14.BÖLÜM

54 16 5
                                    

- Can Yakan Komplo -

   Önce ben sonra da Bade yutkundu. 30 derece, 60 derece, 90 derece, 160 derece veee... 180 derece döndüğümüzde karşımızda bir Egemen birde Cihan duruyordu. Bunlar gerçektende bizi mi takip ediyorlar? Bu kadarda tesadüf olamaz herhalde? Ama bu ikili şu an bize çok kötü bakıyorlar. Behnan Beyi takip etmemiz onları sinirlendirmişti. Haklılar mıydı? Yani biraz. Ama tam değil. Off... Bizde sinirlenelim o zaman. Sonuçta onlarda bizi takip ettiler.

   Bade'ye döndüğümde bir suç işlemişte annesine söylemeye korkan çocuklar gibi duruyordu. Bakışlarının nasıl olduklarını düşünün artık. O kadar korkutucu. Bende boynu bükük masumu oynuyorum. Ama ikisinden birisi bir şey söylerse direk pençelerimi çıkartırım. Dişe diş yani...

"Hanımlar biriniz takip etmek sizcede ayıp değil mi?" dedi bay çok bilmiş Egemen Akbulut. Ben şimdi gösteririm size. Bade tam ağzını açacakken onu susturup araya girdim.

"Ayıp tabii... Mesela biz Behnan Beyi takip ediyorduk sizde bizi takip ediyordunuz değil mi? Yani pes çocuklar. Ayıp üstüne ayıp." dedim onaylamazca. Bu sefer onlar masumca bakacak diyeceğimde onlar daha çok yalan söyleyecekmiş gibi dikleştiler. Ve yalanları hiç sevmeyen ben birazdan onlara ağzının payını verecekti.

"Ne alakası var. Biz Behnan Amcaya yardım etmeye geldik." hah şakacı çocuk. Ben bunu yer miyim Cihan? Ama lütfen Cihancığım daha üretken olmalısın.

"Hah." diye bir nida döküldü dudaklarımdan. "Yalanını sevsinler senin. Lütfen daha iyi yalanlar bul Cihan. Hiç iyi değilsin bu konuda. Ve başka bir konuda ben yalanları sevmem. Ve yalanları küçük-büyük, pembe-beyaz olarak ayırmam. Bundan sonra bunu bil öyle konuş benimle." dedim sinirli sinirli. Ya biz ne ara üste çıkmıştık. Tüylerini indir Çisem dize gelmiş gibi gözüküyorlar. Sakin kuzum.

"Biz babamı sizden önce yani yola çıktığından beridir takip ediyoruz. Onun benden bir şey sakladığını düşünüyorum. Ki onu burada gördüğünüzde sizde şüphelenmişsinizdir." biraz bekledi ve sonra aklına bir şey gelmiş gibi bana döndü. "Çisem seninle tanıştığımız gün hızla bir yere gidiyordum hatırlıyor musun?" başımı onaylar şekilde salladım. "Ben o gün bir fotoğrafı incelerken bir adam yanıma geldi ve bir şeyler geveledi. Söyledikleri beni şüpheye düşürdü. Bu yüzden onu takip etmeye başladım fakat kaçırdım. Babamın da bugün değişik bir telefon görüşmesine şahit olunca acaba bunlar bağlantılı olabilir mi diye düşünüp Cihan'ı da yanıma alıp takip etmeye başladım. Sizi görünce bu işe karışmanızı istemediğimiz den geldik. Yani sizi uyarmaya değil. Hem zaten babam da gözden kayboldu." dedi sıkıntıyla. Senin açık sözlülüğünü yerim çocuk. Yıllarca Cihan'a benzememek için direnmiş resmen. Benzemez de inşaallah. Bir dakika. Acaba şu Trabzon'da gördüğüm adamların bu konuyla bir ilgisi olabilir mi? Neden olamasın. Acaba bunu onlara söylemeli miyim? Ama Egemen'in kafası çok karışmış gözüküyor. Şimdi bende karıştırırsam daha kötü olacak. Aslında daha çok bu işin ucunun Egemen'e dokunmasından korkuyorum. Neden mi korkuyorum? Çünkü o benim arkadaşım ve onun başına bir şey gelmesini istemiyorum. Konuyu deşme benim güzel beynim.

   Yani anlayacağınız bu konudan uzak durması gerekiyor. Ama ben buna karar veremem işte yani önemsiz bir arkadaş olarak buna karar vermeye hakkım yok.

"Çisem hayırdır düşüncelere daldın." dedi yanımda duran Bade.

"Egemen'in dediklerini düşünüyordum." 'anladım' der gibi başını salladı ve konuyu fazla deşmedi.

Çınar AğacıWhere stories live. Discover now