancak oldukça zor. Eilese kenar mahallelere ve yasa dışı yerlere gitmesi gerek gözleri örümcek amplemi olan dükkana dikildiğinde yürümeyi bıraktı. Ne kadar manayı depolayamasa da bu yıpranmış iki katlı evin içinde kaliteli mananın aktığı düzeneği hissedebiliyordu.
Evin dışına mana ile yazılmış şifreyi okudu.
"Elyims ver di Raksa"
Yale ile kapının önünde kaybolup ofisin içinde göründüler.
"En küçük leydi büyü yapabiliyor musunuz!"
Ani haykırış Eilese'in kaşlarını catmasına neden oldu.
"Yale merak kediyi öldürür"
Sıkıntılı ses tonu Yale'nin yersiz açılan ağzını kapatmasına neden oldu.
Artık emin hanım efendinin önceki tavrı bir maske o gizledi. Kendi karakterini neden gizlediğine gelince bunu düşünmek için beynini kullanmak istemedi. Ne de olsa çıkışta en küçük leydiye sorabilir.
Yale bir seyis olmadan önce paralı askerdi. Tehlikeyi hissetme konusunda becerisi onun hayatını bir çok kez kurtardı.
Evlenmek ve çocuk sahibi olmak istemeseydi hala paralı asker olarak işleri alıyor olurdu.
Düşük rütbeli bir paralı asker için soylunun yanında seyis olarak düzenli yüksek gelir annesinin akrabası yardımı ile bulmuştu.
"Oh~ho yeni bir yüz görüyorum."
Tuhaf kıkırdama eşliğinde tavşan maskeli adam odadaki çalışma masasının önünde belirdi.
"Alım satım?"
Eilese uzun zamandır müşteri gibi rahat bir tavırla tekli koltuğa oturup maskeli adama baktı.
"Her ikisi de"
"Oh~hoho çok ilginç..." Masanın ardında ki koltuk yerine Eilese'in tam önünde ki koltuğa oturdu. Eli ile çenesini destekleyip parlak bakışlarla kızı incelemeye devam etti. "benim Adım Oslo genç leydi Bretia ilk defa gelmiyor sanırım?"
İsmini bildiğini duyan diğer müşteriler yerine oldukça sakin karşıladı.
"Evet ilk. Bir mühür çözeltisi gerekiyor benim için elde edebilir misin?"
Eilese direk işe girdi.
Yale genç leydisinin isteğine en az Oslo kadar şaşırmıştı.
Oda neydi?
Oslo parmağı ile koltuğun kenarına vurdu.
"Ne ile ödeme yapılacak? Bilmelisiniz ki cesur leydim yasaklı ürünler için lir kabul etmiyoruz"
Eilese umursamaz bir şekilde elini salladı.
"Size ödemeyi transfer düzeneği ile yapacağım. Tabiki düzenek üçüncü sınıf dereceli."
Trasfer düzenekleri belirli miktar eşya yada insanı belirlenen diğer konuma hızla aktarma büyüsü iki konum için gerekli mana düzeni çizilir işlem ancak anahtar görevi gören kelimelerle yapılır. Yedi sınıf düzenek vardı. En basiti birinci sınıftan başlar yedinci sınıfa kadar gider. Her sınıf atlama ile taşınan malzeme ve insan miktarı aynı zamanda uzaklık artar. Özetlersek birinci sınıf transfer kısa mesafe için bir kaç kişi taşırken Yedinci sınıf bir transfer düzeneği bir şehri başka bir yere taşıyabilecek kadar güçlüdür.
Konuşma da alaycı olan tavşan maskeli adam ilk defa ciddiyete büründü.
"Sözlerinize nasıl güvenebilirim?"
Ses tonu ve konuşma başında garip gülme şekli bile kaybolmuştu.
Eğer üçüncü sınıf Trasfer büyüsü elde edilirse bu malları ve insanları daha gizli hızlı nakledebilir duruma getirecek. Avantajları düşündükçe onun kalbinin hızla çarptı. Dokuz yaşlarında bir kız nasıl üçüncü sınıf düzeneği bilebilir?
Kraliyet ailesinin kullandığı acil durum düzenekleri bile ikinci sınıf (!)
Eilese Oslo'nun ne düşündüğü ile ilgilenmedi.
"Karşılıklı güvensizlik makul. Doğruluk sözleşmesi imzalayabiliriz"
Doğruluk sözleşmesi dolandırıcılığı ortadan kaldıran bir tür büyülü sözleşme iki taraf istekleri ve şartları kağıda yazarak kanı ile imza atar genellikle ülkeler arası anlaşmalar bu şekilde yapılır. Taraf sözünden cayarsa sözleşme direk saldırıya geçer beden ve ruh patlar.
Yale konuşma boyunca ikinci kez tepkisini kaybetti.
"Bunu yapamazsınız en genç bayan!"
Eilese ona bakış dahi atmadan elini kaldırdı.
"Birde onun hafızasını silin"
Osla Eilese konuşur Konuşmaz Yale'nin büyüsünü yaptı.
Ruh gibi dönmüş cansız gözlerle bakan beden bir kaç saniye sonra yere yığıldı.
"On beş dakikayı sildim. Siz buraya geleli on dakika oldu. "
Tavşan maskesini deliklerinden kızıl lacivert gözler hafifçe parladı.
"Valarec Dük'ün en küçük leydisi gerçekten de söylentilerden farklı"

İlk adının soy adı olduğu ortaya çıkınca Eilese ister istemez alaycı bir homurtu çıkardı. Bu bedene girme nedeni isim ve soy isimlerde ki benzerlikmiydi yani?

Oslo Küçük leydinin alaycı gülüşünü farklı yorumladı.

" Karşılığında sadece çözelti mi istiyorsunuz?"

Eilese alay dolu gülüşünü bu sefer büyüttü.
"Bayan Oslo gerçekten söylentiler aptallığım konusunda abartılı olmalı..."