KADİM CADI 4

4.3K 451 3
                                    

Oslo bayan kelimesi ile irkildi. Bir erkek görünümünde olduğuna emin olmasa büyünün etkisiz kaldığını düşünürdü. Garip bakışları araştırmak istercesine kızın yüzünü taradı.

"Çözelti dışında ay ışığı bitkisi aslan ağızı ve siren'in göz yaşı bu üç bitkiyi istiyorum. Eğer eliniz de mevcutsa bana alan yüzüğü bulmalısınız. Ödemenin geri kalanı lir olarak yüzüğe koyabilirsiniz. Anlaşma için malzemeler hazırlandığında size düzeneği çizeceğim"

Oslo başını salladı.
"Hayır orijinal parşomenti istiyorum."
Eilese ellerini iki yana açıp omuz silkti.
"Bunun başka birinin eline geçmesindense yok olmasını tercih ettim. Düzeneği ezberledikten sonra yaktım. Üzgünüm istesem de orijinali çıkaramam."

Oslo tüm konuşma boyunca yönlendirildiğini fark etti.
Oturma biçimini düzeltti. Henüz ağzını açamadan kapı açıldı. Yüzünün yarısını kapatan Tilki maskeli kızıl saçlı adam içeri girdi.

"Oslo bu görüşmeyi bana devret"
Daha sonra ilginç müşterisine döndü.
"Üzerinizde herhangi bir yanılsama büyüsü göremiyorum buraya bir önlem almadan mı geldiniz Leydi Bretia?"
Eilese ince tehtite güldü.
"Siz de bilmelisiniz ki bilgi tüccarı olarak iyi deniz müşteri kimliğini gizleyemez değil mi bayan Oslo?"
Oslo garip bir öksürük bıraktı.
"Ben erkeğim"
Eilese ilk defa alay dışında bir gülümseme gösterdi.
"O halde bir erkek için oldukça güzel olduğunuzu söylemeliyim"
Yerinden kalkıp Yale'ye yöneldi.
"İs yapmak mümkün olmadığına göre beni ve yardımcımı mazur görmenizi rica edeceğim. İsim oldukça yoğun."
Gitme kararı rol değildi. Eilese gerçekten uğraşmak istemedi. Başka bir bilgi odasını bulmak zor olsa da burada kaybettiği vakitten daha iyi olduğunu düşündü.
" Bekleyin! "
Tilki maskeli adam hızla araya girdi.
" Adım Opir sizinle anlaşma yapacağım ancak bize bu düzeneği başkalarına satmayacağınıza söz vermelisiniz. Sizden başka biri biliyor mu?"
Küçük kız başını terettüt etmeden iki yana salladı. Sonuçta kendi oluşturduğu bir düzenekti. Başkası oluşturmuş olsa da onunkinden farklı olacaktır.
Eilese'in ezberlediğini düşününce "Sizin dışınızda başkası kullanmaz" olarak yeni bir kural getirdi.
Eilese işin hızlanmasından memnun olarak başı ile onayladı. Kalktığı koltuğa geri oturdu.
"Yardımcım uyanmadan halledelim o zaman"
Sarı parşoment kağıdına şart ve koşullar yazıldı.
Kanlar damlatıldı.
Mor küçük taşı olan gümüş yüzüğün eline ulaşması yarım saat aldı.
Bitkiler çözelti dışında beş bin lir vardı.
"Bitkiler toplamda yedi bin lir ediyor. Çözelti ve yüzük on bin lir. Toplamda ödeme eşyalarla birlikte yirmi iki lir olarak sağlandı. Düzeneğin çizili olduğu parşoment hızla koruma büyükleri ve mühürlerle kaldırıldı.
" Bununla herhangi bir ihtiyacınız olursa bizi hızla bulabilirsiniz sevgili müşteri"
Siyah örümcek biçimli yüzük Bretia'nın önüne uçtu.
"Vip müşterilere hizmetimizi sağlayacağız memnun kalacağınıza eminim"
Eilese Opir'in is adamı tavrına baktı.
Gerçekten dokuz yaşında bir çocuk görünümüne rağmen onu dikkate alması işinin ehli olduğunu gösterir.
Hisleri sağlam.
Elise veda ettikten sonra Yale ile kapının önüne transfer edildi.
"Ah ne oldu? En genç leydim burası güvenli değil! Neden yerde yatıyorum?"
Eilese Yale'yi umursamadan tabelayı gösterdi.
"Başını çarptın"
"Ah öyle mi?"
Rüzgarda sallanan örümcek resimli tahta tabelaya bakarken utançla başını ovdu.
"Haklısın geri dönelim sadece buraları merak etmiştim."
***
Onların gidişini pencereden izleyen tavşan maskeli adam maskesini çıkardı. Hızla görünümü genç bir kadına büründü. Düz göğüsünde iki iri top çıktı.
Kızıl saçları dalga dalga omuzuna döküldü. Lacivert gözleri ona benzer göz renginde olan tilki maskeli adama dikti.
"Abi neden ona Vip müşteriler için verilen yüzüğü verdin?"
Opir masanın arkasında ki yerine geçerken düşünceliydi.
"O normal bir çocuk değil"
Oslo kaşlarını çattı. Kanıdan memnun değildi.
"Sadece şansa parşoment bulmuş bir çocuk ona bu kadar ödeme yapmaya bile gerek yoktu."
Opir hoş bir kahkaha attı.
"Gerçekten öyle olduğunu mu düşünüyorsun? Tüm konuşma boyunca seni burun ucuyla idare etti. Hatta gelmeseydim korkarım anlaşma olmayacaktı. Üzerinde ki kılık değiştirme ilizyonu bile gördü."
Oslo kızın bayan Oslo diyen görünümünü hatırladı.
"Gerçekten nasıl tahmin etti? Dahası söylentiler onun asil kanının çok az olduğunu aptal utangaç ve sessiz olduğu yönünde fakat şimdi onu görünce..."
Opir bir şeylerin farkına varmış gibi başını salladı.
"Korkarım işler düşündüğümüz gibi değil. Dük ailesinde bile içerde kardeşler arasında savaşlar dönüyor olmalı. Uyumlu aile tablosu yüzeysel. Mühür çözeltisini kendisi için aldı. Valerec Dük'ün en büyük kızı Lisa bir Şifacı olması işleri daha da garipleştiriyor"
Oslo koltuğa kendini attı.
"Gerçekten! neden ablasından yardım almadı? Dük'ün en büyük kızı Lisa için iyi niyetli hoş görüldü olduğu söyleniyor"
Opir parlayan gözlerini pencereye dikti.
"Eğer mührü yapan ablası ise istememesi normal gerçektende leydi Lisa göründüğü kadar iyi biri mi?"
Oslo ürpererek kollarını kavuşturdu.
"Dediğin gibiyse bu korkunç(!)"
Opir masaya parmağı ile ritim tuttu.
"Muhbirlerimize söyle Valerec Düklüğü hakkında bilgi toplasınlar. Gelecekte oldukça işimize yarıyacak gibi görünüyor. Ve en küçük leydi Bretia ona özellikle dikkat edilsin"

KADİM CADI (Revize edilip düzenleniyor.)Where stories live. Discover now