Hastanelik Olmak

1.4K 74 21
                                    

Cemre, Serkanı öylece yatarken görünce korkmuştu...

Cemre : nesi var nooldu?

Nazan : bilmiyorum kızım, bayıldı birden...

Cemre : neden hala yatıyo? Neden uyanmadı

Nazan : doktorlar ilaç verdi, merak etme iyi olucak

Eylül : gel canım biz kafetaryaya gidelim...

Nazan : evet sen de dikilme ayakta. Birşey olursa ararım ben seni

Eylülle Cemre kafeteryaya gelir, Cemre ağlıyordu...

Eylül : tamam canım, sakin ol

Cemre : ben onu çok üzdüm bugün Eylül... kavga ettik, annen benim paramı çaldı, zengin olamaz dedim...

Eylül : ne? Böyle mi dedin gerçekten Cemre?

Cemre : onlar benim hayatımı çaldı Eylül.. söylediklerimi hakettiler ama Serkan suçsuz... arada kaldım Eylül... ama keşke söylemeseydim, keşke üzmeseydim onu...

Eylül : iyi olacak, sen de yanına gidip özür dilersin...

Ali de akşam vakti gelen haberle hemen uyanır ve hazırlanıp çıkar.

Serkan uyandığında Cemreyi isteyince odaya girerler...

Eylül : korkuttun Serkan.. iyisin dimi?

Serkan : iyiyim iyiyim. Normal bunlar, siz de korkmayın artık... Cemre, aşkım ağlama...

Eylül : ben dışarıdayım Cemre...

Eylül onları yalnız bırakıp dışarı çıkar.Cemre, Serkanın elini tutar....

Cemre : aşkım, bugünkü tavrım için çok özür dilerim... para umrumda değil, sen yeter ki iyi ol tamam mı?

Serkan : yoo Cemre, haklısın... o para senin hakkın

Cemre : hayır Serkan, o para kısmet değilmiş demek ki... baksana Merale, zengin ama başında bin bir türlü bela. Para bana gelmiyorsa bir sebebi vardır demek ki. Ben sadece huzurlu olmak istiyorum. Sevdiklerimle huzurlu, mutlu ve uzun bir hayatımız olsun, başka da birşey istemem...

Serkan : tamam canım... sonra konuşuruz bunları

Cemre : evet haklısın...

Eylül her ne kadar Serkanın iyi olduğunu görse de içindeki sıkıntıdan kurtulamıyordu. Yapmaması gerektiğini bile bile hava almak için hastane bahçesine çıktı. Rahatlayınca tekrar geri döndü odanın önüne. Saatler geçmek bilmiyordu, biraz uyumaya çalıştı, sabah karşı Defne ve Nazan da içeriye girince o da gelir. Odaya girdiğinde Songülle Güneyi de görür.

Güney : niye daha önce haber vermediniz ki? Kader söylemese haberimiz olmayacak

Serkan : telaş yapmayın abi, birkaç saate çıkıcam zaten

Güney : oğlum ne olursa olsun, bir daha erkenden söyleyin

Nazan : tamam oğlum... zaten Serkan iyi...

Eylülün telefonu çalar...

Eylül : efendim Feride hanım? Biz iyiyiz hala hastanedeyiz...

Feride : Eve gelebilir misin? Kaderle Meral okula gitti, Toprak da veli toplantısı için okulda, benim de çıkmam lazım, Büşra ve Metin evde yalnız kalmasın... ben de oraya gelicem zaten

Eylül : tabii Feride hanım gelirim. Ama Serkan için mi geliyorsunuz? O biraz sonra çıkacak hastaneden...

Feride : yok, gelmişken ona da uğrarım ama ben Ali için gelicem. Fadik haber verdi, Ali'yi hastaneye kaldırmışlar, merak ediyorum...

Eylül : ne?!

Feride : gece görev için çağırmışlar, ama yaralanmış.

Eylül : burda mı? Şuan bu hastanede mi?

Feride : evet...

Eylül daha fazla konuşamadı...

Songül : kardeşim, nooldu?

Eylül : Büşra, Metin...

Songül : nooldu? Birşey mi olmuş onlara?

Eylül : hayır... biriniz eve gidebilir misiniz? Noolur, yalnız kalmasınlar...

Güney : gideriz Eylül ama nooluyo?

Eylül : Ali... Ali vurulmuş... ben gidiyorum...

Serkan, Eylülün endişesini görünce biraz bozulmuştu. Acaba onun hasta olduğunu öğrendiğinde de böyle eli ayağına dolaşmış mıydı diye düşünmeden edemedi...

Songülle Güney de Feride hanımların evine gider, onlar gelince Feride de hastaneye gitmek için çıktı evden...

Serkanla Cemre de oturuyorlardı...

Serkan : Cemre... daha fazla ayakta durma canım... otur hadi...

Cemre : iyisin dimi? Doğru söyle...

Serkan : biraz yorgunum ama iyiyim gerçekten...

Cemre : tamam... eve gideriz, iyice dinlenirsin tamam mı?

Serkan : tamam... hani o komiser vurulmuş ya, Eylül neden o kadar telaş yaptı ki?

Cemre : Eylül ona aşık... inkar ediyor yok işte ben aşık değilim falan diye ama yalan bence, vee o da Eylülden hoşlanıyo, bariz belli. Bu akşam yemeye çağırmıştı mesela, Eylül ağzı kulaklarında indi aşağı...

Serkan: neyse tamam... ben doktor gelene kadar kestiricem...

Cemre : ben de böyle ses çıkarmadan yanında otursam olur mu?

Serkan : gel yanıma yat

Cemre : olmaz, sığmayız oraya, sana bir zarar falan veririm.

Serkan : sarılırsak sığarız canım...

Cemre gülümseyerek Serkanın yanına kıvrılır, saçlarını okşar, Serkan da uykuya dalar...

Macide ise Ejdere öfkeliydi. Onun yüzünden sorguya çekilmişti. Polisler ise hala peşlerindeydi. Ama Ejder çok rahattı. Macide de onun bu rahatlığına sinir olmuştu...

Macide : niye gülüyorsun?

Ejder : çok yakında zengin oluyoruz

Macide : bırak artık peşini. Polisler peşimizde, yakalanırsak biteriz

Ejder : bildiklerimi bilsen, bunu asla söylemezdin Macide... yakında çok zengin olucaz

Macide : hapse giricez, yeter artık yeter

Ejder : evet biri hapse girecek ama o biz değiliz, sevgili yeğenim Meral...

Yeni BaşlangıçlarWhere stories live. Discover now