Evdeki Problemler

11.1K 137 36
                                    

Songül gece yarısı bebek sesiyle uyanır. Zehra abla Melek ile ilgilenmiyordu bile. Songül dayanamayıp bebeği yanına aldı. Güney horul horul uyuyordu. Bebeği uyutmaya uğraştıktan sonra sonunda uykuya dalınca bebeği Güneyle ortalarına yatırıp uyumaya başlar. Sabah uyandığında yanındaki bebeği gören Güney gülümseyerek bakar ona.  Güney bebeği seviyorken bir yandan onla konuşmaya başlar....

Güney : Melek... sen ne güzel bir kızsın öyle... bak Songül ablayı uyandırma sakın tamam mı? Bütün gün yoruluyor zaten, bırakalım uyusun.... sen de sakın ağlama... ne kadar akıllı bir kızsın sen, sanki beni anlıyosun....

Odaya birden pat diye dalan Zehra yüzünden Songül uyanmıştı...

Güney : naapıyosun Zehra abla?!

Songül : nooluyo ya?!

Zehra : bebeğim! bebeğim yok! 

Güney : öf bu muydu?! kim naapsın senin bebeğini? Burda işte! senin bakmadığın bebeğe Songül annelik yapmış da...

Songül : Güney boşver sevgili...

Zehra gidince Songül kafasını yeniden yastığa gömer.... Güney ise Zehra abladan usanmıştı. Songül üzülmesin diye tuttu kendini, ama daha ne kadar sabredecekti?

Feride, Büşra bir arkadaşıyla evde ders çalışmak için çok ısrar edince izin verir. İşe gitmeden önce kendi bırakır Büşrayı. kapıyı çalmadan önce de onu evden alacağı saati konuşurlar. Büşra onaylayınca onu bırakıp gider. Aklı ondaydı ama arkadaşlarıyla vakit geçirmek istemesi doğaldı...

Cemre, Kader ve Eylülün bahçede oturduğunu gören Feride yanlarına gider...

Feride : kızlarım... okul nasıl gidiyo?

Kader : valla Feride hanım, o kadar yoğun ki.. hatta şimdi yeniden ders çalışmaya gidicem...

Feride : Kadercim sakin ol, sen öğrencisin, tabii ki çalışacaksın ama üniversite hayatının tadını çıkar, arkadaşlar edin, gez dolaş...

Eylül : biz de söylüyoruz ama anlamıyor ki Feride hanım...

Cemre : kızlar benim de çıkmam lazım, Serkanın yanına uğramam lazım...

Eylül : Cemre... nasıl oldu? iyi dimi?

Cemre :ş-şey... evet.. iyi... neyse ben çıkıyorum...

Feride : nesi var Serkanın?

Eylül : geçenlerde hastaneye kaldırmışlar da... önemli birşey yok herhalde...ama Cemre garip son günlerde

Kader : sen de farkettin dimi? Geçenlerde internette kanser araştırıp duruyordu...

Feride : kanser mi? Ay Allah korusun kızlar.. Toprak hocanızın da eski bir öğrencisi lösemi olmuş, gencecik insanlar ya...

Kader : hih! kim acaba?

Eylül : tanısak bilirdik herhalde dimi Kader?

Kader : yani...

Feride Eylüle Büşranın arkadaşıyla çalışmak için arkadaşının evine gitmek istediğinden bahseder. Eylül işi olmadığı için kendi almak istemişti kardeşini. Feride de adresi verir. O sırada Ferideyi almaya gelen Ali girer yurt bahçesine...

Feride : aa Ali geldi...

Kader Eylüle imalı şekilde bakar. Eylülün gözü Alideydi...

Ali : merhaba... Feride hanım, işiniz yoksa sizden yardımınızı istemeye geldim...

Feride : yoo, hayır çıkabiliriz...

Onlar giderken Eylül hala arkalarından bakıyordu...

Kader : bu adama nasıl ukala diyorsun anlamıyorum, gayet de efendi...

Eylül : sen daha onu tanımıyosun... ukalanın teki...

Kader : haa sen tanıyosun yani...

Eylül : öf Kader... onu mu dedim ben şimdi? Neyse hadi ben çıkııyorum...

Serkanın yanına giden Cemre ise onu moralsiz görünce çok üzülmüştü... Biyopsi sonuçlarının çıktığını anladı...

Cemre : nooldu aşkım?

Serkan : biyopsi sonuçları çıkmış Cemre....ikinci evredeymişim... Allah kahretsin ki en başında farkedememişim...

Cemre : tamam Serkan, sakin ol... ne olur... yapma böyle...

Serkan : bu saçlarım da dökülcek... kemoterapiye de başlamam lazımmış... bitti Cemre bitti...

Cemre : canım sakin olur musun biraz? Herşey düzelecek... Saç nedir ki? Yeniden çıkar...

Serkan : sen keser misin?

Cemre : anlamadım?

Serkan : saçlarımı sen keser misin? Bunu yapan sen ol istiyorum... lütfen...

Cemre makineyi alıp usul usul kesmeye başlar Serkanın saçlarını... kestikçe ağlıyordu...

Eylül, Feride hanımın verdiği adrese gider. Zili çalıp kapı açıldığında bir kadın görür...

Kadın : Sen Büşranın ablasısın herhalde...

Eylül : evet... kardeşimi almaya geldim...

Kadın : gel kızım geç içeriye soluklan. Ben de Büşraya haber veriyim de toparlansın...

Eylül : peki...

İçeriye giren Eylül, kafasına tutulan silahla neye uğradığını şaşırmıştı....

selamlarrrr!!! öncelikle bu hikayemi ne kadar yürütebilirim hiç bir fikrim yok. Eylül &  Ali hikayesi yazmamı isteyen sayısız okur vardı, onları kırmak istemedim. Aklımda hiç fikir yokken başladığım için sonunu kestiremiyorum. Bitiremezsem mazur görün. 90.bölümden itibaren hayali Kırgın Çiçekler hikayesidir, karakterler bildiğiniz gibi olacak. İleride yeni karakterler gelicek tabii. onların resimlerini de paylaşırım. İyi okumalar dilerim...


Yeni BaşlangıçlarHikayelerin yaşadığı yer. Şimdi keşfedin