-52- Gökkuşağı

30.1K 2.4K 1.4K
                                    

Medya- Yankı

30 bin oy...ben ömrümde böyle bisi görmedim...Yıldıza tıklayan bebekler, sizler bu ülkenin aydınlık yüzüsünüz...

"Dünyanın en yakışıklı insanı olmak nasıl bir his?" yumruk yaptığı elini dudaklarıma yaklaştırdı. "Bu kadar yakışıklı olman-" 

"Yankı'm." derin bir nefes vererek gözlerine baktım. "Abartmıyor musun?" 

"Neyi?" hiç bıkmadan, usanmadan, sürekli 'yakışıklı' olduğumu söylüyordu Yankı...sürekli.

"Yorulmadın mı sen?" hafta sonunu geçirmek için geldiğimiz yerde, gölün biraz uzağına kurduğumuz çadırın içinde oturuyorduk. Böyle şeylerden pek anlamazdım ama işin içinde Yankı'nın hevesli ısrarları olunca değişiyordu. İçinde hiç ukde kalmasın, yaşamak istediği her şeyi yaşasın istiyordum.

"Ne yorgunluğu?" göğsümden kalkarak bedeninin bir kısmı üzerimde olacak şekilde uzandı. "Yorgun değilim." dudaklarını çeneme bastırınca beklemediğim hamlesi karşısında tüm vücudum gerilmişti. Küçük parmaklarını yanağıma getirip usul usul okşamaya başladı.

"Yankı." yanağımdaki elini kavrayarak avuç içini öptüm. Parlak mavilerinde pek alışık olmadığım bir parıltı vardı. Sabırsızca gülümsüyor, burnunu boynuma değdiriyordu. 

"Ayaz ya." boynumu uzunca öptü, dudaklarının değdiği yerin yandığını hissettim. "Çok yakışıklısın." dudağımın bir kısmı keyifle yukarı kıvrıldı. Ne yakışıklılıkmış anasını satayım, bir bırakmıyordu şu kelimenin yakasını.

"Üşümüyorsun değil mi?" 

Dilini damağına bastırıp "Cık." sesini çıkartırken tamamen boynuma gömülmüştü. Parmaklarımı yumuşak saçlarının içine daldırdım, serin hava yüzünden giydiğim kapüşonun fermuarını yavaşça aşağı indirdi. Aynı zamanda utangaç bakışlarını gözlerimden kaçırıyordu. 

Yanağımdaki elini ayırmadan, dudaklarını tekrardan boynuma bastırdı. Bıraktığı ıslak öpücükle vücudum çoktan uyarı göndermeye başlamıştı. Öptüğü yerde dilini gezdirince dudaklarımın arasından kaçan inlemeye engel olamadım. Dokunuşları her zaman iyi hissettirmişti.

"Ayaz." boynumun her bir karesine kondurduğu küçük öpücüklerini sonlandırarak gözlerimizi birleştirdi. Söyleyeceği şeyi bekleyemeden dudaklarına uzandım. Gülümseyerek kendini geriye çekti ve tamamen kucağıma oturdu. Doğrulmama fırsat tanımadan yanaklarımı kavrayarak dudaklarımızı birleştirdi.

Hiç beklemediğim kadar istekle öpüyordu Yankı, küçük bedenini bana bastırıyor, hafifçe sürtünüyordu. Belini sıkıca tutup tadına doyamadığım dudaklarına daha sert asıldım. Hakimiyeti elinden almama izin vermiyordu.

Aralanan dudaklarımdan içeri dilini gönderdi, hissettiğim sıcaklık havanın tüm serinliğine rağmen içimi ısıtmıştı. Üst dudağımı çekiştirerek ayrıldı ve nefesini düzene sokmayı beklemeden yanağıma bastırdı dudaklarını.

Yüzümün her noktasına kondurmaya çalıştığı öpücükleri çene hattım boyunca devam edip tam kulağımın altında durdu. Kulağıma vuran titrek nefesi bendeki tüm ipleri koparmıştı. Bedenini altıma almak istesemde ellerini omuzlarıma bastırarak engel oldu. "Çok yakışıklısın." istemsizce gülümsedim, cüretkar bakışları kalbimi hızlandırıyordu.

Parmakları pantolonumun düğmesine gidince hafiften doğruldum. Gözlerimi irice açmış, Yankı'nın alt dudağını ısırarak üzerimdeki kumaş parçalarından kurtulmaya çalışmasını izliyordum. Elleri boxerımı bulduğunda hırlamaya benzer bir ses çıkardım. Keyifle kıkırdadı, beni bu kadar etkilediğini görmek hoşuna gitmişti.

Karanlık • [b×b]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin