56-Karanlık Maskeler, Karanlığa Işık Tutanlar

635 53 69
                                    


🥀Emre Aydın- Sen Beni Unutamazsın

🥀Gülden Mutlu - Unutamam Dedin

🥀Gökan Türkmen - Çatı Katı

🥀Emre Aydın - Her Şey Biraz Hâlâ Sen

🥀🐺
Keyifli Okumalar...

56- Karanlık Maskeler, Karanlığa Işık Tutanlar

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

56- Karanlık Maskeler, Karanlığa Işık Tutanlar

Her ölümlü; ölmek için doğarmış, peki bu kaçıncı ölümün?

Derinlerde, Kuvart'ın gün yüzüne çıkmamış toprakların da yeni doğan güneş, kızıl toprakları aydınlatmaya başladı. Bilge gözlerini ayırmadan Yaşlı kadının vereceği haberi bekliyordu. Tıpkı bu haberi bekleyen, Pars, Ayana, Leya ve Kâhin gibi...

Bilge parmakları arasındaki, bastonun oymalı yüzeyini sıktığı iri parmaklarıyla kalbini bir köz parçası gibi sarıp sarmalayan endişeyle kavradı

Oops! This image does not follow our content guidelines. To continue publishing, please remove it or upload a different image.

Bilge parmakları arasındaki, bastonun oymalı yüzeyini sıktığı iri parmaklarıyla kalbini bir köz parçası gibi sarıp sarmalayan endişeyle kavradı.

Zaman hiç geçmek bilmediği gibi, kalbine inen kırbaç misali kahverengi gözleri korku, endişe ve kaygıyla dolup taşmıştı. Korku gökyüzünü saran karanlık gibi zihnini kaplamıştı. Geçmiş, yakasına vahşi bir hayvan gibi yapışmış, nefes almasını güçleştiriyordu. Bilge biliyordu ki hikayeler farklı olsada hepsi aynı sona sahipti. Kıvrımlı kipriklerini kırpıştırdı. Yalnız olduğu için rahatça göz yaşını dökebilirdi. Geçmişin yasına ve geleceğin yadiğarına ağlayabilirdi.

Gözlerini sıkıca kapadı. Gözlerinin arasından akan göz yaşları kızıl sakalları arasına karışıp orada kayboldu. Hep orada kayboluyordu. Zira o ne geçmişe ne de geleceğe sahip çıkabilmişti.

Bilge gözlerini açıp nefesini usulca sakalları arasından kederli havaya bıraktı ve beklenen haber nihayet Rutil ülkesinin engin doğruklarında beyaz bir dumanla görüldü. Bilge oturduğu büyük küğün üzerinden usulca doğruldu. Kalbi gögüs kafesinin içinde bir güvercin misali atıyordu. Bastonu kavrayan, zamanın izlerini taşıyan kırışık elleri titriyordu. Gözleri buğulu bir cam misali, buğulanmış. Göz yaşları toprağa bir bir düşmüştü. Bilge artık durma vaktinin sona geldiğini ve harekete geçmesi gerektiğini biliyordu. Zira çok beklemişti. Yıllardır zehir olan hayatına dur deme vakti gelmişti.

BENİM MASKEM ÇAMURDAN Where stories live. Discover now