KADİM CADI 42

2.8K 375 31
                                    

"Matilda, kimi desteklediğine karışmıyorum siyasete girmene dahi bir şey demedim ama burası Velihat Prens'in oyun alanı değil benim okulum!"
Müdire uzun zamandır kaybolan öfkesini gösterdi.
Wenna sessizce kenarda beklerken diğer öğretmenler Matilda'nın eleştirisinden hoşnuttu. Uzun bir süredir akademide kafasına göre davranarak onları baskılamıştı böyle bir günün geleceğini sabırsızlıkla bekliyorlardı.
"Krallığın bilmediği bir çok şey öğrendik. Göçmen çingeneler hakkında bilgilerin ne kadar az olduğunu sende biliyorsun. Eğer çingene kalanının bildiği bilgileri öğrenirsek bu ülke için de kazançlı bir şey"
Müdire elini masaya vurarak Matilda'nın ezberden konuşmasını durdurdu.
"Kendi rızası dışında birinden bilgi almak için türlü oyunlar oynamak onları köşeye sıkıştırmak..." Müdirenin turkuaz rengi gözlerinden hayal kırıklığı geçti.
"Eğer planlarına engel olmasaydım daha kaç öğrenci yaralanmış olacaktı? Hiç düşündün mü? Sen benim tanıdığım idealist o parlak Cadı'dan çok farklısın artık. Yaptığın hatayı düşünmek için okuldan uzaklaştırma aldınız. Usta Cadı Matilda Holdwoy çıkabilirsiniz. "
Matilda karşı koymadan dişlerini gıcırdatarak odayı terk etti.

Eilese o kız sanki ne yaptığını biliyormuş gibi planlarından kaçmıştı. Bu sefer başarısız olsa da bir gün tüm sırlarını ele geçirecekti.
Müdire iç çekti. Tüm öfkesi saman alevi gibi hızla parlayıp yok oldu.

Öğretmenler tek tek bahaneler uydurup ayrıldığında geriye Cadı Rubie kaldı.

"Anlamıyorum neden kendini siyasete bu kadar dahil ediyor? Cadı kulesi kurulduğu günden beri siyasetten hep uzak kalmıştır. Biz büyücüler gibi olmadık ve bununla gurur duyduk. Nerede yanlış yaptım?"

Cadı Rubie acı acı güldü.
"İnsanoğlu aç gözlüdür daima fazlasını ister. Biliyorsun Matilda'nın yeteneği oldukça üstün ancak ilerlemesi durgunlaştı. İlerlemek istiyor "
Müdire yorgun bir şekilde ellerini birleştirip başını yasladı.
" Eğer Tito'nun olay çıkarması olmasaydı. Buraya gelmeyecek ve durumdan haberdar olmayacaktım. Söylesene kaç öğrenci yaralanmış hatta ölmüş olacaktı bu durumda? Öğrencileri bir anda açık saha da test etmeye karar verip üstüne manevi canavarları kızgınlaştıran iksiri su yoluna dökmesinin mantıklı bir açıklaması yok. Tüm bu saçmalık şu çingene kökenli öğrencinin ne yapabileceğini ortaya çıkarmak olduğuna inanamıyorum bile. O kız on üç yaşında! Bir kaç ata bilgisine sahip olmadı kendini koruyabilecek bir uzman olduğu anlamına gelmez"
Aklına gelen düşünce ile gözleri tekrar öfke ile parladı.
"O Velihat Prens benim okulumda nasıl söz sahibi olur. Öğrencimi odasına çağırmak ve sıkıştırmak ne demek?(!)"
Gözleri ile aynı renkte olan turkuaz saçlarını geriye attı.
"Bir de Wenna'nın dersini zorla alıp kızı sözlüye çıkarmış müfredatta olmayan bilgileri sorduğunda bahsetmiyorum bile. Derhal değerlendirme sonucunu belirle ve öğrencilere dönemin bittiğini bildir.
Gelecek dönemden itibaren okulun başında duracağım. Burayı yeterince boşladığım anlaşılıyor. "

***
Opir kız kardeşine hala soğuk davranıyordu.
"Gerçekten bunu daha ne kadar devam ettireceksin? Eilese hiç bir tepki vermedi. Borcu olan Otuz bir bin sarı liri söz verdiği savunma büyüsünü bile gönderdi. En başından veresiye çalışan bir kurum değildik. Geciken ödemeyi hızlıca aldığım için bana teşekkür etmelisin. Şimdi bir çok gerekli bölgeye savunma büyüsü kuruldu.
Senin manan için yararlı olan formülü de aldın. "
Opir kız kardeşinin hala kendini haklı olarak savunmasına dayanamadı.
" Sence bu savunma büyüsü ve parayı erken almak iyi bir şey mi gerçekten? Onun şimdiden bize sağladığı yararları unutmamanı tavsiye ederim. Biz veresiye çalışmıyor olabiliriz ancak hiç bir yerde bulamayacağımız büyüler elde ettik.
Onu sırf ödemeyi erken almak için kaybetmiş olabileceğimizi düşündükçe çıldırıyorum. Gerçekten Oslo nasıl bu kadar aptal ve pervasızca davranabilirsin?"
Elini kızıl saçlarına geçirip yoldu.
" Bir şey dememiş olduğu için kızmadığına emin misin gerçekten. En az benim kadar sende biliyorsun yıllarca peşinden sevgiyle koştuğu ablası resmi kız olabilmek için onu harcayıp mana mührü yaptı diye hayallerini elinden en acımasız şekilde aldı. Şuan ne dük ne Düşes ablası Lisa'nın yüzünü görmek istemiyor. Üstelik onu büyüten Büyük annesi Düşes Ebony tüm inisiyatifini sildi. Onunla ilgilenmiyor. Bunun dışında al bir örnek daha Velihat Prens onu dolandırdı diye ikinci prense yıllarca çırpınıp durduğu su taşkınının çözümünü söyledi. Bildiğin rahibine büyük bir başarı ve silah vererek Velihat prensi başkasının bıçağını kullanarak zarar veriyor. "
Osla rahatsız olarak araya girdi.
" Su taşını problemini onun çözdüğüne emin değiliz. "
Opir alayla güldü.
" Oslo o kadar da aptal değilsin sırf haksız çıkmamak için gerçeği görmezden mi geleceksin? Gönderdiği mektuptan sonra bir anda yıllarca çözülemeyen su taşını problemi çözüldü. Bir bitki hakkında detaylı keşif yapıldı. "
Oslo kollarını birbirine bağladı. Daha öncekine göre sesinde ki  öz guveni azalmıştı.
" Onu abartıyorsun. O sadece on üç yaşında bir çocuk. "
Opir masadan kalkıp gitmeden önce iç çekti.
" Bende onu diyorum ya Oslo bunları yapan hala on üç yaşında bir çocuk"
Sonunda kapanan kapı ardında Oslo eski rahatlığını kaybetmişti.
Kendinden emin tavrı çöktü.
Eğer kardeşi haklı ise....
Nasıl bir geri dönüş yapacağını düşünemiyordu bile. Eilese'e gönderdiği Mektubu okuduktan sonra buruşturup yaktığını anlatan görevlinin anlattıklarını söylememişti.

KADİM CADI (Revize edilip düzenleniyor.)Where stories live. Discover now