KADİM CADI 34

2.9K 425 20
                                    

Eilese Cevher hırsızı olarak adlandırdıkları küçük yavru hayvanı avucuna aldığında yüzünde daha önce hiç göstermediği samimi bir gülümseme vardı.
Tedor bu manzarayı görünce artık kızların sevimli şeyleri gerçekten çok sevdiklerine emin oldu.
Eilese'in arkasında beklemede olan Sonya demir büyüyle güçlendirilmiş kafesi getirdi.
Eilese Küçük yavruyu yavaşça kafese yerleştirdi.
Cevher hırsızları aslında cevher çalmazlar. Onlar cevher yiyerek güçlenirler onu isteme sebebi bu sevimli hayvanların en sevdiği koku yüksek dereceli manevi bitkiler olması. Yetişkinler sözleşme yapsa dahi efendilerine bitkileri vermeyecektir ancak bir yavru için durum farklı. Ona her manevi bitki bulup getirdiğinde cevher verirsen bunu alışkanlık edinecek bir adet manevi biri dedektörü elde etmiş olacaksın. Üstelik koku alma duyuları o kadar keskin ki kilometrelerce ötede manevi bitki olup olmadığını bilebilirler.
Gelecekte kendi için yetiştirdiği usta simyacıyı düşünerek bu hayvanı istemişti.
Arka ve ön partilerinde ki siyah tırnaklarını görünce gülümsemesi büyüdü. İyi kalite bir yavru almıştı.
Ne yazık bu çağ böyle bir hayvanı umursamıyor.
Kendi zamanında bu hayvanın yavruları yedinci derece manevi canavarlardan bile pahalıydı. Bazen öyle oluyor ki paran olduğu halde alamıyordun.
Beş şişe üçüncü derece kaliteli cevher tozunu ve elli bin sarı lir'i teslim etti.
Eilese aldıklarından memnun olarak kalan eşyaları alan yüzüğüne koydu.
"sana bakınca Kraliyet ailesiyle ticaret konusunda umudumu kesmemeliyim galiba."
Tedor hızla onayladı.
"O ucuz dolandırıcı kimse lütfen onu dikkate alma sadece adımızı lekeliyor"
Eilese kahkaha attı.
"Haklısın kraliyet ailesinin adını lekeleyen ucuz biri"
Yüzüğünden kağıdı çıkarıp Tedor'un ellerine verdi.
"Mana kaliten ve kapasiten kötü değil ancak daha iyi olabilir . Bir hafta boyunca bunun içinde banyo yap. Mümkünse ilk küvete girdiğinde yarım saat dayan bir hafta sonunda kuvvetin içinde bir saat kalabilecek duruma gelmelisin  Formül sana özel yazıldı. Başkasına verme geri tepebilir. Kendine saklamanı tavsiye ederim Gelecekte yoğun antrenman ve savaşlardan sonra dinlenmek için kullanmaya devam edebilirsin "
Sonya artık ezberlediği kelimeler üzerinde durmadı.
Tedor teşekkür ederek kibar bir şekilde ayrıldı eğer heyecanla titreyen elini girmeseydi Sonya onun tam anlamıyla Efendisinin verdikleri şeylerden etkilenmeyen sağlam iradeli biri olarak kabul ederdi.
Kapı kapanır kapanmaz Sonya'nın konuşmak isteyen bakışları ile karşılaştı.
Eilese göz kırpıp gülümsedi.
"Sözlerimi iyice öğrendiysen bundan sonra gelecek kişiyi sen ele alabilirsin."
Temizlik dışında İlk önemli görevi alan Sonya parlayan gözlerle neşeli bir şekilde kafesi odada uygun bir yere yerleştirmeye gitti.

***

Luce bir kez daha küçük kardeşinden mektup aldı. Bu sefer yanında iki büyük kargo dahili. Simya odasında ki öğrenciler Luce'un başına toplandı.
"Yine en küçük kız kardeşinden mi?"
Luce saklamadan onayladı. Gözlerinde sıcak bir nezaket izi vardı.
"Seni çok seviyor olmalı şu hediyelere ve sık gelen mektuplara bakılırsa"
Sözler Luce'un kalbine ince bir sızı bıraktı. Geçmiş yıllarda küçük kız kardeşini umursamadığı için içinde bir pişmanlık vardı.
"Ne yazmış?"
Soruyu soran Zayıf uzun  arkaşını iterek Şişman öğrenci  Luce'un yanına geldi.
"Ne gönderdi. Sana daha önce efsanevi kazanı verdi bu sefer de iyi bir şey olmalı"
Hepsinin gözlerinde ki merakı görünce Luce ister istemez gerildi. Sonuçta kız kardeşi ile her seferinde güzel hediyeler gönderdiği için ilgilenmiyordu. Zeki ve cana yakın bir kızdı. Yaşam doluydu.
Usta simyacı Vulpa tam bu sırada Luce'un imdadına yetişti.
"Ne diye toplanıyorsunuz? Hepinizin boş vakti olduğuna göre simya deneyiniz bittiğini düşünmeli miyim?
Kuş sürüsü gibi dağılan öğrenciler ardında Usta simyacı ve Luce'u bıraktı.
Luce'un yüzünde şükran ifadesi vardı.
Ağzına gelen teşekkür sözcüklerini Ustanın sözlerini duyunca yutmak zorunda kaldı.
"Beni meraktan öldürecek misin velet aç bakalım ne göndermiş?"
Luce 'un yüzünde ki şükran ifadesi bir serap gibi kayboldu.
İlk başta küçük olan kutuyu açtı.
"Bu.. Oh ruhlar aşkına!"
Heyecanla büyük simya şişelerin kapağını açıp kokladı. Ardından avucuna biraz döktü.
"üçüncü derece kaliteli simya tozu!"
Binlerce sarı lir değerindeydi.
Parlak gözleri siyah örtü ile örtünen diğer kutuya kaydı.
Luce çaresiz bir şekilde örtüyü kaldırdı.
Bu sefer simyacı kıkırdamakla yetindi.
"Neyse ki şişeler oldukça ise yarar. Sonuçta kızlar sevimli şeylere bayılır"
Cevher hırsızı yavrusuna bakarken elinde ki bir şişeyi cübbesine koydu.
"Benim için kız kardeşine teşekkür et."
Sözlerini ardından bırakarak uzaklaşan yaşlı adamın cepciliği Luce için yeni bir dünya görüşü oldu.
Yani üstadı bile hırsızlık yapardı. Hemde kendi öğrencisinden çalacak kadar utanmaz bir şekilde.
Luce iç çekerek en çok merak ettiği mektubu açtı.
Satırlar kısa ve öz bir şekilde gönderdiği hayvanla sözleşme yapması gerektiğini belirtip cevher hırsızı hakkında bilgi barındırıyordu. Manevi bitkileri bulma yeteneği hakkında olanları okuduğunda Luce bile heyecanlanmadan edemedi.
Gerçekten kız kardeşi her zaman ona en değerli şeyleri sunardı.
Tekrar tekrar iç çekmeden edemedi.
Bu bilgiyi sır olarak tutmak için değer verdiği mektubu yakarak yok etmek zorunda kaldı.

KADİM CADI (Revize edilip düzenleniyor.)Where stories live. Discover now