Bölüm 15- Kötü Yalancı & Haksız Teklif

41.3K 1.3K 136
                                    

Bunu az önce çevirdim gaza gelip heycanlı yerde kalmış bir hafta beklemeyin diye ama bu çeviri bu hafta 3. çevirim oldu ve yoruldum o yüzden haftaya cuma görüşürüz ve lütfen yb yb yazıp durmayın cidden bu beni strese sokuyor sınav haftasındayım çoğunuz gibi ve zaten haftada bir kere yayınlıyorum. Anlayışınızını bekliyorum =))

Ayaklarıma bakıp ellerimi oynatmaya başladım ve normal bir insan gibi nefes almaya çalıştım. Bakışları beni yakıyordu, yavaşça kapımı kapattı ve küçük bir klik sesiyle kilitledi. Gözlerimi kapattım konuşmasını beklemeye başladım

Bir dakika sonra Harry Styles'ın etrafındayken gözlerimi kapatmanın gerçekten kötü bir fikir olduğunu anladım. Birincisi onun o fevkalade yüzünü göremiyordum ikincisi bu durumudan tamamen yararlanacaktı.

Yavaşça bakışlarımı onunkilerle buluşması için kaldırdım ama hemen vazgeçtim. Bana gözlerini kıstı ve başını bir tarafa eğdi ve bu omurgamdan aşağı bir sürü titremenin geçmesine sebep oldu. Parmaklarının saçlarının arasından geçmesini izledim ellerini tekrar yanlarına düşürmeden önce. Derin bir nefes bıraktı ve tekrar çenesini kastı.

"Neden buradasın?" diye sızlandım.

Bununla beraber uzun adımlarla masamın etrafında dolandı ve vücudunu kasten benimkine bastırdı ve beni duvara kadar yürümem için zorladı. Onun her zamanki losyonunun kokusunu alabiliyordum. Siya bir trençkot siyah bir tişört siyah bir skinny ve kahverengi botlar giymişti. Harry Styles'a benzemiyordu ama aynı zamanda en çok kendisi olduğu bir kombindi.

"Neden bana cevap vermedin?" diye homurdandı boynuma doğru. Sesinin tonu ve yaptığı yumuşak eylemler kendisiyle tamamen çelişiyordu.

Konuşmadan önce dudaklarımı yaladım. Ellerimden biri dikkatle karnında dinleniyordu. Parmaklarımın altında kaslarını hissedebiliyordum. "Çünkü istemedim."

"Saçmalık!" dedi resmen bağırmıştı ellerinin birini duvara vurdu. Sesinen dolayı korkmuştum ve sızlanmamı saklamaya çalıştım. Tekrar derin bir nefes aldı konuşmadan önce sesi daha alçak ve tırmalayıcıydı. "Bana cevap vermek istediğini biliyorum Norah."

"Çok değil." diye yalan söyledim.

"Çok kötü bir yalancısın." diye tısladı. "Şimdi benimle neden konuşmadığını söyle."

"Çünkü seninle çıkmak yada ona benzer bir şey yapmak istemiyorum. Seni Cara ile gördüm ve bu... Bu çokta benim istediğim türden bir şey değil. Bunu seninle yapmayacağım."

"Neyi yapmayacaksın?" gülüyor gibiydi bir adım geri attı. "Çıkmak? Cidden çıkacağımızı mı düşündün? Ne kadar saf bir şeysin sen öyle."

Bakışlarım yere düştü ve saçlarım yüzümü kapattı. Kollarımı göğsümde birleştirdim. "Hayır"

"Düşündün değil mi?"

"Bir önemi yok seninle hiç bir şey yapmak istemyorum."

"Yalan söylemeyi kes."

"Kendini beğenmiş bir piç olmayı kes." diye bağırdım. "Öylece içeri girebileceğini ve beni korkutup üzerimde güç uygulayarak başka bir buluşmaya çıkabileceğini mi sanıyorsun?  Hayır! Artık seninle hiç bir yere gelmeyeceğim. Sen kabasın, kontrol manyağısın ve ben neden seninle çıkmayı kabul ettim bilmiyorum."

Gözleri sertleşti ve bir kere daha yakınıma geldi. Vücudu üstümde yükseliyordu. Ellerini yüzümün iki tarafına koydu ve direk gözlerimin içine bakmaya başladı. Normal parlayan gözlerini, orman yeşilini koyu gölgeler kaplamıştı.

Suit and Tie (Harry Styles Çeviri Fanfiction)Where stories live. Discover now