3.bölüm

3.5K 119 3
                                    

Merhaba arkadaşlar. bu bölüm baya uzun olacak.  Ama ricam okuyan bir kaç kişi varsa vote ve yorum yapmanız.  Bu buradaki ilk hikayem olduğu için biraz sizin fikirlerinize beğenip beğenmemenize ihtiyacım var. umarım burayı okursunuz.  :)

Ayrıca karakterleri paylaşmamayı düşünüyorum herkesin hayal gücünün farklı olduğuna inandığım için bence böylesi daha iyi :) Neyse daha fazla uzatmadan hikayeye geçelim.

***

Buyrun cenaze namazına...

Ona gözlerimi açarak baktım. Sonra pişman oldum çok yakınımdaydi. Nefesi kirpiklerime değiyordu. 

"Ben Mina " dedim ona şapşal şapşal bakarak. En azından yalan söylememiş olduğum için rahattım.

Herkes etrafımızda tepinerek dans ederken bizim böyle durmamız biraz garip kalıyordu. Sonra yine yüzünden o sırıtış geçti.

"Demek Mina'sın" dedi bana iyice yaklaşarak.

Kıkırdayarak başımı salladım. Bu içki ne mal bişeymis arkadaş aptal gibi her halta gülüyordum.

Başını bana doğru yaklaştıran ayaklı nutellayı fark edince hızla gülmeyi kestim. Ne oluyordu.  Bir dakika şimdi seninle buraya gelmiş aptallık yapmış olabilirim. Ama bir daha görmeyeceğim biriyle asla öpüşmem. Ki daha hiç kimseyle öpüşmemiş olduğumu da hesaba katarsak.

Ellerimi belimi sıkıca kavrayan ellere koyup onu kendimden uzaklaştırdım. Bana soru dolu gözlerle bakınca omuz silktim. Mükemmel tam bana göre moron Mina.

"Ne oldu Mina" dedi alayla. "Geçen gece daha da ileri gitmiştik."

Mine seni eve dönünce tuvaletin içine sokup bunun hesabını soracağım. Şuna bak.  Başıma pis azgın bir oğlanı musallat etti.  Üstelik kafamıda toplayamiyorum.

"Ben eve gitsem iyi olacak. Anneme geç kalmayacağımı söylemiştim."

Ay  yeter bıktım bu oyundan. Hızla pistten indim insan kalabalığının arasına daldım. Daldım ama çıkabileceğimi hiç zannetmiyorum. İlerlemeye çalışırken arkamdan beni tutan iki elle çığlığı bastım.

Daha ne oluyor demeye kalmadan tezgahın önüne geçtik. Buğra beni yere bırakınca dengemi kaybettim. Heryer niye bu kadar dönüyordu. Ellerimle başımı tutup çantamı aldım. Adama bak beni kucağına almıştı. Yok yok bu işin sonu iyi değil. 

"Gidecek misin "

yok çantamı da alıp pistte halay çekeceğim. Tövbe.

"Evet  " dedim ona gülümseyerek.

Kolunu tezgaha yaslamış bana garip garip bakıyordu.

"Peki. Bana kim olduğunu söyle ilk önce"

Kıkırdadım. "Ayy Buğra içmek sana yaramıyor sanırım. Kafan iyi oldu senin. "  diye ciyakladim.

İki adımda dibime geldi. Nefesimi tutup ona baktım. Ne garip bir çocuktu böyle. Ellerini belime yerleştirip beni kendine çekti. Başımı kaldırıp ona baktım.

Eliyle yüzüme gelen bir kaç teli çekti.

"Bak kızım. Kaç saattir saçma saçma hareketler yapıyorsun. Sen beni salak mi sandın ?"

Derin bir nefes aldım. Ne diyeceğimi bilmeyerek yüzüne bakmaya devam ettim. Oda cevap beklemeden konuşmaya...

"İlk önceki çıktığım kızla buraya gelmeyi teklif ettiğimde burayı çok ucube bulup içeri adımını bile atmamıştı. İçki konusunda da tekila dan nefret ettiğini söylemişti."

AŞK MI BU?Where stories live. Discover now