Bölüm 21- Sabah Değişimi & Özlem Öpücüğü

41K 1.3K 82
                                    

Selam, ufacık reklamımı yapayım dedim. Yeni bir hikayeye başladımda belki bakarsınız. Bakmazsanızda sorun yok ama bakın yani. =) Ayrıca gecikme için üzgünüm ben salı günü paylaştığımı unutmuşum.

Harry beni midemin üstünde ritmik bir şekilde gezinen elleri, sıcak nefesi ve omzuma bıraktığı minik ısırıklarla uyandırdı. Elleri bir tarafımı hafifçe gıdıklaması ve gümüş yüzüklerinin bazen hafifçe tenime sürtmesinin zevkiyle uyuyormuş gibi yaptım.

"Uyanık olduğunu biliyorum Norah." diye cıvıldadı. Dokunuşları altında dondum ve gülüşümü tutmaya çalıştım.

"Hala uyuyorum." diye mırıldandım.

"Şu ana kadar tanıştığım en berbat yalancısın. Şimdi kalk, duşa gireceğiz ve sonra seni işine bırakacağım."

Kalkmak için yatakta yuvarlandı ve beni az önce vücudunun tam yanımda yattığı yerde sıcak bir boşluk ile bıraktı. Bense örtünün altına daha fazla sokuldum ve bıraktığı hindistan cevizi kokusunu içime çektim bir yandanda onu dinliyordum.

"Norah. Duş. Şimdi." diye tersledi.

Sinirle kalktım ve onu yatağın sonunda kolları çıplak göğsünün üstüne çaprazlanmış bir şekilde buldum. Calvin Klein baksırı sıkıca kalçalarını sarıyordu. Yeni kalktığı için gözleri hala yarı kapalıydı ve saçları tek bir tarafa toplanmıştı.

Kaşlarını kaldırıp baktı. "Beni reddetmeyi mi seçiyorsun yoksa gerçekten çıplak vücuduma mı odaklandın? Ki hatırlatayım sana bu manzaranın zevkini duştada verebilirim. Hadi."

"Sabahları bile otoritersin." diye sızladım üstümdeki örtüyü atarak. Onu banyoya doğru takip ederken bana takdir eden bir bakış gönderdi. Büyük cam duş çoktan açılmıştı ve bir tarafta toplanmaya başlamıştı.

Bana bir kere bakmadan iç çamaşırını çıkardı ve duşun altına girdi. Bende tuhaf bir şekilde tişörtünü ve şortunu çıkardım ve ellerim ile göğsümü kapatark içeri girdim.

Suyun altına girmemi belirten bir şekilde bana kollarını açtı. İç içe geçmiş bedenlerimizin üstüne su akıyordu. Kalbimin ritmini sabit tutmaya çalıştım ki içerde manyak gibi attığını duymasın diye.

"Niye çok gerginsin?" diye sordu yavaşça, kollarını omzuma koyup. "Ve kendini saklama."

O beni döndürüp yavaşça omuzlarıma masaj yapmaya başlarken dudaklarımı ısırdım. Elleri Sırtımı hafifçe yoğuruyordu. Masajı bile mükemmeldi. Kısık sesli bir inleme dudaklarımın arasından kaçtı gerginliğim azalırken. Sonra hayatımda gördüğüm en güzel adamla duşta, onun arkamda, çırılçıplak bir şekilde durduğunu hatırladım.

Döndüm ve onun vücudunu hızlıca süzdüm, kendime ne yapacağım hakkında bir fikrim yoktu. Bana  kaşlarını kaldırdı bende ağzımdan kaçmak üzere olan sözcükleri durdurmak için dudaklarımı ısırdım. Ama o oyuncu bir şekilde kol kaslarını gerince, kaybettim.

"Sen çıplaksın!" diye cırladım. Ellerim göğsümün üzerinde kapanmıştı ve yüzüm yaıyordu. Neyin daha utanç verici olduğundan emin değildim ama. Ellerimi yakalayıp beni duşun soğuk fayans duvarına yasladığında aklımdaki tüm düşünceler durdu.

Çıplak vücudu benimkine bastırıldığında nefesim boğazımda düğümlendi. "Evet, çıplağım Norah, ve sende çıplaksın." dedi düz bir şekilde. Sesindeki komik tonu duyabiliyordum. Gözlerimi açtığımda yüzü ile yüzümün arasında milimler vardı gözleri parlıyordu. Su damlaları burunundan ve saçlarının ucundan damlıyordu.

"E-evet, ama, sen çıplaksın. Ve sen - siktir, Harry sen çıplaksın. Ve vücudun tamamen seksi daha fazla sözcük bulamıyorum."

Derin bir ses ile kıkırdadı ve yüzünü boynuma gömdü. "Garip davranmayı kes."

Suit and Tie (Harry Styles Çeviri Fanfiction)Where stories live. Discover now