Bölüm 37 *Arkadaş*

457 35 9
                                    

İthaf: fravkoktas

Multimedya: Duru,Eren, Eva ve Erdem

Duru YALIN

Kollarımdan kavrayıp beni onların olduğu tarafa doğru döndürdü. "Bak, onlara bir bak!" Erdem ve Eva arabadan inmiş, gülüşerek bir şeyler konuşuyorlardı. Arkamdan kulağıma doğru mırıldandı. "Eğer gerçeği söylersen, onların katili olursun."

"Ama.." Eren'e baktım. Tek kaşını kaldırarak bana bakıyordu.

"Duru! Eren! Ne bekliyorsunuz orada!" diye bağıran Eva'ya başımı çevirdim. "G-geliyoruz!"

Yerdeki suları aldım ve yanlarına gitmek için bir adım attım.

"Söylemeyeceksin değil mi?" diye fısıldadı.

Omzumun üstünden baktım. "Bilmiyorum." Eren'in bir şey söylemesine fırsat vermeden hızlı adımlarla Eva ve Erdem'in yanına geldim. Diğerleri arabadan inmemişti.

"Ben bagajı açayım." dedi Erdem arabanın arkasına dolanırken.

"Sen iyi misin?" diye mırıldandı Eva. "Yüzün bembeyaz olmuş."

Gülümsemeye çalışıp ona baktım. "İyiyim. Ne olacak ki?"

Kaşlarını hafife çattı. "İyi, sen öyle diyorsan.."

Suları bagaja koyup piknik alanına gitmek için yola koyulmuştuk. Yol boyunca sürekli, Brendan'ın Eva'yı aldatmadığını söylesem mi diye düşünmüştüm. Bir yandan Eren haklıydı ama diğer yandan Eva bunu bilmeyi hak ediyordu.

Sürekli Eva'ya bakıyor olacaktım ki, "Eva'ya bakmayı kes." diye fısıldadı Eren. "Çok belli ediyorsun." Kendime gelip, camdan dışarıyı izlemeye koyuldum. Bunu Eva'dan saklayamazdım. Ona söylemek zorundaydım. Hem zaten o artık Brendan'ı sevmiyordu, ona geri dönmezdi. Derin bir nefes verdim. Neden merak edip onları dinlemiştim ki sanki? Hep bu merakım başıma böyle işler açıyordu!

--

Piknik alanına geldiğimiz de arabadan inip oturabileceğimiz güzel bir yer aramaya koyulmuştuk. Ben hariç. Öylece etrafıma bakınıp, Eren nereye giderse peşinden gidiyordum.

Eren arkasını dönüp bana baktı. "Bunda bu kadar düşünülecek ne var? Söylemeyeceğiz, bitti."

Kaşlarımı çattım. "Eren neden anlamıyorsun? Bunu Eva'nın bilmesi gerekiyor!"

"Sesini yükseltme." dedi dişlerinin arasından ve etrafına bakındı. "Biri duyacak."

"Duysunlar!" diye fısıltıyla bağırdım. "Ben böyle bir şeyi ondan saklayamam. Söyleyeyim, kurtulayım."

"Söyle de Eva tekrar Brendan'la birlikte olsun değil mi?" dedi ve gözlerini bir yere çevirdi. Ben de onun baktığı yere baktım. Erdem arabadan eşyaları indiriyordu. "Erdem ne olacak sonra?"

Sertçe yutkundum. "Erdem'in Eva'yı sevdiğinden emin değiliz."

"Eminim." dedi hiç düşünmeden. "Sadece.. korkuyor. Eva'nın Brendan'ı tamamen unuttuğundan emin olmadığı için, korkuyor."

"Eva artık Brendan'a dönmez." dedim ve Eren'e baktım. "Eva, Erdem'i seviyor."

"O zaman neden hala birlikte değiller?" diye sordu. "Demek ki ikisi de bir şeylerden tam olarak emin değil." diye cevapladı sonra. "Eğer Eva bunu öğrenirse, kafası karışabilir."

"Ama Eva bunu önünde sonunda öğrenecek. Brendan söylemeyecek mi sanıyorsun? Ondan duyarsa daha çok kafası karışmaz mı?"

Dudaklarını birbirine bastırdı. "Doğru söylüyorsun. Bu benim hiç aklıma gelmemişti."

Sekiz "Gece Geliyor"Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin