-1- Tanışma

100K 4.2K 5.3K
                                    

Gece gece yayımlamak hiç mantıklı değil ama dayanamadım. Buraya bırakıp kaçıyorum, inşallah beğenirsiniz♡ 

Media- Ayaz

Okumaya başladığınız tarihi yazabilirsinizzz

İnsanlara ne yaparsan yap kendini sevdiremezsin zaten. Sert görünümlü olursan korkarlar, kibar olursan top derler. Yardımlarına koşarsan enayi, görmezden gelirsen umursamaz olursun. İşleri düşünce arayıp sorarlar ama samimiyetsiz olan sensindir. Duygularını kaybettiğinde de hiçbir şeyden anlamayan, ruhsuzun teki diye konuşurlar arkandan. Halbuki tüm bunlar onların eseridir.

Tüm evi inleten zil sesiyle kitabın kapağını kapatıp yatağımdan kalktım. Gecenin bu saatinde gelebilecek kimsem yoktu. İçimde ufak telaş kırıntıları baş gösterse de ağır ağır ilerledim kapıya. Anahtarı bir kez çevirip sonuna kadar açtım.

"Meral?" 

"Merhaba canım." yalandan kaşlarını çatıp azarlar gibi konuştu. "Hala anne diyeceğin günü bekliyorum." yanında dikilip boş boş evin içine bakan çocuğa diktim gözlerimi.

"Bu kim?" 

"Bu demek yanlış olmuyor mu Ayazcım." sanki bir şeyleri toparlamak istercesine kıkırdadı. "Yankı, sana bahsettiğim yeğenim."

"Gecenin bu saatinde kapımda ne işiniz var?"

"Üvey annene bir iyilik yapmak istersin diye düşündüm." parmaklarımı saçımdan geçirip sakin kalmaya çalıştım. 

"Ne oluyor Meral?"

"Biz babanla yarın için biletlerimi hazırlamıştık, biliyorsun bu tatil için uzun süredir birikim yapıyoruz. Ama ablam aradı, Yankı'nın yanında bir süre durmamı istedi benden."

"Ne kadar güzel." dedim dişlerimin arasından. "Bu konuşmanın sonu nereye gidecek çok merak ediyorum."

"Otele parayı peşin ödedik, tatilimiz yansın istemiyoruz. Biz gelene kadar Yankı'ya göz kulak olur musun?" yanındaki çocuğa baktım.

"Kazık kadar herif başının çaresine bakabilir herhalde." dediğimde Meral yutkunarak bana yaklaştı ve fısıldadı.

"Görme engeli var." tekrar çocuğa çevirdim bakışlarımı, hala dümdüz evin içine bakıyordu. Hiçbir yaşam kırıntısı yoktu üstünde.

"Zaten her şey bok gibi giderken bir de şunu bırakıyorsun başıma." aniden yükseldiğim için sıçradı ve yere indirdi başını.

"Beğendin mi yaptığını?" dedi Meral. "Çocuk zaten yeterince zor durumda!" 

"Kusura bakma da kör birine bakıcılık yapacak kadar geliştiremedim daha kendimi." diye fısıldadım dişlerimin arasından.

"Sadece bir ay için." kaşlarını çattı. "Sen bu kadar taş kalpli bir çocuk değildin Ayaz, inanamıyorum sana!"

Kenarda duran elimi yumruk haline getirdim.  "Bir ay ne yapacağım ben bununla?"

"Gözleri görmüyor ama kulakları çok iyi işitiyor Ayaz, kırıcı konuşuyorsun." deyince çocuğa baktım. Bir de bu çıktı başımıza.

"Bu sana son iyiliğim Meral."

"Sen bir tanesin." yanağımı sıkmasına izin vermeyip geri çektim kendimi. Gülerek çocuğa dönüp ellerini tuttu. "Teyzeciğim seni Ayaz'a emanet ediyorum. Merak etme, çok iyi anlaşacaksınız." Çocuk kafasını sallayınca bizi bırakıp aşağı indi Meral. 

Bir karşımdaki koca herife bir de eve bakıp sabır dilercesine yukarı kaldırdım kafamı. Cidden başıma gelmeyen bir bu kalmıştı.

"Gel içeri." elini beline atıp beyaz bir şey çıkardı. Düğmesine basınca upuzun bir çubuk olmuştu.. Etrafı yoklayarak içeri girince kapıyı örttüm.

"Özür dilerim." işittiğim sesle bir iki saniye kalakaldım. Konuşma sesi bu kadar iyiyse şarkı söylerken düşünemiyordum bu çocuğu. "Rahatsızlık veriyorum."

Karşımdaki oda boştu, halihazırda tertemiz bir odaydı. Onu verirsem hem merdivenden inip çıkma gibi bir sorunu da olmazdı ama olmuyordu işte. İçim el vermiyordu. Zorlukla yutkunarak boğazımdaki yumruyu geçirmeye çalıştım. "Amınakoyayım böyle işin."

"Özür dilerim." deyince yüzüne bakıp göz devirdim. 

"Dileme." arkamı dönüp salona baktım. "Sana verebileceğim bir oda yok."

"Sorun değil." sanki bu duruma alışkınmış gibi söylemişti.

"Sabaha kadar ayakta durmayı mı planlıyorsun?"

"Yere oturabilirim." 

"Hasbinallah." çenemi sıvazlayıp çocuğun bileğini tuttum. Küçük adımlarla koltuğun önüne kadar gelip durdu. "Sana çarşaf falan vericem şimdi, serebilir misin koltuğa?"

"Evet."

Onu orada bırakıp merdivenlere koştum hemen. Odama çıkıp dolabın içini talan ettikten sonra çarşaf ve yastık bulabilmiştim.  Tekrar aşağı döndüğümde eliyle koltuğu yokluyordu.

"Al." deyince irkilip doğruldu. Her konuştuğumda korkacak mıydı böyle?

"Teşekkür ederim." onu orada bırakıp merdivenlere yöneldim tekrar.

"Şey..." diye mırıldandı. "Biraz evin içinde gezebilir miyim, etrafı tanımak için."

"İstediğini yap." deyip merdivenleri adımlamaya başladım. "Bir şeyleri kırma da..."

Çok hoş olacak gibi  ya aşırı heyecanlıyım şfsşdcsşdfd

ig: xmavigollge

Karanlık • [b×b]Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin