Bölüm 30

12.9K 624 932
                                    

Bu bölümü canım  354elida💕ya armağan ediyorum. Desteğin için çok teşekkür ederim canım yazarcım 😘😘😘

Kendini hırpalamaya, gereksiz yere suçlamaya, nerede hata yaptığını bulmak için kafayı yemeye hiç gerek yoktur bazen. Çünkü ne yaparsan yap değişmez bazı şeyler.
O yüzden çok da haksızlık etmeyin kendinize. Hangi koşulda olursanız olun, sorun ne olursa olsun. Gerekeni yaptıysanız derin bir nefes alın ve akışına bırakın gitsin.
Birileri üzülüyor, acı çekiyor, uyuyamıyor diye kimse yemekten içmekten kesilmiyor. Yemin ederim herkes hayatına bakıyor. Siz de bakın. Yoksa olan ne mi siz üzüldüğünüzle kalıyorsunuz.

Bu hayatta ölüm dışında herşeyin bir telafisi vardır.

O yüzden çok da sorgulamaya gerek yok.

Kısaca : İnsan hep aynı inanca sığınıyor;"Vardır allahın bir bildiği!"

✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨✨

Merhabalar can okurlarım 💕💕💕

Bölüm şarkımız = Leman Sam :Gül güzeli

Hemen şuraya bırakıyorum dinlerseniz aynı duyguları yakalarız diye düşünüyorum.

Neyse lafı çok uzattım 🤭 Bölüm sizlerle😘😘

"Gerçekten yakından daha da güzelmişsin abla."

Senem karşısındaki kıza bakarken ne hissedeceğini bilemedi. Eli kendisinden bağımsız bir şekilde hızla atan kalbinin üzerine gitti. Neydi şimdi bu kadar hızlı atmasının sebebi? Donup kaldığı yerde düşünceler içinde boğulurken kısık bir kıkırtı duymasıyla karşısına baktı.

"Şaşırınca çok tatlı oluyorsun abla. Yanakların bile kızardı."

Senem üzerindeki şaşkınlığı atıp sonunda konuşabilmişti.

"Sen benim kim olduğumu biliyor muydun?"

"Adım sen değil Zülal. Ve evet ablam olduğunu biliyordum. Ayakta kalma ama otur lütfen."

Senem yavaş ve temkinli adımlarla pencerenin önündeki küçük berjere doğru yürüyüp oturdu. Kızda onu takip etmiş ve tam karşısına oturmuştu.

"Sana bişeyler ikram etmek isterdim ama bu mümkün değil maalesef. Bu odada hiç bişey bulunduramıyoruz."

Senem hala bakıyordu. Bu kız nerden tanıyor olabilirdi ki onu. Sonra aklına gelenle başını salladı. Tabi ya kesin babası söylemişti nakli kabul edince.

" Ne düşünüyorsun böyle. Hiç konuşmayacak mısın? O kadar mı çirkin görünüyorum? "

Deyip maskesini biraz daha yukarı çekmişti kız. Gözleri de dolmuştu. Senem yanlış anlaşıldığını anlayıp.

"Hayır hayır özür dilerim yanlış anladın. Çirkin değil aksine çok güzelsin sen. Sadece şaşırdım beni bildiğini tahmin etmiyordum."

Zülal duyduklarıyla elini maskesinden çekmiş ve gözleriyle gülmüştü sanki.

"Normalde bu odaya girip bu kadar zaman kalman bile yasak biliyor musun?"

Deyip elini bu kez maskenin üzerinden dudak hizasına getirip sus işareti yaptı ve devam etti sözlerine.

Arafta Açan Güneş ~{TAMAMLANDI } Where stories live. Discover now