Sevgiyle Harmanlanmış Bedenler (THB-2)

24.BÖLÜM: "Veda Busesi"

Multimedya;

#G-Eazy ft. Halsey - Him&I ♥️

Yıldız sınırı hiç benlik değil, yıldızlayanlara haksızlık bu yüzden koymuyorum. Ama okuyan, sonuna gelen ve seven herkesin yıldızlamasını rica ediyorum. Daha da önemlisi yorum bırakmasını :) keyifli okumalar..

3.GÖZ

Aden, elinde az kalmış vişneli meyve suyuyla bardaki içki içmeyen üç dört insandan biri olmasına rağmen, herkesten daha çok eğleniyordu. En sevdiği yabancı şarkılardan biri çalmaya başladığında, elindeki bardağın içinde duran pipetle daire çiziyordu ki heyecanla kalçasını kıvırdı.

-Ayyyy en sevdiğim şarkıı!" Arkasına gelen delikanlı saçlarına dokunduğunda omzu üzerinden dönmekle yetinmedi ve tamamen vücudunu çevirdi. Yüzünde çapkın bir gülümseme olan genç adam, onun şiş karnını süzerken fark edince bir adım geriledi.

-Pardon, affedersin..." gelme amacı belliydi, bu yüzden hemen arkasında meyve suyuyla duran Ediz'in gözlerinden ateş çıkıyordu. Onun yanından geçmek için bir adım atmıştı ki önüne geçti Ediz. Bakışları gece gibi kapkaranlıktı.

-Allah kavga..." Selin dirseğiyle biri sağı biri solunda duran Tutkuyla Kavin'i dürttüğünde, Kavin heyecanla baş sallarken, Tutku Alp'i izliyordu. Hala bardan dönmemişti çünkü yanındaki oldukça güzel kızılla konuşmakla meşguldü. Gerçekten o kadar güzeldi ki...

Upuzun dümdüz saçları, siyah düz elbisenin üzerinde mücevhere yer bırakmaksızın parlıyordu, masmavi gözleri bile Alp'e gülümseyerek bakıyordu ve kısa elbiseden fışkıran uzun bacaklarından biri dövme kaplıydı. Kusursuzdu. Başını önüne çevirmek için büyük bir gayret sarfetti.

-O benim eşim." Ediz, önündeki adamı elleriyle ittirdiğinde, geriye doğru korkuyla sendeledi genç. Çünkü bu camışın çenesinde bir kas seğiriyordu ve yanlış adamın kızına bulaştığını anladı.

-Ö..Özür dilerim. Ben yalnız sandım." Hızla uzaklaşırken, Ediz peşinden gidecek oldu ama göğsüne koyulan yüzüklü ellerle duraksadı. Bu durumdan sadistçe zevk aldığı belli olan Aden'e gözlerini kırpmadan bakarken, kız kıkırdadı.

-Gül tabii gül, elin yavşakları sana sulansın sen gül..." masaya yasladı bir elini ve kimin olduğunu bilmediği çakmakla oynamaya başladı. Kızlar da gülünce iyice maskara olmuş gibi utandı ve göz devirdi. Tamam, söz konusu Aden olunca şarteli atıyordu ama emindi ki bu masadaki hangi erkek olsa, yanındaki kıza sulananı benzetirdi.

-Haklı. Biri Eva'ya böyle yaklaşsa, aynısını yapardım." Rüzgar'dan bile bu cümleyle gördüğü destek üstüne sırıtırken, yanlarına gelen Arda, ağzına attığı bir atıştırmalığı yutar yutmaz sohbetin rotasını değiştirdi.

-Oo... Gabriella mı şu? Off güzelliğe bak..." ağabeyine diktiği mavi gözleri herkesin dikkatini çekmişti ve takip ederek ikiliyi gördü herkes. Tutku, başını çevirmemişti.

-Bu o kız mı?" Selin'in cümlesi de, bahsinin geçtiğini ispatlıyordu. Alt dudağını dişleriyle eşelemeye başlayan kız, önündeki biradan hızlı ve koca yudumlar aldı. "İngiltere'de..." devamını getirmemeyi akıl etmişti neyse ki gözü Tutku'ya kayınca. Ama Arda her şeyden habersiz başını sallayarak devam etti.

-Evet, bayağı hoşlanmışlardı birbirilerinden. Ama kız gitmek zorunda kaldı. Şey, az biraz Kraliyet Donanması içinde olduğundan..." hepsi duyduğu bu bilgiyle kızı incelemeyi bırakıp Arda'ya döndüğünde, Tuna şaşkın bir şekilde mırıldandı.