Hırçınlığımı umursamadan beni göğsüne çekip, yukardan doğrulttuğu gözleriyle, "İstediğim sensin. Hep sendin. Ben senden başkasını hiç görmedim asla." Dedi.
"Öyle mi? Ben senin bir başkasına mühürlü olduğunu bile bile kalbimi her dağladığında sana ge...
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.
13- DÜŞMAN+LAR
Ben kana değil çamura buladım ruhumu, oluk oluk katran akıttım göz yaşı diye, şimdiyse kalbimdeki katranla kan dökme zamanıydı.
Kalbim hızla atmaya devam ederken ormanın içinde durmaksızın koşuyorduk. Uzun bacaklarımın şiddetle ileriye atılıyor ve beni her seferinde daha hızlı öne taşıyorlardı. Uluyan kurtların sesi çoktan bir birine karışmış. Sık ormanın her bir köşesinden yankılanan ayak sesleri acı bir vahşet olduğu kanıtlıyordu.
Karan ise dakikalar önce üzerindeki kumaş parçasını parçalamış, çıplak sırtıyla benden bir kaç adım öndeydi. Pençelerinin uzadığını göz ucuyla görmüş onları ansızın harekete geçiren vahşetin izlerini sürüyorduk. Telaşlı aynı zamanda tereddütsüzdüm. Alıp verdiğim nefeslerim sık ve derindi. Çığlık sesleri kesilmiş olsa bile endişenin tohumladığı gerginlikle ve korkuyla bacaklarıma yüklendim. Zira kurtlar çıldırmış gibi ulumaya devam ediyordu. Seslerini artık daha net duyuyordum, yaklaşmıştık. Adımlarımı daha sağlam atmaya başladım.
Tanrım bu bir katliamdı.
8 dakikalık aralıksız koşmanın ardından, nefes nefese ağaçların seyrekleştiği noktadaki kalabalığı gördüm. Durmadım koşmaya devam ettim. Yaklaştıkça Omay'ın, iri bedeniyle omega ve betaları oradan uzaklaştırmaya çalıştığını gördüm. O kadının yardım çığılıklarını duyanlar yalnızca biz değildik. Vahşete tanıklık edende yalnızca biz değildik.
Karan, büyük kalabalığı yarıp önden ilerlerken, korkuyla fısıldayan ve ne olduğunu görmek için birbiriyle yarışan kalabalığın içinden Karan'ın açtığı yolu takip ederek ilerledim. İnsanları yarıp ortaya geldiğimizde gördüğüm manzarayla buz kesmiştim. Bu manzarayı defalarca kez görmeme rağmen bu bir vahşet ve ben bu vahşetin sorumlusunu tahmin eder olmuştum.
