Bölüm 52 - Sushi Çalmak&Kağıt Yığınları

14.6K 843 88
                                    

Parça parça yayınlıyorum kusura bakmayın ikinci kısmı yarın. 

Jace'in yüzü 3 saniye içinde, şaşırmış, karışmış, kesin bir şekilde dehşete düşmüştü. 

"Sen uyanıksın." dedi yavaşça sesi sakinlik derecesinden dolayı titremişti, elleri 2 Chainz'i sıkıca kavramıştı. "Hani, ben seni kaldırmadan önce kalkmışsın. Kendin uyanmışsın. İlk defa, bir kez bile" tökezledi ve gözleri kapandı "Erken kalkmamıştın."

Cevap olarak yastıklarımın ve örtüme daha çok sarındım. "Buna inanman bu kadar zor mu? Ayrıca sosyetenin bir üyesi olma yeteneğine eş değer mi? Sakın cevap verme buna."

"Hasta falan mısın?"

"Hayır." diyerek ofladım. "Harry'i aramak için ne kadar erkenin, erken olduğuna karar vermeye çalışıyordum."

"Neden? Geceyi onunla geçirmediğine pişman değil misin zaten? Harry öncesi, Liam sonrası korkunç anılara sahip değil misin? Umarım o gelir seni alır böylece sende doğum günü hakkında rüzgar gibi esen Louis Tomlinson'dan kurtulursun."

"Pişman değilim Jace. Düşünmeye ihtiyacım vardı, bilirsin. Onun aptal tatlı suratı konuşurken dikkatimi dağıtırken kafamı toparlayamıyorum.

"Ne kada oldu 12 saat 10 saat?  Düşünmek için kısa bir zaman değil mi?"

"Siktir git." dedim gülerek, ona bir yastık fırlattım bana suçlayıcı bir bakış attı ve kedimizi göğsüne daha çok bastırdı. "Bu çok saçmaydı Jace. Soru şu ki: Eğer Harry'i aramak için çok erkense ya da ben yeterince erken aramadığım için Harry'nin büyük olasılıkla yapacağı üzere ofise gelmesini önleyemezsem?"

Jace'in gözleri eğlence ile parladı. "Büyük ihtimalle seni Voguue ofisinde bekliyordur hemde ürkütücü olacak şekilde ama o asla ürkütücü olamaz çünkü çok muhteşem. Ofisimizin masasının üzerinde Versace takımı ile uzanıyordur ve Victoria'da bugün olacak olan çekim için onu model falan sanmıştır."

"Hiç yardımcı olmuyorsun."

"Yanlış" dedi odadan çıkarken dilini çıkardı. "Her sabah kıyafetlerini seçiyorum. Ara Harry'i ya da arama. Bilmiyorum, siz ikiniz sinirimi bozuyorsunuz."

Ona bir yastık daha fırlattım zayıf bir tepkiydi bu. "Biz mi sinir bozucuyuz? Sen ve Louis'in tatlı fırın kavgalarınız var, Louis'in cümlelerini  sahte bir ingiliz aksanı ile taklit ediyorsun. Bir kaç gün önce hanginizin daha iyi bir astronot olacağını tartışıyordunuz, tanrı aşkına!"

Jace kapı eşiğinden ters ters baktı, bakışları ölümcüldü. "Bilinsin diye söylüyorum." dedi. "Louis'den daha iyi bir astronot olurdum." Son  bir oflama ile duruma burnunu kırıştırdı ve odayı terk etti, kapıyı arkasından çarptı.

Giden ayak sesleri dışında hiç bir şey duyulmuyordu. Bir kaç saniye sonra, tahmin edebilirdiniz, Jace içeri girdi ve yüzünde 'ben hala kızgın davranmaya çalışıyorum o yüzden beni güldürecek bir şey söyleme' ifadesi vardı.

"Ara Harry'i." dedi kaşlarını çatarak. Kedimizi yere bıraktı ve onu işaret etti. "Moral için burada."

Kapı tekrar kapandı ve adım sesleri uzaklaştı. Ve doğal olarak onun Louis ile astronot meselesini tartıştıklarını duydum. İkisinden ve  baştan beri tapılası olan ilişkilerinden nefret ediyordum.

2 Chainz yatağımın üstüne atladı ve ayaklarımın üstüne kıvrıldı. Diğer yandan ben telefonumla bakışmaya yeniden başlamıştım ve kendimle tartışıyordum Harry'i aramak için çok mu erkendi ve ya değil miydi?

Suit and Tie (Harry Styles Çeviri Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin