47

6.1K 487 96
                                    

bugün 3.5 senedir hiç görüşemediğim bir arkadaşımla buluştum.... hayatımda olup bitenleri anlattıkça tekrar ağlayasım geldi. ona yazmıyorum diye kızıyordu, oturduk sarıldık saatlerce konustuk. Bunca sene içinde sanırım beni anladığını düşündüğüm ve açık açık konuştuğum tek insan oldu. Zamanında aynı odada uyuduğum yeri geldiğinde aynı yatakta uyuduğum o arkadasim... araya giren zamanlar, depresyonla mücadelem, içime kapanışım vs vs hiçbirini umursamadan eskisi gibi oturup konuştuk. Aynı samimiyet :) İlk tanistigimizda deli gibi kavga ettiğim o insanın şu an yeni hayatımda yeni düzenimde yanımda olduğunu görmek :')

3 hafta sonra

Üniversite sınavı sonuçları açıklanmıştı. Sıralamamı okuyamıyordum bile... Telefonumu kapatıp yataktan çıktım. Sabah sabah günüm güzelleşmişti gerçekten...

Temmuz ayına girmiştik ve ben hala bir işe girip çalışmıyordum.

Serhat dün gece Hirayla kalmıştı.

Muharrem ile görüşmüyorduk. Mahalle aralarında denk bile gelmiyorduk. Gerçekten bitmişti.

Kahvaltıyı siktir edip dışarıya çıktım.

Boş boş gezecektim. Elbet bir sokak arasında denk gelecektik.

Çok özlemiştim.

Sesini, gözlerini, dokunuşunu, beni sevişini.... çok özlemiştim.

Gülüm.

Yolda gördüğüm bir güle saatlerce ağlamıştım.

Şu sıralar yemek bile yiyesim gelmiyordu. İlk günlerde takmamış eski düzenime devam etmiştim ama olmuyordu.

İçimde bir eksik vardı ve asla dolmuyordu.

Yürümek, koşmak, yemek yemek, sokaklarda yürümek, kitap okumak, film izlemek... hiçbir şey düşünmeden almıyordu beni.

Nasıl olduğunu merak ediyordum.

Gün içerisinde bu kadar aklıma gelmezdi. Ne yaptığını düşünmezdim mesela.

Dün dolabımdan pijama alırken bana verdiği eşofman takımını gördüğüm için bile ağlamıştım.

Şimdilerde daha iyi anlıyordum düşündüklerini, bana bakarken gözlerindeki titremeyi, konuşurken sessiz sessiz beni dinlemesini.

Keşke bende oturup onu dinleseydim, daha fazla izleseydim yüzünü. Çünkü yavaş yavaş unutuyordum.

Serhat'ı almaya gidecek yüzüm yoktu ama sokakta karşılaşmaya cesaretim vardı.

Bir yanım halâ çok abarttığını düşünse de bir yanım onu çok özlüyor hareketlerini anlamdırmaya başlıyordu.

İkilemler içerisindeydim. Gururumu siktir edesim de vardı etmeyesim de vardı.

Sokağın başında Muhammed abinin sesini duyunca adımlarım yavaşladı, kalbim hızlandı. Heyecanla kasılan kemiklerimi umursamadan yavaş yavaş yürümeye duymamış gibi davranmaya çalıştım.

Sokağın başında Üçü yan yana dizilmiş yürülerken adım seslerinin kesildiğini duydum.

Başımı kaldırıp baktığımda Okan abi elinde çevirdiği zinciri eline dolamış, Muhammed abi ağzı açık bana bakıyordu. Muharrem'e bakmadan geri başımı eğdim ve yürümeye devam ettim.

Baksaydım bayılacak gibi hissediyordum. Çok heyecanlanmıştım. Hiç böyle hissetmemiştim.

Avuç içlerimin terlediğini hissettiğimde elimi pantolonuma sildim.

Sokak bittiğinde dönüp arkama baktım. Yollarına devam ediyorlardı.

Hiç arkasına bakmadan sokağın sonuna kadar yarıda kestikleri muhabbetlerine geri döndüler...

Önüme geri döndüğümde yutkundum. Gerçekten bitmiş miydi?

KEKO BEY -GAYHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin