"Çıkardığı fotoğrafın altına, kalemin kapağını ağzında tutarken, kalemle bir not düştü.
"Tutku'yla Harmanlanmış Bedenler." "
Böyle başlamıştı hikayeleri.
Elmaların özü birdi, ihtiyaçları birdi.
Aşktan gelen çocuklar, aşk için yaşar, aşk uğruna öl...
Oups ! Cette image n'est pas conforme à nos directives de contenu. Afin de continuer la publication, veuillez la retirer ou télécharger une autre image.
Sertab Erener - Olsun
Nev- Susma
-DİNLEYİN:)-
(Yorumların henüz hepsini okuyamadım. Gelecek bölüm, iki bölümün ithafını yapacağım. Keyifli okumalar! Yıldız bırakmayı, yorumu unutmayın. ❤️)
3.GÖZ
Bazı anlar, insanın hayatında bir dönüm noktası olurdu.
İlk kalp kırıklığını tattığın zaman...
İlk kez birine özel bir şeyler hissettiğinde...
İlk ihanete uğrayışında...
Tutku, ilk ikisinin yanında -çünkü sevgili değillerdi- kendisine en çok koyan dönüm noktasını tadıyordu. "İlk kandırılışını."
Üç saniye. O kızın beyninde yankılanan cümlesi üzerinden üç saniye geçmişti ama beyninden geçen sayısız şeyin zaman kavramı yoktu. Sanki çevresindeki her şey ağır çekimdeydi de, Tutku'nun düşünceleri bir ışık hızına sahipti.
Kendini ilk defa çok ama çok kirli hissediyordu.
Kandırılmıştı ve seviştiği adamın evli olduğunu bilmeden yaşamıştı o hazzı. Suçu yoktu, ama öyle bir utanç barındı ki içinde, hayatında o kadar küçüldüğünü hiç mi hiç hatırlamıyordu. Vücudunu tırnaklarıyla kazıya kazıya yıkamak ve ondan kalan her dokunuşu ezmek isteği baş gösterdi.
"Evli biriyle seviştim."
"Evli biriyle seviştim."
Onu ayakta tutan, yere düşüp kalmamasını sağlayan tek bir duygu her hücresini kölesi haline getirecek şekilde ele geçirdi kızı. Öfke.
Diğer türlü ailesinden ve çevresindekilerden gördüğü, kendisi yaşamayı pek istemese de oldukça değer verdiği "evlilik" olgusunu Alple düşündükçe hem ağlayacak gibi olurdu. Ve hem de...
O an yere kusabilirdi. Midesi çok kötü bulanıyordu, dünyadaki en iğrenç günahı bilmeden işlemişliğin getirdiği bir tiksintiydi. Evli bir adamdan zevk almıştı, onunla defalarca sevişmişti. Karşısındaki kız, iyi ya da kötü bunu asla hak etmezdi. Etmemeliydi.
Aralarındaki evlilik ne tür, neden oldu düşünmüyordu. Sadece tek kelime vardı. "EVLİ." Ve karşısındaki kadın, buraya kadar gelip bir şeyler açıklamasına neden olan adamın "eşiydi." Ne boktan durumdu.
Sikerlerdi böyle durumu.
Gözleri kızın ukalalıkla parlayan mavilerinden, Alp'e doğru kaydı. Altında sadece bir şort vardı, üstü çıplak ve saçları ıslaktı. Yüzünde bir duygu?
