Bölüm 18- Kırmızı Elbise & Gösterilen Odalar

41.2K 1.3K 151
                                    

Küçük bir açıklama: Gelen yorumlara bakarsak çoğu kişinin kafası karışmış.  Jace erkek, kız değil. Ama gay. Ayrıca bugün kendimi pek iyi hissetmiyorum ikinci bölümü çevirmeye çalışrım ama sanırım biraz yatıp dinlenmeye ihtiyacım var. Anlayışınızı bekliyorum =) İyi okumalar, iyi eğlenmeler.

-------

"İğrenç bir şaka olmalı." diye homurdandım sessizce, kız içeri girerken. Harry'nin eğlenen bakışları üzerimdeydi, büyük ihtimalle dediğimi duymuştu ama umrumda değildi. Kız kusursuzdu. Gelen aramayı duyduğumda ilk önce Cara olduğunu düşünmüştüm. Şimdi keşke o olsaydı diyorum.

Sarı, ipeksi saçları dalgalar halinde omuzlarından dökülüyordu ve arkasında bir şelale gibi görüntü oluşturuyordu. Benim normal kıyafetlerime bakarken yüzünden yargılayan bir sırıtma oluşmuştu. Tabii ki çok süper kırmızı bir elbise giyiyordu. Elbise kıvrımlarını gösteriyordu ve büyük ihtimalle yeni sezpn Dolce&Gabanna'ydı.

"Ben Claire," diye belirtti yüzünde aydınlık bir gülümseme ile sonunda, zarif elini sıkmam için uzattı, parmağında kocaman pırlanta bir yüzük vardı. Elini sıkarken kendime lanet okudum.

"Norah." diye yanıtladım. Claire dudaklarını büzdü ve Harry'e döndü.

"Bizi tanıştıracak mısın?" diye mırladı.

Derin bir nefes verdi ve konuşurken başını dikleştirdi. "Norah, bu benim iş arkadaşım Claire. Claire bu arkadaşım Norah."

"Tanıştığıma memnun oldum." diye cırladı tüm heycanıyla. "Ve dürüst olmak gerekirse Harry, benim kocam iş arkadaşın, ben değil."

Harry, onun kullandığı kelimeler karşısında çenesini sıktı ve tüm öfkesini gizlemeye çalıştım. Kız konuşurken Harry'e baktım, kesinlikle birlikte olmalıydılar. Ve kız evliydi. Onun iş arkadaşıyla.

"Bizde, sen 'teşrif' etmeden önce yemek yemek üzereydik." diuye bağırdı Harry iğneleyerek. Kolunu etrafıma doladı. Sırtımdan itti ve beni mutfağa doğru yürümeye zorladı.

Harry sandalyemi benim için çekti ve oturmama yardımc oldu, tökezleyerek oturdum. Claire sandalyesine bir manken edasıyla oturdu. Harry odadayken sinirimi gizlemeye çalıştım.

"Ee, Norah." dedi. "Harry ile nasıl tanıştın?"

"Uhm, onunla röportaj yapmam gerekti, çalıştığım dergi için."

"Hangi dergi?"

"Vogue."

"Oh," dedi ve sırıttı. Gözleri yargılayıcı bir bakışla beni süzüyordu. "O bir moda dergsi değil miydi?"

Nefesimi bıraktım ve gözlerimi kıstım. "Evet, evet öyle."

"Hm" dedi onun titiz sesiyle, ve konuşma sessizliğe dönüştü. Neyse ki Harry bir kaç dakika sonra elinde 3 tabak tavuk ve sebze ile geldi hepimizin önüne koydu ve oturdu.

Harry bana bakmaya başladı, bakışları ile kıpırdanmaya başladım ama sonra ne yaptığını anladım. Hızlıca yemeğimden bir ısırık aldım ve ona zayıf bir gülümseme verdim.

"İyi mi?" diye mırıldandı, masanın altından dizimi sıkıyordu.

Ona heyecanlı bir onay verdim. "Evet, çok güzel."

"Hep bunu yapar." dedi Claire gülerek. Harry ona döndü ve gözlerini kıstı kız onun bakışlarından korkmamıştı bile. Bunun yerine ona sürtük bir sırıyma yolladı ki büyük ihtimalle bunu gören erkekler dizlerinin üstüne çöküp merhamet diliyorlardı. Ama Harry sadece soğuk bir şekilde bakışlarını kesti ve bana döndü.

Suit and Tie (Harry Styles Çeviri Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin