Bölüm 44- Part II Hoş Çanta

26.1K 1K 365
                                    

Harry'nin bakış açısından devam


Öğle yemeği zamanı ofisime girmeye cesaret eden herhangi birisinin kafasını koparabilirdim. Sandalyeme yığılmıştım ve duvarlara kalemler fırlatıyordum ve parmaklarım gerginlikten zonkluyordu. İki toplantıya katılmıştım (Ki ikiside benim için zaman kaybıydı.) ve gün benim için bitmişyi.

Çalışanlara karşı sabrımı kaybetmemeye çalıştım fakat hepsi nedense kendimi kaybetmeme neden oluyordu. Sanki sikeyim hepsi beni çileden çıkarmaya çalışıyordu. Başımı masaya vurmaya başlamdan önce sadece bir kaç tanesine daha dayanabildim.

Telefonum çaldı, bir kereliğine iyi bir şeydi bu. "Styles." diye tersledim.

"Mr. Styles James ve araba hazır sizi bekliyorlar."

"Sağ ol Laura."

Onun cevabını beklemeden telefonu kapattım ve ayağa kalktım. Norah'ın seçtiği bu pantolona minnetardım. Rahatsız bol pantolonlardan değildi. Sabah kıyafetime bakmaya cesaret eden bir kaç çalışanı kızgın bakışlarımla kaçırmıştım.

Sabırsızlığım asansörle aşağı inerken büyüyordu. 4 sikim saat evraklarla, mesajlar ve anlaşmalarla uğraşınca gergin ve kıpır kıpır yapmıştı. Zemin kata gelince asansörden çıkıp hızlıca arabaya gittim ve bindim. Norah içerde bekliyordu.

"Hey, -- mmh--"  Selamlaşması dudaklarımı onunkilere hızlıca bastırınca kesilmişti. Beni karşılamasına ve belli belirsiz kuru öpücüklerinin hiç şansı yoktu. Gün içinde alabildiğim tek boş zaman bu olduğu için o tür şeylere gerek yoktu.

Ona doğru daha fazla ilerledim ve onu kucağıma aldım. Parmak uçlarım uyluklarına batmışken diğer elim üstündeki tişörtün kumaşını sıkıca kavramıştı. Bir kaç saniye sonra bana teslim oldu ve göğsüme doğru yaslandı.

James'in kapıyı açtığını duyunca geri çekildim. Alnım onunkine yaslıyken sertçe nefes alıyordum. "Norah."

Sessizce güldü. "Sizi görmekte çok güzel Mr. Styles."

"Günün nasıldı şimdiye kadar?"

"İyi. Jace, Liam ve ben kahvaltı hazırladık... Ya da onlar hazırladı ben izledim. Daha sonra "America's Next Top Model" in eski bölümlerini izledik. Sonra Louis ve Liam salonda futbol oynamaya başladı ki bu çok salakçaydı bende alışverişe çıktım." Derin bir nefes alıp bana sırıttı. "Sana sormalı?"

"Sinir bozucu." ona doğru sertçe baktım. "Ayrıca Liam ile takılmanı istemiyorum."

"Üzgünüm. Ve Ne olursa olsun onunla takılırım."

"Önemli değil. Norah, bunu şimdi yapmasak?"

Sinirim altında kucağımdan indi ve yanıma oturdu. "Ee.. Neden seninle bir iş yemeğine geliyorum?"

"Bu bir iş yemeği değil. İngiltere'deki iş arkadaşımla bir yemek. Kız arkadaşı orada olacak bende bir flört getirmenin uygun olacağını düşündüm."

"Oh, tamam." Norah kendi parmakları ile oynamaya başladı. Gözünün ucuyla bana baktığını görebiliyordum yüzünde o lanet meraklı bakış vardı, kesinlikle bana bir şeyler sormak istiyordu ama daha fazla bir şey söylemiyordu.

Bir kaç dakika meraklı bakışlarına maruz kaldıktan sonra kaşlarımı çattım. "Ne Norah? Ne istiyorsan söyle hadi."

"Ne diyorsun bir fikrim yok."

"Her zamanki gibi korkunç bir yalancısın."

"Pekala, neyse. Sen flört dedin ben senin flörtün müyüm?"

Suit and Tie (Harry Styles Çeviri Fanfiction)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin