30.BÖLÜM

4 1 0
                                    

- Bazı Yüzleşmeler -

Parmağınızdan akan bir damla kan canınızı yakmazdı

Oops! Questa immagine non segue le nostre linee guida sui contenuti. Per continuare la pubblicazione, provare a rimuoverlo o caricare un altro.

Parmağınızdan akan bir damla kan canınızı yakmazdı. Hissetmeyebilirdiniz bile. Karnızdan oluk oluk kan akarsa hissederdiniz tabii ki. Fakat bir yerden sonra yeniden hislerinizi kaybederdiniz ama sevdiğiniz bir insanın vücudundan kopup gelen kan çok farklıydı. Gözlerinizin önünden akıp giden o kırmızı sıvı sizin vücudunuzdan ayrılıyormuşçasına canınızı yakıyordu. Gözleriniz bu görüntüyü görmeye dayanamasa da sevdiğiniz insanın yüzünden bir saniye bile gözlerinizi çekemiyordunuz. Onu kaybetme korkusu kalbinizde bir yere yerleştiğinde kapalı gözleri size yetmiyordu. Görmek istediğiniz o irisler karanlıkla kaplı olduğunda sizde kendinizi karanlığın içinde kaybetmiş buluyordunuz.

Ambulans sesleri kulağımı doldurduğunda ancak kendime gelebilmiştim. Sağlık personelleri gelip beni Ceyhun'un yanından aldığında ayaklarımda ayağa kalkacak gücü bulmam biraz zor oldu. Fakat Ceyhun'u bir çırpıda sedyeye yerleştirip ambulansa bindirdiklerinde bir an için her şeyin çok hızlı geliştiğini hissettim. Onu, o halde ilk gördüğüm an her şey durmuştu fakat şimdi gözlerimin önünden kaybolup giden ambulansı izlemem için birkaç dakika yetmişti.

Ambulansa binmek istesemde Cerrah Amca araba ile onları takip edebileceğimizi söyleyerek beni arabaya bindirdi. Bir süre sonra en yakındaki hastaneye varmamız üzerine arabadan hızla inip hastanenin içine girdim. Danışmaya koşarak ilerlediğimde kadın bu halimi görerek biraz ürktü fakat daha sonra Ceyhun hakkında aldığım bilgiler ile ameliyathanede olduğunu öğrendim.

Cerrah Amca ile birlikte ameliyathanenin önüne geldiğimizde gözyaşlarımın yeniden akmaya başladığını fark ettim. Ellerimle akan yaşları silmek istediğimde bunda da başarılı olamamak sinirlerimin daha çok gerilmesine sebep oldu.

"Çisem..." Cerrah Amca'nın yatıştıran sesini duyduğumda ona doğru dönmek istemedim fakat omuzlarımdan tutup kollarını bana sardığında daha fazla dayanamadım. Cerrah Amca'nın göğsüne yasladığım başım yüzünden hıçkırıklarım boğuk çıkıyordu ve gözyaşlarım onun ceketini yaş içinde bırakıyordu. Bütün bunları umursayamayacak durumda olmamın sebebi içerideyken burada elimden hiçbir şey gelmemesi çok dokunuyordu.

Yaklaşık bir saat geçtiğinde koltuklara oturmuş kuruyan gözyaşlarım ile doktorun çıkıp bir şey demesini bekliyordum. Şu ana kadar öğrendiğimiz hiçbir şey yoktu çünkü ameliyathaneden hemşire bile çıkmamıştı.

"Çisem." Koridordan gelen sesle o tarafa doğru döndüğümde gözlerim Bade'nin ela gözleri ile buluştu. Yüzümü gördüğü an ifadesi daha çok hüzünlenmiş ve bana doğru hızla gelmişti. Ayağa kalkmamı beklemeden bana sarıldığında kollarımı zar zor kaldırarak boynuna sardım. Bade'nin kolları arasındayken başkalarınında geldiğini gördüm.

Çınar AğacıDove le storie prendono vita. Scoprilo ora