24.bölüm Şüphe

2.6K 175 9
                                    

Sondaki notu herkes okusun lütfen önemli.

Avuçlarım ter  içinde kalmıştı. Duyduğumu sindirmeye çalışırken rüyamdaki cümlelere yakın şeyi yine Buğra'dan duymak beni sersemletmişti.

İçeriden daha fazla ses gelmeyince onun telefonu kapattığını düşündüm. Derin bir nefes alıp kapıyı tıklattım. Cevap vermesi için biraz bekleyip kapıyı açtım.

İçeri girince Buğra'yı camın önünde ayakta dikilmiş bir vaziyette buldum. Dönüp omzunun üzerinden baktıktan sonra tekrar önüne döndü.

Görüldüğü üzere hiç umursanmadım. Çantamı bırakıp, masaya yaslandım. Arkası bana dönüktü ama üzerinde siyah bir pantolon ve koyu kot rengi bir gömlek vardı. Gözlerim kolunda ki siyah bilekliğe takıldı. Tek elini saçına geçirmiş diğer elini pantolonunun cebine koymuştu. Buradan bile fazla...  karizmatik duruyordu.

Bakışlarımı odaya çevirip öylesine bakarken sıkılıp doğruldum. Yanına kadar yürüyüp  durunca tekrar bana döndü.

"Çalışmayacak mıyız? "

Sesimin bu kadar güçsüz çıkmasına lanet ederek boğazımı temizledim.

"Hayır. "

Onun cevabıyla bende onun gibi yaparak dışarı bakmaya başladım. Aramızda ki sessizlik çok rahatsız ediciydi ama bunu bozan ben olmak istemiyordum. Bir süre manzaraya baktım. 

Evlerinin bahçesine bakan bir yerdeydi odası. Bahçe dediysem bir golf sahası kadar felan vardı. içerisinde büyük bir havuz vardı. Üstelik yan tarafında meyve  ağaçları dikilmiş gibi duruyordu. Bir cesedi andıran kurumuş ağaçlara bakarken en sonunda konuştu.

"Ders yok. Gitsene "

Canı çok sıkkındı belliydi. Nedeni şu telefon konuşması gibi duruyordu. Şuan kabaca gitmemi istese de gitmeyecektim. Dünü düşünmek yanaklarıma alev topları gönderse de beni bırakıp gitmemişti. Yani gitmişti ama benim için biseyler yapmaya çalışmıştı. Şimdi onun canı sıkkın diye çekip gitmek haksızlıktı.

"Gitmiyorum."

Bana kaşlarını kaldırarak bakınca onun şaşırdığını düşünerek gülümsedim. 

"İlla seni kovmam lazım yani? "

"Hayır.  Beni zaten kovdun ama ben gitmedim.  Çünkü sana borçluyum. "

Ellerini saçından ve cebinden çıkartıp bütün bedenini bana döndürüp kendini yan bir şekilde cama yaslayınca nefesim kesildi. Bana gözünü kırpmadan bakınca kaçmak İstesemde inatla ona bakmaya devam ettim. 

"Ne borcu cadı? "

Sesindeki tınıdan benimle eğlenme kararı aldığını anlayabiliyordum. Gözlerimi kaçırıp dışarı baktım. Yüzüne bakma inadım buraya kadardı.

"Dün için yani. "

Yan gözle ona bakınca yüzüne bir gülümseme yerleştirdiğini fark ettim.

"Seni öpmem için bana borçlu değilsin.  "

Ona dönüp "Onun için değil Tabiki. Ben hastaydım ve sen.. "

"Ah şu komik iç çamaşırını görmek zorunda kalmamdan mı bahsediyorsun. Unut gitsin onu "

Yüzündeki gülümsemenin gerçek mi yoksa sahte mi olduğunu anlayamadan ona baktım. her halükarda etkileyiciydi.

"Hello kity."

"Ne ?" Bana bisey anlamamış bir şekilde bakıyordu.

"Yani.. Neyse boşver.  Hadi eğlenecek biseyler bulalım. Madem ders çalışmayacağız. "

AŞK MI BU?Hikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin