Sekiz "Gece Geliyor"

Bölüm 19 *Acı*

Bölüm Şarkısı: Mehmet Erdem - Acıyı Sevmek Olur mu

Multimedya: Eva

Duru YALIN

Sınıftan çıkmış kitaplarımı koymak için dolabımın önüne gelmiştim.

"Hey." dedi Andrew yanıma gelip. "Nasılsın?"

"İyi. Sen?"

Gülümsedi. "İyi."

Dolabın kapağını açıp defterimi ve kitabımı dolaba attım ve kapattım. "Ben de bizimkilerin yanına gidiyorum, kantine. Gelsene."

Kafasını aşağı yukarı salladı.

Kantine geldiğimizde her zaman oturduğumuz yere oturduk. Jackson da artık bizimle birlikte oturuyordu ve Eva'yla şaşırılacak derecede iyi anlaşıyorlardı. Herkes birbiriyle selamlaştıktan bir kaç dakika sonra,

"Selam." diyerek yanımıza koca dudak Kylie gelmişti. Ona bakıp gözlerimi devirdim. Benimle birlikte diğer kızlarında aynısını yaptığına emindim.

"Selam." dedi Mina. Kafamı hızla ona çevirip tek kaşımı kaldırdım. Omuz silkti ve kafasını hafifçe sağa sola salladı. Ondan bakışlarımı çevirip Eva'ya baktım. O da dik dik Mina'ya bakıyordu.

"Selam." dedi Erdem o sırada.

"Hoşlanmıyor musunuz bu kızdan?" diye fısıldadı Andrew kulağıma yaklaşarak. Kafamı hafifçe onaylarcasına salladım. Gözüm Eren'e çarptığında dik dik bize baktığını görmüştüm.

"Nasılsınız?" diye sordu Kylie, kimse takmadığı halde. "Beni geldim diye keyfiniz kaçmış gibi."

"İyiyiz." dedi Erdem gülümseyerek. "Olur mu öyle şey, neden keyfimiz kaçsın?"

"Kendi adına konuş." dedi Arsel buz gibi ses tonuyla. Gülmemek için dudaklarımı birbirine bastırdım. Şuan gülünecek zaman değil Duru. Dünden beri bir sorun vardı bu grubun arasında. Birbirlerine dik dik bakmalar, laf sokmalar falan. Bir sorun vardı. Kesinlikle bir sorun vardı.

Eva SEÇKİN

Kylie kezosu masamıza oturunca daha fazla dayanamayıp kendime buz gibi limonata aldıktan sonra, Henry'nin oturduğu masaya gitmeye karar verdim. Onun yanında da okula geldiğim günden beri bana yılışan Aris olsa da Kylie'den iyiydi. Katlanabilirdim.

"Selam Eva!" Kaşarların is the bayrak taşıyanı. Clara!

Gözlerimi devirip ona baktım ve sırıttım. "Selam Clara! Acaba bugün ne sebepten ötürü benden dayak yiyeceksin?!"

Abartıyla sırıttı ve benim arkama doğru baktı. "Gördün mü bebeğim?" arkama baktım. Kylie ve Erdem kahkahalar eşliğinde sohbet ediyorlardı.

Başımı ona çevirdim ve umursamıyormuş gibi yaptım. "Ne söyleyeceksen söyle. Ya da ben seni neden dinliyorum ya?!" deyip iki adım attım.

"Erdem'i aslında senin elinden ben almayı isterdim." dedi mırıldanarak.

Yerimde durup ayak ucumda ona döndüm ve kaşlarımı çattım. "Ne diyorsun sen be?"

Omuz silkti. "Kylie'ye bu görevi verdim ama şimdi düşündüm de; seni şuan da kıskançlıktan delirten ben olmalıydım."

Yumruğumu sıktım ve ona yaklaştım. "Senin benimle derdin ne ha?"

Alt dudağını sarkıttı. "Bilmem. Hoşuma gidiyor."

"Bana bak, benimle uğraşma." diye fısıldadım. "Seni uğraştığına bir gün çok pişman edeceğim yoksa."

"Kylie ile baş edemedin mi yoksa? Kabul edelim çok güzel kız. Dudakları tüm erkeğin ilgisini çekiyor."