31

9K 662 263
                                    

"Oldu o zaman. İyi geceler." Diyerek başımı yastığa koydum. Uyu Serkan, uyu oğlum.

Ulan Tolga, ulan bir kez de yanıl be!

"Ne? Ne iyi geceleri? Serkan?"

Horlarsam çok mu mübalağa etmiş olurdum?

Bence hayır.

Burnumdan derin bir nefes alıp horlama taklidi yaptığımda Muharrem güldü. Ama öyle bir gülme değildi bu.

Bu; eğer bu saçmalığa devam edersen seni sikebilirim gülmesiydi.

Korktum yani bir tık.

Başımı yastıktan kaldırıp Muharrem'e baktım. Hâlâ oturduğu yerde durmuş beni izliyordu.

"Elimde olsa senin gibi salağı sevmezdim der gibi bakmayı keser misin?" Sitemle söylenerek yerimden geri kalktım. Bir şey değil Serhat'ı uyandıracaktık.

Muharrem "Elimde olsa da olmasa da seni severdim." dediğinde gülümsedim.

Romantikmiş bu kız.

"Benimle çıkar mısın?" Dedim direkt. Dümdüz evet. Yaptım arkadaşlar 2000'lerden fırlama bir genç gibi.

Muharrem bir şey demek için ağzını açtı fakat bir şey demedi. Haliyle ağzı da açık kaldı. Sanırım şaşırıyordu şu an.

"Şimdi çıkma teklifi mi kaldı ya?! Triplerine mi gireceksin Mağrem? Biraz senin çağına uyum sağlıyayım dedim ilk adımı attım işte." Şaka ilk adımı o atmıştı.

Muharrem gülerek ayağa kalktı. "Evet mi diyeyim?"

"Yani tabi sana kalmış." Dedim ellerimi önümde bağlayıp yalandan başımı eğerek. Bir küçük Emrah iki ben. bu hayattaki en masum insanlardık...

"Kalk ayağa." Dediğinde yorganı bacaklarımdan kurtarıp ayağa kalktım. Kolumdan tutup beni kendisine çekti hızla. Başımın arasına bir öpücük kondurduğunda kıkırdadım.

Acaba rüyada mıydım? Nasıl böyle hızlı ve yadırgamadan ilerliyorduk?

"Gülüm benim."

Kolları arasında başım göğsüne yaslı dururken "Mağrem." Dedim. Sesim boğuk çıkmıştı.

"Söyle gülüm. Hatta söyleme emret."

UuUuuu

Ergenlik hormonlarım birazdan halaya girişip malum bölgeme doğru harekete geçecekti.

"Rüyada mıyım?"

"Rüyanda benimle sevgili olur muydun?"

"Bilmem var böyle bir ihtimal."

Tekrar güldü. Sarılışımızı kesip bakışlarımızı birleştirdi bu sefer. "Rüya olmasını ister miydin?"

Başımı hipnoz olmuş gibi sağa sola salladım ağır ağır. "Yooo."

"Güzel." Dedi. Aniden romantik erkekten ne ara sert erkek moduna geçmişti. (Artık ağır abi demiyorum)

Başını sallayıp uzaklaştı. Ellerini ilk önce yanaklarıma ardından omzuma yerleştirip gülümsedi. "Resmen çıkma teklifi ettin la." dedi şakaya vurarak.

"Kırk yıl daha düşünsem bunun olacapını düşünmezdim." Dedi. Kırk yıl deyince aniden aklıma düşen hatırayla gözlerimi belerttim. "Mağrem!?"

Muharrem yüzümdeki değişimi fark ederek gülen yüzü düştü benim gibi ciddileşti. "Efendim?"

"Senin o seneler süren aşkın, bu aşkın mıydı yani?" dedim hayretle.

"Evet?"

"Oha lan!" Ses tonumu ayarlayamamıştım. Kör olsun ergenlik. Allah'tan tiz çıkmamıştı.

Ulan bazen kafamı yastığa koyduğumda birileri de bana aşık mıdır diye düşünüyor sonra kim benim sümüklü yüzüme bakar diyip götümü devirerek uyuyordum.

VARMIŞ!

Bim bam bom çatlayın dostlar benim de artık bir sevgilim var.

Serhat'ın sesini duyduğumda arkama döndüm. "Muharrem?" demişti. Aga be... daha düne kadar peşimden ayrılmayan bebeye bak.

"Hayırsız." diyerek söylendim kendi kendime.

"Neden uyanıksınız?" dedi başını yastıktan kaldırırken aceleyle yanına gittim. "Uyanma Serhat. Uyanık değiliz. Rüya görüyorsun. Hadi geri yat." diyerek yastığa başını geri koydum. Muharrem'e elimle aşağıya geri yatmasını işaret edip dudaklarımı oynattım "Yat aşağı. Yat!"

Serhat'ın üstünü örtüp kafamı yastığa koydum. Şimdi sırtım Muharrem'e döndüktü, umarım götümü izlemiyordur.

Serhat çingenesi uyanırsa asla uyumayacağı içindi bu telaşım asla Muharrem den kaçmıyordum

BİTTİ BEN DERSE DEVAM EDİYORUM BAY

KEKO BEY -GAYWhere stories live. Discover now