Teşhis

885 68 15
                                    

Güney, duyduğunun şokuyla kendi üstüne alınamamıştı, öyle olmasını tercih etmişti. Boş boş bakınıyordu etrafa, sanki hiçbirşey olmamış gibi..

ALi : ne?! Hayır... hayır, doğru olamaz...

Fadik : teşhis için...

Ali : Güney...

Güney : efendim?

Ali : sen iyi misin Güney?

Güney : kızım kayıp, ne kadar iyi olabilirim sence?

Ali : Ada...

Güney : sen git işini hallet... sonuçta tek davan Ada değil, anlıyorum...

Fadik : Güney, ben Ada'dan bahsetmiştim...

Güney : saçmalamayın, bu ne demek şimdi? Ada iyi, bir yerlerde saklanıyor benim kızım. Siz gidin diğer davanızla ilgilenin...

Ali, ne yapacağını şaşırmıştı. Güney'i karakolda bırakıp morgun önüne geldiğinde eli ayağı titriyordu. Tam içeri girecekken Eylül'ün onu aradığını gördü.

Fadik : Eylül mü amirim?

Ali : evet.. nasıl söylerim bunu ona?

Fadik : zor...

Ali istemeye istemeye telefonu açar. Belli etmemeye çalıştı. İçindeki en ufak ihtimale tutundu, o çocuk Ada olmayabilirdi....

Eylül : ALi.. Ali, bir haber var mı?

Ali : daha yok Eylül, ama arıyoruz tamam mı? Sen üzülme daha fazla...

Eylül : nasıl üzülmem Ali? Benim yüzümden kayboldu Ada... ben bıraktım

Ali : senin bir suçun yok tamam mı? Senin bir suçun yok. Bulucaz onu, kavuşacak annesine, babasına...

Fadik : Eylül, amirim haklı, üzme kendini...

Ali : bak, duydun mu Fadik'i?

Eylül : evet...

Fadik : bak hem belki bu akşam evine döner Ada...

Eylül : inşallah...

Ali,telefonu kapattıktan sonra içeri girecekken koşarak Güney gelir...

Güney : çekil! Çekil, ben bakıcam...

Ali : Güney...

Güney : Ali çekil... Çekil... ben bakıcam... dokunma ona

Ali : tamam... tamam...

Güney içeri girer... bahsedilen cesedin yanına gelir ve ağlamaya başlar...

Güney : Ada!

Fadik ve Ali de dışarıdan, bağrışı duymuşlardı. Ali, olduğu yere çöküp dizlerini karnında çekip ağlamaya başlar... Fadik de ondan farksızdı...

Yeni BaşlangıçlarWhere stories live. Discover now