52. Bölüm (Final)

42.3K 1.5K 1.4K
                                    



Nazenin yattığı halde uyuyamıyor, dönüp dönüp duruyordu. Kocasından tarafa dönüp elini başının altına koydu. Kendisi burada dönüp dursun uyuyamasın, eşi de mışıl mışıl uyusun oh ne ala!

Gözlerini kapatıp uyumaya zorluyordu ama yok bir gram uykusu yoktu. Kasıklarındaki hafif hafif sancılar da cabasıydı. Elini karnına koyup "annecim lütfen, bazı şeylerin saati olur ve bu istedin şey için uygun bir saat değil" diyerek mırıldandı.

Yok olmuyordu bu gece belli ki uyuyamayacaktı. Yatakta yavaşça doğruldu elini kasıklarına koydu tekrar. Tülin Hanım söylemişti bunlar olabilirdi son birkaç günde sancıları fazlalaşmıştı ama olabilir demişti doktoru. Doğuma sayılı zamanları kalmıştı artık. Hesaplarına göre 4 haftası vardı. Tabi papatyası erken gelmekte ısrarcı olmazsa. 3 gün önceki doktor kontrolünde Tülin Hanım hazırlıklı olmasını kızının gelmek için can attığını söylemişti. Sancıları sıklaşırsa tereddüt etmeden gece gündüz demeden aramasını istemişti.

"Ben anlıyorum seni papatyam istediğin olmadığı için annenin kasıklarını hareketlendiriyorsun ama yapma bebeğim" komidinin üstündeki saate baktı. 02.00'yi gösteriyordu.

Elini kocasının yanağını koyup okşadı. Omzundan hafifçe dürtükledi. "Halit"

Gözlerini aniden açıp "ne oldu? Sancın mı var ? Ağrın mı başladı?"

Kocasının peşpeşe sorduğu soruyla başını hayır anlamında salladı. Erken doğum riski olduğundan beri böyleydi kocası panik halinde.

"Hayır hayatım sancım yok ağrım da yok" dedi telaşlandırmamak adına.

Halit de eşi gibi yatakta oturur hale geldi. "Noldu güzelim neden uyumadın ? Nazenin bak eğer sancın var da söylemiyorsan."

"Canım lahmacun istiyor."

"Lahmacun mu ?"

Nazenin yüzünü asıp ellerini karnına sardı. "Evet lahmacun istiyor canımız. Napayım Alihan ağabey akşam ballandıra ballandıra anlatınca düştü aklıma gecenin bu saatinde."

Halit gülerek eşine baktı. Gebeliği boyunca bir kez bile aşermemişti Nazenin. Her gün "canın bir şey çekiyor mu ? " sorularını sormuştu. Özeniyordu Halit'te gecenin bi vakti karısının aşerdiği yiyecekleri bakkal, market, lokanta gezerek aramak istemişti. İstediği olmuş eşi aşermişti. Aşerdiği yiyecek bulunmayacak bir şey değildi hemen gidip yaptırırdı karısına istediği lahmacunu.

"O zaman ben hemen yaptırayım sana şöyle güzel bi lahmacun doya doya yersin güzelim" sözlerini söylerken çoktan ayağa kalkmış dolaptan kıyafetini çıkarıp hızlı hızlı giyiniyordu.

Nazenin dudaklarını yalayarak başını hızlı hızlı salladı. "Çabuk ol tamam mı? Gözümün önünde lahmacunlar uçuşuyor."

"Şimdi Alihan'a kızsam mı kızmasam mı karar veremiyorum."

Nazenin dudaklarını tekrar yalayıp karnını okşadı. "Akşam nasıl da iştahla anlattı. Yeşillik, soğan, ayran derken düşürdü aklıma."

"Çok gecikmem güzelim açık lokanta vardır bu saatte."

Nazenin'in yataktan kalkmasına Halit yardımcı oldu. Üstüne kenardaki ceketini giydirdi. "Hadi hemen git sen sevgilim."

Halit karısının saçlarından öpüp çıktı evden. Nazenin de karnını tuta tuta salondaki camın önüne geçti. Şimdi zaman geçmezdi. Hep öyle olurdu zaten çok beklediğin bir şey için zaman akmazdı dururdu sanki.

Kasıklarında hissettiği canını acıtacak sancılarla derin derin nefes almaya çalıştı. Tülin Hanım ve Ahsen söylemişti bu sancıların olabileceğini korkulacak bir şey yoktu. Aklına kötü şeyler getirmemesi gerekiyordu. Böyle diyerek kendini bir yönden de teselli etmeye çalışıyordu Nazenin.

NEREDESİN SEN? (TAMAMLANDI)Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin