MAFYALARIN AŞKI (GECE SERİSİ 1)

->62. Bölüm<- İkizi ve kardeşi... ikiside artık yoktu...

Bölüm sayısı çok fesatlı oldu ama neyse İYİ OKUMALAR jkgnxdlgdçx uzun süredir yb atamadım sori o zaman

Multi: Cem Bozkurt

IYI OKUMALAR!!!

Murat Komutanla karşılaştıktan sonra bizi harabe gibi olan evlerin en ortasında saklanmış küçük bir kulübeye getirmişti. Onların saklanıkları , yani saldırı için hazırlandıkları yetmiş burası.  Yeşil tek katlı ve tüm bu yerin içinde tek yaşanabilir evdi burası. Büyük ihtimal bir kaç düzenleme yapmışlardır.

Murat Komutan yüzünün buruşturduktan sonra arkamdaki adamlarıma baktı. "Bir terör örgütüne bu kadar adamla saldırmak delilik!" diye bağırdı. Onun dediği şeyle yalancı bir kahkaha attım ve ayağa kalkarak yanına gittim. Gülerek kolunu sıktıktan sonra bir anda ciddileşerek "Bana bağırma hakkının kimden aldın bilmiyorum ama hareketlerine dikkat edeceksin!" yüzümü yüzüne iyice yaklaştırdım "Komutan bak bana! Bana dikkatli bak! O topuklu ayakkabıyla gezip götünü bile kapatmayan elbiseler giyen conconlara benziyor muyum ben?" Murat komutan sertçe yutkundu dudaklarıma bakarken. "Bana bak Komutan! Ben buraya ikizimi kurtarmaya geldim! Ve sizin burada olduğunuzu bilerek geldim!" dudaklarıma bakmaya devam ederken boğazımı temizleyip uzaklaştım ondan. Gözlerini kapatıp 1-2 saniye soluklandıktan sonra "Ah be güzelim... senin bana yaptığın eziyeti hiç bir insan yapamadı şu ana kadar..." diye hafifçe sırıttı. "Sana aşık olmasam şu saniye ölürdün. Ne kadar özlemişim lan seni!" yüzümü buruşturdum bu dediğine. Evet doğru duydunuz. Murat Komutan bana aşık. Onunla lise birden beri tanışığız. İlk zamandan beri aşık bana. Ege'den az dayak yememişti o zamanlar... 

Arkalardan bir adamım uyarmak adına hafifçe öksürünce sinirle ona bağırmak için döndüm. Ama gördüğüm kişi burada beklemediğim bir kişiyidi hani.

"Cem kanka , kardeşim, kaslı jojuk , embesil , ayfonu olan kankam. SENİN BURADA NE İŞİN VAR LAN!" benim bu dediğime yüzünü buruşturduktan sonra yanıma geldi ve gülerek bana sarıldı "Kimliğim açığa çıktı! Kaçmam lazım! Ama Akın ve Ali'de burada. İspitlemesem olmazdı şimdi." yüzüm bembeyaz olurken "Helikopter hala aynı yerinde duruyor. Siz kendiniz ona binip geri mi binersiniz yoksa ben sizin topuklarınıza kurşun sıka sıka zorla mı götürürüm!"

Murat güldükten sonra "Vay Ali! Kardeşim gel buraya!" deyip kollarının iki yana açtı. Ali bir Balerin edasıyla kollarına atladı Murat'ın. Ve sarıldılar.  Böyle bir görüntüyü görmek istemezdim. 

Gözlerimi devirerek arkamı döndüm. "Planı yapmaya başlayalım o zaman." diyerek sandalyeye oturdum. Ben ne zaman plan yapmaya başlayacağız diye beklerken fısıldama sesi geldi "Komutanım bir kızla büyük bir terör örgütüne saldıramayız. Güçsüz birini ekibimize alamayız" yüzüme hastalıklı bir sırıtış yerleştirdim ve bunu diyen kişiye döndüğümde karşımda 1.90 boyunda , kaslı , yakışıklı asker kıyafetleri içinde esmer bir Bordolu duruyordu. "Asker senin sesin dağları titretir!" dedim ve sertçe ayağa kalktım. Tüm odanın bakışları bana dönmüşken ona doğru yürüdüm "Ama benim sesim dünyayı titretir. Bir askerle kavga etmek haddim değil. Ama eğer bir kavgaya tutuşur isek ben yenerim. Sen silahlı... ben silahsız. Ama adama ihtiyacımız var." ben yüzüne dik dik bakarken o ani bir hareketle kolumu bükmek için atıldığında hızla kenara çekildim ve çelme takmak için ayağımı uzattığımda sendeledi. Sonra ayağını geriye doğru bana savurduğunda hızla baldırına tekme attım. Refleks ile eğilip baldırını tutunca hızla kollarını arkasında bitiştirerek arka cebimden çıkardığım çakıyı boğazına dayadım "Umarım dersini almışsındır asker" sinirden koyulaşmış bakışlarımı odanın içindekilere gezdirdim "Başka isteyen var mı?" 

***

"Murat ve ekibi arkadan dolaşırken bizde önden Allah ne verdiyse dalacağız. " dediğimde beni onayladılar.  "Ama benim size komut vermemi bekleyin." dedim ve silahımı hazırda tutarak kapıya doğru ilerledim.