KADİM CADI 50

2.4K 300 5
                                    

Eilese yemek istesede yiyebileceği bir şey gelmeyeceğine emin olarak küçük kulübenin içinde Yeki'nin eşyalarını saklayabileceği bir yer aradı.
Çok fazla sürmedi. Yeki'nin yatağının kenarında ki tahta bir içe çökük duruyordu.
Yerinden doğrulmak zor olsa da elinden geldiğince çaba göstererek kendi yatağından daha kalın ve temiz olan yatağın kenarına gitti.
Beklendiği gibi tahtanın altında bir kaç tatlı kuru hurma ve bakır paralar vardı.
Para ve hurmaların hepsini alıp sıkıca elbisesinin daha temiz olan iç kumaşına sıkıca sararak yatağa döndü.
İyileşmek için biraz da masum görünen sinsi kızı zorlamak için hasta rolüne uydu.
Yeki elinde küflü ekmekle döndü. Bunun bir kölenin yemeği olmadığına emin. Eğer efendiler kölelerin hastalıktan ölmesini istemiyorsa sert buğdaydanda olsa küflü olmayan bir ekmek verir.
"Üzgünüm Larina sadece bunu bulabildim"
Ekmeği Eilese'in eline tutuştururken aç bakışlar atmayı ihmal etmedi.
Bir de acınası mi davranıyor?
"Sende açsın bunu sen ye"
Eilese elinde ki ekmeği tekrar Yeki'ye verdi.
"Hayır hayır sen yaralısın ben sabah biraz yedim dayanabilirim. Hiç bir şey yemedin değil mi ye lütfen"
Larina itiraz istemeyen bir ifade ile reddetti.
"O halde ikimiz de bölüşeceğiz."
Ekmeğin en küflü tarafını bölüp Yeki'ye verdi.
"Ye"
Bundan bir kaçış olmayacağını anlayınca kız izlemekten vazgeçip sıradan bir bahane uydurdu.
"Zamanım yok efendi benden su istedi. Sen yemeği ye ben akşam geleceğim"
Hızla odayı terk etti. Sanki bir saniye daha kalsa ekmeği yemek zorunda kalacak gibiydi.
"Bunu bana yedirmeye üstelik izleyip zevk almaya mı çalışıyorsun?"
Eilese'in gözleri yaşına uygun olmayan tehlikeli bir parıltı yaydı.
Bu bedenle daha önce ne yapmış olursa olsun şuan o vardı. Bu yüzden bundan sonra yapılan şeyler için elbette kin tutma hakkına sahipti.
Bedenin önceki şikayetleri ve hakları için çabalamayacak ancak kendi hakkı konusunda....
Kimse onu küçük düşürerek mutlu yaşayamaz!

Ekmeği kenara koydu.
Yalpalayarak kulübeden çıktı.
Burada daha fazla kalmanın anlamı yoktu.
Adımları ne kadar küçük olsa da sonunda yabani mantarların bulunduğu bakımsız bahçeye gelebildi.
Mantar zehri için tedavi kendisinde saklı. Etrafında doğayı dengelemek adına mutlaka panzehir üreten bitki olmalı.
Eilese kuru hurmaları yiyip mantarları bulması yarım gününü aldı.
Kuru hurmalar karnını doyurmasa da şekerli tadı bedenin uzun süre tatmadığı tokluk hissini tattı.
Turuncu şapkaları olan beyaz saplı mantarlar anısına yediği mantarlarla aynıydı. Normalde sağlıklı bir vücut zehirlenmesi mümkün değil. Ancak Eilese'in bulunduğu gibi bakımsız küçük bir çocuk kolaylıkla zehirlenebilir.
Mantarin çevresinde beyaz baloncuk çiçekleri olan yeşil saplı bitki daha önce karşılaşmadığı bir bitkiydi.
En fazla daha da zehirlenebilir. Mantarların etrafında farklı görünüşte yedi bitkiyi bir araya getirerek yemeye başladı.
İçlerinden bazıları zehirli olsa da bazıları panzehir etkisi görecektir.
Düşündüğü gibi de oldu

Zehirli bitki yediniz zehirlediniz. +1
Zehirli bitki yediniz zehirlediniz +1
Panzehir yediniz.-1
Zehirli bitki yediniz +1
Panzehir yediniz. - 1
Panzehir yediniz.-1

Garip çiçeksi bitkiyi gözüne kestirdi.
Tüm yedikleri birbirini nötrlediyse mantar için gerekli panzehir bu olmalı.

"Ne yapıyorsun?"
Uzun boylu yakışıklı görünümlü adamı gördüğünde anılarında daha önce karşılaşmadığından emindi. Yanlış bir şey söylememek adına sessiz kalıp Üzerinde ki pahalı kıyafetlere baktı.
"onlar zehirli olabilir. Açsan yemek işte neden bunları yiyorsun?"
Eilese adamın Alnında ki kırışıklığı görünce endişesini sahte olmadığını söyleyebilir durumdaydı. Ancak cevap vermektense sarı çiçeksi bitkiyi ağızına atıp yedi.
"Sen dur o zehirli!"

Panzehir tükettiniz.
Mantar zehri tedavi edildi.
Görev tamamlandı.
Ödüller : +1 yetenek puanı - temel bitki bilgisi
Temel bitki bilgisi aktarılıyor onayla/ reddet
Reddetmediğiniz sürece on saniye içinde otomatikman onaylanacak.
On
...
Sekiz
...

"Biliyorum"
Sakin bir şekilde cevaplayan çocuğu görünce adam daha da şaşırdı.
"Ölmek mi istiyorsun?"
Bu yaşta ki çocuklar intaar etme düşüncesine sahip olabilir miydi?
Adam ilk tepki ve endişesini unutmuş gibiydi. Eilese'in sakinliği ona da sıçradı.
"Hayır yaşamak için yedim"
Eilese'in cevabı onu daha da karıştırdı.
"Yaşamak için mi?"
Eilese onu onayladı. Parmakları mantarı işaret etti.
"O mantarlardan biri bana yedirdi. Bir çocuk için zehirli. Kendimi tedavi etmek için yedim"
Bu sefer adam şen bir kahkaha attı.
"Bu bitkilerin ne olduğunu biliyor musun ki kendini tedavi ediyorsun?"
Eilese daha önce ki yediği tüm bitkileri çıkarırken içten içe rahatladı.
Neyse ki hepsi temel bitki grubuna dahil.
"Bu Yeşil ot Bahar çimi zehirli değil ancak mavimsi çiçeği olan yalancı kır çiçeğinin panzehiri. Tadı acıdır. Bu elimde kimlerin hepsi zayıf zehirli ve panzehri mevcut. Son yediğim sarı kız çiçeği mantar şehrinde tedavi olarak kullanılan zehirli bir çiçek. Eğer kızıl mantar zerinden muzdarip olmadan yersen zehirlenirsin. "
Bu sefer adam gülmedi. Siyah gözlerinde ilgi vardı.
" Sen bu evin kölesi misin? "
Eilese ne reddetti ne onayladı.
Köle olduğu söylense de Kendimi köle gibi görmüyordu.
Bir Kadim Cadı olarak bunu kabul edemez buldu.
Karar verdiği masum role uygun olarak Yeki'den aldığı bakır paraları çıkardı.
"Kendimi satın almak için para biriktiriyorum"
Ancak kendi kendisinin bir kölesi olabilir. Evet bu beden ona ait olduğu için sahip olduğu bedeni de satın alabilir. Çarpık düşünce yapısı kendini daha iyi hissettirdi.
Ancak yakışıklı adam için bu durum sadece komikti. Gülmeye devam ederek gitti.
Eilese'in masum rol oynayarak adam tarafından sempati kazanma planı böylelikle basarızlıkla sonuçlandı.
Bu dünyanın insanları beklediğinden daha acımasız çıkmıştı.

KADİM CADI (Revize edilip düzenleniyor.)Where stories live. Discover now