Bölüm 45- Cevapsız Mesajlar & Ödünç Bere

28.3K 1.1K 418
                                    

Telefonum sürekli olarak titriyordu. Yatağımdan (Sürpriz bir şekilde uyuduğum) yuvarlanıp yerde sürünmeye başlayana kadar görmezden gelmeye çalıştım. Telefona ulaştığımda top gibi büzüldüm ve Iphone'umun kilidini açtım.

Şüphelendiğim gibi, tüm cevapsız aramlar Harry'dendi aralarda Louis gördüm ve bir tane de Liam. Geri kalan mesajların hepsi muhabbet etmekten hoşlandığım Perrie'dedni.  Ama en şaşırtıcı olan bir cevapsız arama annemdendi.

Tam annemi aramış telefonu kulağıma götürüyordum ki Harry'nin numarası ekranda belirdi. Kaşlarımı çatıp hoparlöre bastım ve biraz daha büzüldüm yattığım yerde hala uyku sersemiydim. "Alo?"

"Norah, tanrım lanet olsun, neden telefonuna bakmıyorsun?"

Sesi hattın diğer tarafından o kadar çılgın geliyordu ki beni hemen uyandırdı. "Her şey yolunda mı? Neler oluyor?"

"Hayır, hiç bir şey yolunda değik Norah. Dün plan b'yi yapmayı unuttuk."

"Siktir, aramanın tek sebebi buysa ben uykuya geri dönüyorum."

"Norah dalga mı geçiyorsun?" diyerek homurdandı. "Hemen doktora gitmeliyiz.James'i gönderiyorum hastanede buluşuruz. Birilerini tanıyorum ..."

"Hayır Harry-"

"Bizi hemen içeri alabilir ve--"

"Harry bir saniye çeneni kapar mısın?" diyerek tersledim onu. Hat sessiz kaldı ve gözlerimi devirdim. Ellerini saçlarına getirdiğini hayal ettim korkunç bir şekilde sevimli bulduğum gibi.. "Dün senden çıktıktan sonra gittim. O bok fazla pahalıydı."

Diğer taraftan rahatlama dolu bir nefes sesi yükseldi.. "Bu bir doğum kontrol muayenesiydi tartışmaya açık değil."

"Seninle tartışmayacaktım ama tamam." tırnaklarımı ısırdım yerden kalksam mı kalkmasam mı diye düşünüyordum. "Hey, şükran gününde buraya gelir misin? Herkes burada olacak ve gelmelisin ayrıca o şarabı getirmelisin."

"Şükran gününde çalışıyor olacağım."

Ekrana kaşlarımı çattım ve içimdeki ufak intikam duygusyla telefonu ittim daha sonra Harry'i  bizim ayaktakımı ile şükran gününe çağırmak için kavga etmekten daha kolay bir yol buldum. "Bilirsin, bir ton erkek olacak burada ve büyük ihtimalle çeşitli striptizciler, erkek olanlardan."

"Dediğin şeylerin tek kelimesine inanmadım. Toplantım var ve şükran gününe geleceğim. Bu akşam saat sekiz gibi hazır ol."

"Tamam." diyerek cıvıldadım. "Sonra görüşürüz!"

Hat kapandı. Anca o zaman Harry'nin neden bahsettiği hakkında bir fikrim olmadığını fark ettim. Çünkü daha önceden plan yaptığımızı hatırlamıyordum. Ama bu Harry'ydi, büyük ihtimalle beni bir davete ve ya deli gibi lüks olan bir lokantaya götürecekti.

Jace içeri girdiğinde hala odamın döşemesinde yatıyordum bacaklarımı duvara yaslamıştım ve ellerim başımın altındaydı. Saat sabahın sekizi olmasına rağmen çok neşeliydi ışık yüzünden ona bağırmamamın tek sebebi elinde salladığı kahve gerçeğiydi.

"Kalk ve şunu al," diye bağırdı duvardaki bacaklarımı tekmeleyerek. "Bugün işe gitmemiz gerekiyor. Toplantılarımız falan var."

"Ya da işi ekip Paris'e gideriz?"

Jace kaşlarının birisini kaldırdı. "Eğer doğru hatırlıyorsam geçen gün bana banka hesabında 100 kağıttan daha az paran olduğundan yakınmıştım çünkü -bu tam bi alıntıydı.-  O bebek durdurma haplarından dolayı."

Suit and Tie (Harry Styles Çeviri Fanfiction)Where stories live. Discover now