Bölüm 53

5.3K 369 49
                                    

Kapının tıklanmasıyla geceliğinin yakasını kontrol etti Emine. Zorlu bir mücadeleden yeni çıkmış bir savaşçıydı o. Ona kalsa saatler değil, günler sürmüştü. Ama aynı zamanda beş dakika kadar kısaydı. Mutluluk tüm hücrelerini kapladığından zaman kavramında problemler yaşıyordu.

"Buyurun!" diye seslendi kapıya doğru. Bir yandan da yanında yatan minik bebeğine, gözleri her seferinde dolarak ama usanmadan tekrar tekrar bakıyordu. Onunla bunca zaman aynı bedende olduğuna inanamıyordu. Görmek, dokunmak, hissetmekten çok farklıydı.

Gülen kocaman yeşil gözleri ile Eda kafasını içeri uzattı.

"Müsait misin? Hepimiz gelelim mi yoksa erkekleri almayalım mı?" diye sordu. Her şey gibi Eda' nın ince düşüncesi Emine' nin gözlerinin tekrar dolmasına neden oldu. Göz ucuyla üzerini inceledikten sonra cevap verdi.

"Gelin lütfen, hepiniz gelin." dedi gülümseyerek.

Eda, kapıyı açarken yüzü buruştu. Birden eli göğüs kafesine ulaşınca Emine telaşlandı.

"Aman Eda, dikkat et."

Eda, rol çalmak istemediğinden sessizce geçiştirdi. Bugün Emine' nin günüydü.

Herkes biraz tedirgin girdi içeri.

Ateş ve Barış, "Hayırlı olsun" diyerek Emine' yi tebrik ederken, sonradan aralarına katılan Ayşe Hanım, yeni babaanne olan Nazım' ın annesi ile kol kola neşeyle girdi içeri. Hemen Emine' nin yanına geldi.

"Aman da benim güzel Emine'm anne mi olmuş! " diyerek yanaklarından öptü. Sonra kuvöze yaklaştı.

"Ayyy çok güzel bir kız buu." dedi sevgi dolu sesiyle.

Gururla ve gözleri aşkla dolu Emine'ye bakan Nazım' a döndü.

"Nazım senin bu kızdan çekeceğin var. Çok güzel bir kız olacak, şimdiden belli." diyerek espri yaptıktan sonra "Yolu, bahtı açık olsun. Allahım hep mutluluklarını göstersin." diyerek dua etti.

Herkes "amin" diyerek duaya destek oldu.

Barış, kimsenin aklına bile gelmeyen soruyu soran kişiydi.

"Eee, adı ne olacak bu minnoşun?"

Emine ile Nazım birbirlerine baktı. Dün gece kesin kararlarını vermişlerdi. Nazım başı ile onaylayınca Emine dile getirdi.

"Elif olacak."

Herkesin yüzünde güller açtı. "Harika!", "ayy çok yakıştı bu isim" ler havada uçuştu.

Eda, kaburgasındaki batmanın ayakta fazla kalmasından ve heyecandan kaynaklanmış olabileceğini düşünerek Emine' nin yanındaki sandalyeye çöktü.

Bu arada da önce babaanne ve Ayşe Hanım, sonra sırasıyla Nazım, Barış ve Ateş bebeği kucaklarına alıp agucuk gugucuk sesler çıkartırken Emine, elini Eda' nın elinin üzerine koyup sıkıca tuttu.

"Sen iyi misin?"

Eda, gülümsemeye çalışarak cevap verdi.

"İyiyim ben, iyiyim, sen nasılsın asıl, çok merak ettim seni?"

Emine kafasını çevirip Barış' ın kucağında Elif' le şebeklik yaparak Nazım' ı korkutmaya çalışmasına baktı.

"Ben çok iyiyim. Hayatımda hiç bu kadar iyi hissetmedim." dedi.

Eda sordu.

"Bir ihtiyacın var mı? Alınması gereken bir şey falan. Nazım anlamaz şimdi." dedi fısıltıyla.

Yangınım [TAMAMLANDI] Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin