30

9.3K 726 269
                                    

oh bee instada konusunca rahatladim ben bi... benim konusmam lazim arada böle

birde bana mesajlar gelmis hepsi istek bölümüne düsmüs yeni fark ettim LAMSLSMALS özür dilerieim asklarım

neyse nerde kalmistik

Annem, babam ve kardeşim tam olarak Muharremlerin oturma odasında oturmuştuk. Muharrem ve annesi karşımızda oturmuş önümüzde soğuyan çaylarımızı umursamadan bakışıyorduk.

Muharrem'in çok ısrar etmesi üzerine evlerine gelmiştik. İstediğiniz kadar kalabilirsiniz hiç sıkıntı etmeyiz demişti. Annesi biz doğuluyuz bizde misafir asla yük olarak görülmez demiş babamları ikna etmişti.

Annem ve babam Muharrem için yıllardır düşündükleri ve söyledikleri için pişmanlık sessizliği gibiydi.

Tolga okul sonrası yanımıza gelmiş akşama kadar yanımda durmuştuç Biraz daha toparlanmış hissediyordum.

Muharrem'in annesi Aynur "Ben sizin yataklarınızı hazır edeyim. Yorgunsunuzdur." Dediğinde annemde beraberinde kalktı. Annem mahalleden kimseyle konuşmazdı. Bu yangın sonrasında herkesle tanışmış olmuştu...

Muharrem de ayağa kalkıp "Serhat koş abiciğim." dedi elini uzatırken Serhat koltuktan kendisini süründürerek indi hemen koştu Muharrem'e. Kardeşim benden çok seviyor artık Muharrem'i...

Muharrem başıyla odanın dışını gösterdi. "Hadi sende uyu artık. Yarın okul var." dedi babamdan önce. Babam başını kaldırıp Muharrem'e baktı sakince. Rol çalması sinirini bozmuş gibi nefesini geri verip çay bardaklarına geri döndü.

Olduğundan fazla sessizdi. Geldiğinden beri tek kelime etmemişti. Sadece dalıp dalıp düşünüyordu.

Ayağa kalkıp odaya yürüyen ikiliye yetiştim. Muharrem'in boşta olan koluna sarılıp Serhat'a "Muharrem benim.'' dedim. Amacım kıskandırmaktı.

Odaya girdiğimizda Serhat kaşlarını çatarak bana baktı ve Muharrem'in elini bırakmadan beni ittirmeye çalıştı. "Yaa! Bırak. Benim!" dedi.

Gülerek bu sefer beline sarılıp başımı göğsüne yasladım. "Hayır, benim. Bak beni daha çok seviyor." dedim kahkahalarla.

Serhat dolu gözleriyle bacağıma sarılıp dişlerini geçirdi. Canım yandığı için Muharrem'den ayrılıp kardeşimi ittirdim. "Ağh! Vefasız. Ulan ben senin abinim." dedim yatağa doğru ilerledim. Topallayarak... drama prensiyim.

Muharrem "El kadar bebeyle tartışıyorsun." dedi ve sabah dizdiği yorganları çıkartıp yere koydu. "Annemle babam nereds uyuyacaklar?" dedim sanki kendi yatağımmış gibi yayılırken "İçeride küçük boş bir oda var. Annem oraya bir yatak hazırlar merak etme sen." Dedi ve yer yatağı hazırlamaya başladı. Bende şu sıralar alışkanlık ettiğim şeyi yapıp götünü izlemeye başladım.

Serhat ne ayak derseniz; 10 dakika önce uyumak için ayaklandığımızda ben Muharrem ile uyuyacağım diyerek cingar çıkartmıştı. Belki durulur diye oturup bekledik ama olmayınca Muharrem, Serhat'ı da çağırmıştı.

Muharrem aniden bana doğru dönünce bakışlarım poposundan 'şey'ine takıldı. Önünde kabarık duran sikine bakıp dudağımı büktüm. Oha!

Muharrem öksürünce gözlerimi kapatıp geri açtım ve başımı kaldırdım "Sarkan?"  

"He?"

"Serhat ile uyursun sen. Ben yine yerde yatacağım." Dediğinde itiraz etmedim bu sefer. Etsem de bir siki yaramıyordu.

Serhat yatağa tırmanınca onu kollarından tutup yatağa yatırdım. Kendim de yorganın altına girince Muharrem ışığı kapatıp yatağına geçti.

"İyi geceler." Diye mırıldandım.

"İyi geceler..." Biraz bekledi ve "Gülüm." dedi sessizce. Gülümsedim, karanlıkta görmezdi.

♡♡

Yüzüme yediğim tokatla yerimde sıçradım. "Hay sikeyim!"

"Serkan?"

Kafamı sağa çevirip Muharrem'e baktım. Elimi gözümğn üstüne koydum. Sola dönüp Serhat'a baktım. Deli olduğu  gibi deli de yatıyordu biricik kardeşim.

"Noldu?"

"Önemli bir şey yok. Serhat deli uyur. Kolu çarptı gözüme." dedim.

Tek kişilik yatakta anca bu kadardı.

Muharrem yatağından kalkıp önüme geldiğinde "Kalk bakayım bir." dedi.

Yorganı üzerimden itekleyip doğruldum. Muharrem eliyle çenemi hafif kaldırıp gözüme baktı.

Açık kahve gözleri sokaktan gelen ışıkla parlıyordu. "Buz koysak mı acaba?"

Başımı geriye çekip güldüm. "Yok artık daha neler."

Muharrem derin bir nefes alıp verdi. Havada kalan elini yanına indirip ayak ucuma oturdu. Gözlerime derin derin bakarken başımı salladım. "Ne oldu niye öyle bakıyorsun?"

"Hâlâ anlamadın mı?" dedi yorgunca. "Neyi?"

"Sana değer verdiğimi. Ayağına taş değse kederimden öleceğimden haberin yok mu?"

iyi geceler gençler

KEKO BEY -GAYWhere stories live. Discover now