Sekiz "Gece Geliyor"

Bölüm 38 *Gece'nin Geçmişi*

İthaf Gece'ye hayran iki okuruma gelsin o zaman: mhbd123 ve neptunlu_kiz 

Bölüm Şarkısı: Manuş Baba- Geceler Kara Tren

Eva SEÇKİN

"Eva?" Başımı Erdem'e çevirdim. "Aaa, toparlanmışsın!" dedi ve sırıttı. "Ben de ağrı kesici getirmiştim."

Elindeki ilaç ve su olan tepsiye baktıktan sonra sertçe yutkunup gözlerimi Erdem'in gözlerine diktim.

"Eva? Neden öyle bakıyorsun?"

Kendime gelip gülümsemeye çalıştım. "Çorban iyileştirdi beni hemen."

"Ama yüzün bembeyaz?" diye sordu. "İyileştiğine emin misin, biraz daha yat istersen?"

Başımı hızla sağa sola salladım. "İyiyim ben iyiyim." Tek kaşını kaldırıp bakmaya devam ettiğinde bakışlarımı ondan çekip koltuktaki battaniyeyi toplamaya koyuldum. "Bana o kadar çok iyi baktın ki, iyileştim hemen."

"Eva."

Ona döndüm. "Mandalinanın o beyaz şeyleri de iyileştirmiş olabilir mi beni?"

"Eva!"

Battaniyeyi katlamaya devam ettim."Sen zaten demiştin çorbadan sonra meyve yersen çabucak iyileşirsin diye. Haklıymışsın, baksana iyileş-"

Bileğimden tutup ani hareketle beni kendine çevirdi. İki kaşımı birden kaldırıp kendimi biraz geriye doğru çektim. "Saçmalamayı kes ve bana ne olduğunu anlat."

Anlamazlıktan gelip gülümsemeye çalıştım. "Neyi? Bir şey olmadı ki."

Derin bir nefes verdi. "Eva, eğer sen bu kadar çok ve saçma konuşuyorsan, kesin bir şeyler olmuştur."

Ben de derin bir nefes verdim ve gözlerimi bileğimi tutan eline diktim. Elini çektiğinde, koltuğa oturdum. "Eve geldikleri zaman her şeyi öğreneceksin."

"Kötü bir şey mi var?"

Zil çaldığında hızla ayağı fırladım. "Aa, geldiler işte!" Bakışlarını hala üzerimde gezdirirken ikince kez zile bastıklarında kapıyı açmak için yanımdan ayrıldı.

Biraz sonra hepsi birden salona gelmişlerdi.

"Ne anlatacaksın bize?" dedi Mina. "Erdem, çişimi yapacağımı söylediğim halde beni yukarı yollamadı da."

Normal şartlar altında buna gülmem gerekiyordu ama ben gülemeyecek kadar sinirli ve kırgındım. Gözlerimi Duru ve Eren'e diktim. "Aslında.." Hepsine teker teker baktım. "Ben değil. Duru ve Eren'in bize söylemek istediği şeyler var." Duru sertçe yutkunup bakışlarını etrafta gezdirirken. "Duru?" diye sordum sakin olmaya çalışarak. "Bana söylemen gereken çok önemli bir şey yok mu?"

"Ne oluyor ya?" diye sordu Eylül.

"Onu bilmiyorum da benim heyecandan çişim kaçtı." dedi Mina.

Tek kaşımı kaldırıp onlara baktım. "Ne olduğunu Duru ve Eren çok iyi biliyorlar." Başımı hızla Eren'e çevirdim. "Değil mi Eren?"

"Bize de biri ne olduğunu anlatabilir mi?" diye sordu Arsel.

"Sen.." dedi Duru ve sertçe yutkundu. "Sen nereden öğrendin?"

İsterik bir şekilde güldüm. "Ne önemi var? Bunu ben sizden duymalıydım değil mi? Bunu bana söylemek zorundaydınız! Çünkü bu doğrudan beni ilgilendiren bir şey!"