42. Hazırlıklar Başlasın

17K 1.2K 422
                                    

İyi Okumalar...

~~

Kiraz Mahallesine yaz gelmeye başlamıştı. Ağaçların dalları gökyüzüne uzanmış ucundaki çiçekleriyle mavi bulutlarla ahenk içindeydi. Güneş yüzünü hiç çevirmiyor yerini aya bırakana kadar gökyüzünde selamlıyordu mahalleyi. Okulların kapanmasıyla da parklardaki sesler artmaya başlamıştı. Mahallenin orta yerinde sek sek oynayan, ip atlayan, futbol maçı yapan çocukların sesleriyle doluydu kiraz mahallesi. Balkonlarda çatal bıçak sesleri duyulur olmuştu artık. Sabah kahvaltılarının, ikindi çaylarının,akşam oturmalarının yeriydi balkonlar. Balkondan balkona komşularla muhabbet de başlamıştı.

Nazenin apartmandan çıktıktan sonra derin bir nefes aldı. Burnuna gelen yasemin kokusuyla gülümsedi. Başındaki yuvarlak camlı güneş gözlüğünü çıkarıp gözlerine taktı. Mahalleliye selam vererek hal hatır sorarak gideceği yere geldi. Büyük demir kapının sürgüsünü açıp bahçeye adım attı.

"Nazenin abla hoşgeldin" İpek bahçeye kurdukları masadan kalkıp karşıladı. Sıkıca sarıldı.

"Hoşbulduk kuzum"

Nazenin Güler ablası ve Sinan abisine sarılınca da masadaki yerini aldı. Güler hemen yanındaki sürahiden limonata doldurdu.

15 gün önce başlarına gelen zorlu olaydan sonra İpek ve ailesi nihayet yeni evlerine yerleşmişlerdi. Gençlerin boya işlerinden sonra kadınlar ev temizliği yaparken erkekler ev eşyalarını yerleştirmişler eksikleri de el birliğiyle halletmişlerdi. 15 gündür yeni evlerinde oturuyorlardı.

"Nasıl gidiyor hazırlıklar Nazenincim ?"

Nazenin sanki bu soruyu beklermiş gibi ağzından kelimeler dökülüverdi.

"Bitmiyor Güler abla vallahi de billahi de bitmiyor. Tam bitti diyorum Gülistan anne başlıyor sonrasında annem devam ediyor. Halit'i söylemiyorum bile."

Anne kız Nazenin'in haline güldüler. İpek her zaman yanında olduğu için olayların içinde sayılırdı, biliyordu.

İpeklerin ev meselesinden sonra Halit ve ailesi Nazeninlere gitmişler aileler düğün tarihi hakkında konuşmuşlardı. Anneler yaz sonu olsun anca yetiştiririz derken Halit hiçbir şekilde kabul etmiyordu. En sonunda anlaştılar kurban bayramından önce düğünü yapmaya karar verdiler. Bu seferde hazırlıkları ellerinden geldiği kadarıyla hızlandırmaya başladılar.

Nalan Hanım düğün tarihi kararlaştırıldıktan sonra İstanbul'a geri dönmüş karneleri öğrencilerine verince Nazenin'in çeyizleriyle eli kolu dolu geri dönmüştü. Şimdi ise geriye kalan eksikleri tamamlamaya çalışıyorlardı. Bir de Nazenin'in beğenmekte zorlandığı gelinliğini.

Nazenin çantasından çıkardığı anahtarlığı İpek'e uzattı. "Senin anahtarın bende kalmış canım. Sana vermeye geldim. Dükkan sana emanet."

"Gözün arkada kalmasın patron." Nazenin biraz daha oturup sohbet ettikten sonra yanlarından ayrıldı. Şimdi istikamet sevgili nişanlısının eviydi.

10 dakika sonra evlerinin önüne gelmişti. Zile basıp beklemeye başladı. Açılan kapının ardından kendisini gülerek karşılayan kayınvalidesi göründü.

"Hoşgeldin güzel kızım" Gülistan hanım Nazenin'i kolları arasına alıp sarıldı. Yanaklarından öptü.

"Hoşbuldum Gülistan anne" ayakkabılarını çıkarıp terliklerini giydi. Salona geçtiklerinde ise kayınpederi gazetesini okuyor, çok sevgili nişanlısı da maç özetlerini izliyordu. Halit'e bakıp gözlerini devirdi Nazenin. Kendisi bütün gün anneleriyle çeyizlerle, mutfak eşyalarıyla uğraşırken bir yandan da gelinliğini bindallısını seçmeye çalışırken sevgili nişanlısı gayet rahattı.

NEREDESİN SEN? (TAMAMLANDI)Where stories live. Discover now